banner564

Döverek ve yok sayarak olmaz

Sorun çözmek değerlidir. Ancak toplumsal temelde sorun çözmek için o toplumdaki tüm kesimlerin asgari yakınlaşma noktalarını öne almak gerekir. Et meselesi olarak gündeme gelen soruna hükümet, bu mantık temelinde yaklaşmış olsaydı, toplumda büyük bir kırılma yaşanmazdı. Geçtiğimiz günlerde CTP Genel Başkanı Sayın Erhüman açıklama yaptı. Sayın Erhüman, Hayvan Yetiştiricilerinin, Kasapların, Restorancıların ana hatları ile karkas et ithalatının belli koşullarla ve zamanda yapılması konusunda, ortak yaklaşımları olduğunu ifade etti. Üstelik 20 ton olarak hükümetin ithal edileceğini ilan ettiği etin, sıkıntı yaşayan dar gelirli insanlara süreğen çare olamayacağını da ifade etti. 
Hele Hayvan Yetiştiricileri ithalatın; hayvansal üretimin artmasına kadar, karkas olarak belli bir zaman içinde gerçekleşmesine yönelik olarak Kasaplar ve Restorancılar ile ortak bir buluşma noktasında ise, Hükümetin kemiksiz et ve donmuş kıyma ithalinde ısrar etmesini anlamak mümkün değildir. Bu sorun çözmek değil, aksine sorunu derinleştirmek demektir. Üstelik bu aralarında  çıkar ilişkisi ama farklılıklar da olan;  kasaplar, restorancılar ve hayvan yetiştiricileri arasında oluşan bu ortak paydayı sorunu çözmek yerine, yok etmek demektir. 
Bakın Dünya Bankası Raporuna göre KKTC Gıda Enflasyonunda Avrupa’da en yüksek olan yerdir. Peki, 20 tonluk kemiksiz et ithalatı ile kırmız et bir dönem,  400 TL’ye satılacak. Peki, bu satış fiyatı, bıraktım gelecek yılı, bu yılın Aralık ayına kadar aynen devam edecek mi?  Dolar - TL kuru ile ilgili bir belirginlik var mı? KKTC İstatistik Kurumu verisine göre, KKTC’de Nisan 2024’te bir önceki yılın Nisan ayına göre % 95.60 Hayat Pahalılığı, Enflasyon  var. Peki KKTC’ de HP, Enflasyon artışı;  Aralık ayına kadar düşecek mi? Ayrıca  akla diğer sorular da gelir? Gıda enflasyonunda KKTC neden Avrupa’da lider? Üstelik pek çok gıda ürününü de ithal ediyoruz. Süt fiyatı artmadan neden, Asgari ücret artışı daha ele gelmeden Süte, KOOP zam yaptı? “ Yoksulun ucuz et temini için bu adımı atıyoruz”  diyen hükümetin, yoksulun çocuğunun rahat süt içmesi umurunda değil mi? Ya diğer kesimler. Eğer siyaset, sivil toplum ve  düşünürler, gıda enflasyonunda Avrupa’da lideriz diyen Dünya Bankası Raporu hakkında hala değerlendirme yapmazsa. Bunun nedenleri ile ilgili esaslı sonuçlar çıkartıp, ortak toplumsal bir senteze ulaşma devinimi göstermezse;  Sayın Alpay Durduran’ın ifade ettiği,  “sorunlara borudan bakmak “ eğilimi, hükümet dışındaki herkese bulaşmış olur. Bunu aşmanın öncülüğü da kanıma göre farklı ve demokratik bir toplum tahayyülü olan toplumsal muhalefetindir. Evet, demokratik tepkiler dinamizmin gereğidir. Ama buda düşünsel ortak zeminleri büyütmek ve yakalamaktan geçer.
Hükümet elindeki şansı tüketti. Sorunu,  toplumu bir birine kırdırtarak ele almayı tercih etti. Unutmasınlar.  Ne kimseyi döve döve üretimde tutabilirsiniz, nede üretmeden yalnız ithalat ile var olabilirsiniz. Bunun en önemli göstergesi Gıda Enflasyonunda Avrupa’da lider olduğumuz gerçeğidir.

YORUM EKLE

banner582

banner608

banner628

banner474