banner564

Demokrasi ve Çok Seslilik

Rum Başkanlar Konseyi veya Rum Ulusal Konseyi… Alınan pek çok karara bakın hepsinde “oy birliği” ibaresini görürsünüz. Tıpkı önceki gün Cumhurbaşkanı Akıncı’nın önerilerini tüm konseyin “oy birliği” ile reddetmesi gibi. İki gündür aslında bu konuda yayınlar yapılıyor ve ilk kez siyasilerimizden benzer mesajlar gelmeye başladı. 15 gün kadar önceydi Dışişleri eski Bakanımız Turgay Avcı, meclisin bu yönde toplanması ve “Ortak bir karar” alınması gerektiğini Diyalog TV’de ilk seslendiren oldu.
Önceki akşam DP lideri Serdar Denktaş, dün Meclis eski Başkanı Sibel Siber bu konuda benzer açıklamalarda bulundular. Ancak tüm bu açıklamalara bakıp, bizde de Rum tarafındakine benzer ortak bir “oy birliği” kararı çıkar mı? 
Zor gözüküyor…
Zira bizde demokrasimiz o kadar geniş ve ileri ki çok seslilik adına ben meclisten “ortak” ve “oy birliği” ile bir Kıbrıs meselesi kararının çıkacağını düşünmüyorum. Her ne kadar bu yönde çağrılar olsa bile önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı sürecini de hesaba katınca, bizde Rumlarda olduğu gibi “ortak” bir nokta bulmanın neredeyse imkânsız olduğunu düşünüyorum.
Yine de Sayın Avcı’nın Sayın Denktaş ve son olarak da Sayın Sibel’in bu yöndeki uyarılarını dikkate alıp bu kararın meclisimizden çıkmasını umut ediyorum.

“Durum çok ciddi”
Orta Doğu uzmanı, gazeteci-yazar Hüsnü Mahalli geçtiğimiz günlerde bir yazı kaleme aldı ve “Durum çok ciddi” dedi. Mahalli Suriye’nin Halep’teki şehrindeki izlenimlerini paylamış size bahsettiğim yazısında.
Mahalli’nin geçen hafta gittiği ve durumu paylaştığı Halep’e ben de 10 yıl evvel gitmiştim. Üstelik Halep ziyaretimde bugün Başbakan olan Ersin Tatar ile yine günümüzün Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu da vardı. Birlikte Hatay üzerinden Suriye’ye geçmiş ve Halep şehrine gitmiştik. 
Halep’te Türk Konsolosluğu, tarihi Halep Kalesi, Halep Üniversitesi ve Tarihi Halep Çarşısını gezmiştik. 
O gün alış veriş yaparken Halep Çarşısındaki esnafın nasıl da bizi sevgi ile kucakladığını, bizimle Türkçe konuşup alış-verişlerimizi Türk parası ile yapabileceğimiz söylemleri hala daha hafızamda.
Ben bu geziden ayrı son 10-15 yılda 4-5 kez daha Suriye’ye gidip geldim. Her seferinde başka bir şehrini, başka başka özelliklerini ve güzelliklerini keşfettim.
O ziyaretlerimin hiçbirinde Suriyeliler bugün başlarına gelecekleri tahmin etmiyorlar, günlük yaşantılarını günlük sorunları ile devam ettiriyorlardı. Ama bir anda her şey değişti. Olanlar oldu ve şimdi ne hale geldiler.
Bu yazıyı okuduktan sonra Hüsnü Mahalli’nin kaleme aldığı “Durum çok ciddi” başlıklı yazısını da okursanız size ne anlatmak istediğimi sanırsam çok daha iyi anlayacaksınız. 

Fırsat 
Her şeyden bir fırsat yaratmak herhalde doğamda var. Kafam buna fena halde işliyor, elimde değil. Son bir aydır neredeyse tüm Türkiye kanallarında gündem Kıbrıs.
Hangi kanalı açsanız Kıbrıs ile ilgili yorumlar yapılıyor. Ya Maraş konuşuluyor ya da doğal gaz. Bu kadar Türk medyasında gündem olmuş iken aslında biraz da turizmi biraz da yükseköğretimi aralara serpiştirebilirsek sanırsam Türkiye’de milyonlarca dolar verip yaptıramayacağımız tanıtımı gerçekleştirmiş oluruz.
Örneğin Ulusal Kanallardan bir tanesi doğal gaz konusunu Girne Antik Marina’da konuşsa ve ara sıra ekrana marina ve Girne Kalesi gelse. Gün batımı görüntüsü ekrana verilse falan.
Maraş konusu anlatılırken mesela denizlerimiz plajlarımız ekrana gelse, Arkin Palm Beach Hotel’in bahçesi, plajı falan ekranlara taşınsa fena mı olur?
Bu konuda Turizm Bakanlığına da çok iş düşüyor. Ülke tanıtımı için bu günler bulunmaz bir fırsat. 

MESAJLAR

Mustafa AKINCI: Rumların ortak ve oy birliği ile önerinizi reddetmesi üzerine benzer bir kararın Kuzey’den de çıkması için bir girişim başlatmayı düşünüyor musunuz? Hoş bizde ortak karar biraz zor çıkar gibi. 

Ersin TATAR: Dün daha yangın başlar başlamaz olay yerine birçok devlet görevlisinden bile önce gitmişsiniz. Anlaşılan bu konuda geçmişteki olaydan alınan ders işe yaramışa benziyor. 

Aziz KARAAZİZ: Barış Harekatı’nın kritik çarpışmalarından olan "Doğruyol-Ataktepe" muharebelerinin kahramanları 20 Temmuz kutlamaları çerçevesinde ülkemize geliyormuş ve bu organizasyonda sizin de önemli bir katkınız varmış. 
 
Cemal REDİF: Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğünüzün ilk gününde köpek ısırması sonrası hastanelik olmanıza çok üzüldük. Anlaşılan hayli göz vardı üzerinizde. Neyse umarız siz ve size diş atan köpeklerin sağlığı yerindedir, geçmiş olsun. 

Ünal ÜSTEL: Türk medyası hazır bu kadar Kıbrıs meselesine odaklanmış iken biraz arada KKTC turizmini de tanıtabilirsek valla milyonlarca liraya yapılmayacak tanıtımı yaptırmış oluruz. Biraz kafa yormakta fayda var. 

Sunat ATUN: Dünkü kütüphane açılışına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da hocalığını üstlenen Reisü’l Kurra Vekili, Şeyhul Kurra Mustafa Demirkan Hocamız da katılmış ve sizlere eşlik etmiş. Bu açılış için özel olarak gelmiş Türkiye’den. 

Meryem Çavuşoğlu ÖZKURT: 20 Temmuz’un 45. yılına özel programlar yapılması adına çok yoğun bir mesai içindeymişsiniz ve birçok yerden canlı yayınlar ile kutlamaların tüm coşkusunu ekranlara taşıyacakmışsınız. 

Dr. Bülent DİZDARLI: Tüm kulüpler transfer bombalarını patlatırken siz ne zaman bombaları patlatacaksınız? Bu konuda kulağımıza bir şeyler geldi, ünlü bir menajer ile epey yoğun bir çalışma içindeymişsiniz. 

Olcay KIRAÇ: Şu tansiyon ve şeker problemini çözebildiniz mi? Yine yorgun düşüp törenlerde bir köşelere devrilmeyin sakın. Bir arkadaşımızın kullanmadığı baston varmış, işinize yararsa verelim. 

Hasan UZUN: Dünkü yangına neredeyse itfaiyeden bile önce gittiniz ve Başbakana hemen haberi verdiniz. Bölgenizde anlaşılan bundan böyle kuş uçsa hemen haberi patlatacaksınız. 

Murat CİVELEK: Karadeniz tatiliniz nasıl geçti? Attığınız fotoğraflar bizim de canımızı çektirdi. Biz burada kavurucu sıcaklarda yanarken siz yaylalarda serindeydiniz. 

Cafer GÜRCAFER: Haftaya kesinleşecek emirname konusunda nihai bir noktada buluşabildiniz mi ilgili bakanla? Bu arada geçtiğimiz gün yaptığınız toplantıda bu konuda hangi kararları aldınız? 

Dimağ ÇAĞINER: Kıbrıs meselesi bu kadar tartışılırken TV’lerde bence otelciler olarak sizde bu sürece dahil olup, birkaç tartışma programının bu ülkedeki otellerde yapılması konusunda girişim başlatabilirsiniz. 

Ziya ÖZTÜRKLER: Türkiye’de üniversite puanları belli oldu ve tercihler için artık günler kaldı. KKTC’deki okulların tercih edilmesi adına hem okulların hem bakanlığın bir çalışması olacak mı? 

Olgun AMCAOĞLU: Bel ağrılarınız için Güney Kore’den çok özel bir yakı getirilmiş size. Ee bir faydası oldu mu Güney Kore’den gelen yakının? Eğer olduysa bir iki paket de biz alalım, dursun bir köşede. 

YORUM EKLE

banner471

banner473