Siyaseti işte bu yüzden seviyorum. Tam da her şey bitti, tam da sıcak çatıma haberleri gazeteleri süslerken pat diye bir şey oluyor ve her şey yeniden başlıyormuş gibi umutlanıyoruz. Ve biz buna siyasette Diplomasi diyoruz.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ile Andreas Mavroyannis arasında yapılan gayri resmi görüşmeler sonuç verdi ve iki tarafında aradığı katillerin yargı önüne çıkmasındaki tek engel kaldırılmış oldu.
Onlar kendi katillerini kendi yargı sistemlerinde bizde kendi katilimizi kendi yargı sisteminde cezalandıracağız. Evet, belki gidenin yerine getiremeyeceğiz ama en azından onun ölümüne sebep olanları yargılanmasını görebileceğiz.
Bu az şey değil.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Güney Kıbrıs ile diyaloğunun devam edeceğini ifade ederek, taraflar arasında benzer işbirliklerinin devam edeceğinin altını özellikle çizdi.
Cep telefonların karşılıklı olarak işleyebilmesi, elektrik konusunda yapılan bağlantılar gibi konularda ayrıca gelinen noktada son derece önemli ve yararlıdır. Başkent Lefkoşa yakınlarda bir tane daha araçlı geçiş kapısının hizmete girmesi yine beklentilerimiz arasındadır.
Umarız, diplomasi çalışmaya devam eder ve buna benzer daha nice bekleyen sorunlar, sorun olmaktan çıkıp, hayatımıza güzellik katar.
Hah şimdi oldu
Dün ilk kez baş başa görüşen devletin zirvesi, görüşme sonrası basına pembe tablolar çizdi. Başbakan Tatar’da Cumhurbaşkanı Akıncı’da görüşmeye ilişkin yaptıkları açıklamalarda “olumlu” ve “yapıcı” mesajlar verdiler.
Aslında toplum olarak ta tam da bunu istiyorduk. Uzun süredir yaşanan ekonomik sıkıntılar, Kıbrıs Ada’sı etrafında olup bitenler, epeyce moralimizi bozmuştu zaten.
Dün bu güzel gelişmeye sevinirken bir baktık bu güzel tabloya Ana muhalefet lideri de dahil olmaz mı. aman ne güzel, yeme de yanında yat adeta.
Tufan Hoca’da siyasetteki üslup tartışmasına değindi ve herkesi saygı ve sevgi dili kullanmasını rica etti. Tufan Hocam ister de biz yapmaz mıyız? Seviyorum valla bu siyaseti, seviyorum KKTC’de ki bu siyasetçileri.
Ciddi bir sorun daha !!!
“Resmi verilere göre gelir elde edebileceği bir işte çalışmayan ve/veya çalışamayan durumda olup mevzuat gereği Devletin bütçeden maddi destek verdiği ülke vatandaşlarımızın sayısı şu şekildedir:
Muhtaç yoksullar 3,551 kişi, engelliler 4,691 kişi.
Bu da yine resmi verilere göre ülkedeki KKTC yurttaşlarının %3.26'sına tekabül etmektedir.
Ya bu rakamların denetiminde ciddi bir sorun vardır ya da gerçekten KKTC batmıştır arkadaşlar.”
Devrim Barçın
#senyaratfarkyarat
Ülkemizin sektöründeki lider turizm şirketlerinden Demtur Travel, büyük emekler ile hazırlanan “Sen Yarat Fark Yarat” markası ile kamuoyunun önüne çıktı.
Kişilere özel tasarım, el emeği hediyeleri ile 'Fark Yaratmak' isteyenler için bulunmaz bir fırsatı sunuyor. Şirket direktörü Melis Gülcan sağ olsun bizi de düşüp hazırlanan el emeği hediyelerden bir tanesini ofiste masamız için göndermiş. Yeni ofisimizin en güzel yerine koyup sergileyeceğiz.
Sizde isterseniz, siparişleriniz için 0850 390 66 66 numaralı telefondan Demtur Travel yetkililerine ulaşabilirsiniz.
MESAJLAR:
Hurşide BAYBORA: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Doğum gününüzde gariban bir çocuğun da sevinmesine vesile olduğunuz için Allah katında da mutlu olmanızı dileriz.
Asım AKANSOY: Geçen gece “bıyıklı ağabeyler” ile hem yemek yemişsiniz hem de 4 ay sonra yapılması planlanan CTP kurultayına ilişkin değerlendirmelerde bulunmuşsunuz.
Pınar BAŞMAN: Gece siz sahnede ödül alırken babanız Mustafa Başman yerinde duramıyordu. Yine güzel bir gururu yaşattınız kendisine, ne mutlu size.
Serhat ÖZÇELİK: Yani diyecek söz yok valla. Neyse hatadır olur diyelim ve kapatalım bu tatsız olayı. Yalnız arkadaşları uyaralım, bir daha tanıtımını yaptıkları ülkenin bayrağını bilsinler diye.
Arda SAMUR: İlk solo albümünüz çok yakında müzik marketlerdeki yerini alacakmış. Saksafon eşliğinde çalıp söylediğiniz “Melahat kır belimi” şarkısı bizim favorimiz oldu bile.
Ali Özmen SAFA: Bu aralar maşallah yerinizde durmuyorsunuz. Bir bakıyoruz Londra’da bir bakıyoruz İstanbul’dasınız. Hazır İstanbul’a kadar gitmiş iken yeni havalimanını nasıl buldunuz?
Nil BURAK: Geçen gece En Moda Dergisinin ödül töreninde yine yıllara meydan okudunuz sahnede. Muhteşem bir performans sergilediniz. Sizi özlemiştik doğrusu.
Osman ALKAŞ: Türkiye’deki onca işin gücün arasında ödül töreni için bir günlüğüne de olsa memlekete gelmeniz buraları hala ne kadar sevdiğinizin en somut göstergesi. Gönüllerde taht kurmak kolay değil tabi.
Kudret ÖZERSAY: Suçluların iadesi konusunda diplomasi kazandı ve her iki tarafta yeni bir başlangıca bu sayede adım atmış oldu. Umarız bu tür işbirliklerinin devamı da gelir.
Erhan BAŞAY: Affetmek ve özür dilemek bir erdemdir. Biz sizi yıllardır tanırız ve nasıl bir kişi olduğunuzu herkesten çok iyi biliriz. Bu işi daha fazla uzatmamak adına en doğru kararı verdiniz. Neyse tavlada ifadenizi almaya bekliyoruz hala.
Zorlu TÖRE: Kalpten sonra gözleri de yenilemek için İstanbul’a kadar gidip gelmişsiniz. Kalp, damarlar ve gözler Cumhurbaşkanlığı adaylığı için hazır olduğuna göre artık iş partinin kararına kaldı demek ki.
Nurettin ÇIRAKOĞLU: Emekli Polisler Derneği olarak teşkilatı korumak adına yaptığınız açıklama son derece yerinde oldu. Yalnız açıklamanın sonunda o tehdit biraz ağır kaçmadı mı ne?
Melis GÜLCAN: Güzel hediyenizi aldık, teşekkür ederiz. Hediyenizi yeni ofisimizin en güzel noktasına konuşlandıracağımızdan hiç şüpheniz olmasın. Tekrardan tebrik ediyoruz bu güzel düşünce ve yaratıcılık için.
Mustafa AKINCI: Anlaşılan Ersin Beyin ayarı tuttu. Şaka şaka, siyasette devletin en tepesindekilerin bu şekilde olmaları bizi ancak sevindirir.
Tufan ERHÜRMAN: Cumhurbaşkanı ve Başbakanın üslup konusundaki güzel sözlerine sizin de dahil olmanız ile birlikte gerçekten daha hoş bir hava geldi siyasete.
