banner564

Dünya gözü ile nasip olur mu?

 Dünya gözü ile görmek istediğim iki şey var. Birincisi; binlerce galaksinin yer aldığı koskoca evrende yalnız olmadığımızı görmek. Bunun önümüzdeki 10 yıl içinde gerçekleşebileceğini belirten televizyon programlarına rastlıyoruz. Ayrıca ABD’nin Başkanlık talimatnamesi ile uzun zamandır konuşulan askeri uzay kuvvetleri komutanlığının kurulma sürecini başlatması düşündürücü bir noktadır. Durup dururken askeri uzay komutanlığının kurulmasının bir hikmeti vardır elbette…
Dünya gözü ile görmek istediğim ikinci arzum ise yaşadığımız coğrafyada doğu-batı uzantılı hafif raylı bir toplu taşıma sistemi ile yolculuk yapabilmektir. Kendi düşünceme göre ikinci arzumun gerçekleşme olasılığı, birincisinden çok daha zordur.
Kıbrıs’ta İngiliz döneminde, 1905 ile 1951 yılları arasında Kıbrıs Demiryolu İşletmeciliği faaliyet göstermişti. 1905 yılında çalışmaya başlayan Kıbrıs Demiryolu, taşımacılık sektörünü için yenilikçi bir proje olarak kabul edilmişti. Lefke’den Mağusa’ya kadar uzanan demir yolu hattı, Kıbrıs halkına 46 yıl hizmet vermişti.  Evrihu, Güzelyurt, Lefkoşa ve Mağusa durakları olmak üzere, hat boyunca 30 kadar istasyon bulunmaktaydı. Benzinli ve dizel motorların gelişimi ile adadaki araba sayısı da artırmıştır. Dolayısıyla yıpranan ve yenileme isteyen demir yolu hattını yenilemek karlı olmadığından kapatılır.
Ulaşım sistemleri biz canlıların vücudundaki damar yapısı gibidir. Vücudun damarları kan dolaşımını sağlarken, ulaşım sistemleri de ekonominin sağlıklı bir yapıda işlemesine olanak sağlamaktadır. Geçmişten günümüze tüm toplumlarda insanın, yükün ve bilginin bir yerden başka bir yere ulaştırılması, o toplumun ekonomik yapısının sağlıklı olması ile hep ilintili olmuştur.
Yaşadığımız coğrafyada bireysel araçlar tercih edilmektedir. Bu tercihin topluma getirdiği olumsuzluklar hep göz ardı edilmektedir. Yakıt tüketimi ve israfın artması, çevrenin kirlenerek bozulması, özellikle şehirlerde trafiğin yoğunlaşarak kargaşa yaratması, park probleminin artması her gün yaşadığımız sıkıntılardır.
Günümüzde teknolojik gelişmeler baş döndürücü şekilde ilerlemiştir ve hafif raylı sistemlerin ihtiyaca göre inşa edilebilmektedir. Zaman zaman böylesi bir hattın ülkemizde de kurulacağı kulaktan kulağa dolaşsa da, ortada elle tutulur, gözle görülür bir faaliyet hayata geçmemiştir.
Ülkemizde toplu taşıt sistemlerine ciddi anlamda ihtiyaç olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Toplu taşıt sistemlerine olan bu önemli talebe karşılık, bugüne kadar ülkemizde yapılmış ciddi bir raylı sistem ön çalışması dahi yoktur. Örneğin ülkemizde şehirlerarası günlük trafik akışı ile ilgili yeterli veri oluşturulmamıştır. 
Toplu taşımacılığın önemli bir yönü ise insanların hem etkileşiminde, hem de iletişiminde önemli bir yere sahip olmasıdır. İnsanların bir araya gelmesini gerektiren her türlü süreç kaçınılmaz olarak sosyalleşmeyi de sağlamaktadır. İnsan toplumsal bir varlıktır. İnsanın toplumsallığı, bireylerin birbiriyle etkileşimi ve iletişimiyle olasıdır. En etkili iletişim yüz yüze yapılandır ki, bu da ancak iki insanın bir biriyle yan yana oturması, birlikte aynı mekânı paylaşması ile mümkün olmaktadır. 
Meteoroloji haberleri ile yatıp kalktığımız şu günlerde, aşırı yağışlardan şikâyet eder olduk. Yağışların fazlalığı nedeniyle alternatifsiz olan karayollarımızı kullanmaya korkar olduk. Herhangi bir yakınımız yağışlı havalarda bir yere gidecek olsa, gittiği yerdeki haberini almadan içimiz rahat etmiyor. Kısacası sağlıklı bir toplu taşıma sistemine ihtiyacımız olduğu bir gerçek. Dilerim dünya gözü ile görmek nasip olur.
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar. 

YORUM EKLE

banner471

banner473