banner564

Eksiklerimiz var ama başarabiliriz

  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, sadece Türkiye’nin tanıdığı 300 bin nüfuslu küçük bir ülkedir...
  Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararıyla tanınması engellenmiş olsa bile; 2004 referandumu ile Kıbrıs’ta ‘İki ayrı halkın’ yaşadığı tescil edilmiş oldu...
  Bu çok önemli bir gelişmedir...
  Çözüm olsun, ya da olmasın; Kıbrıs’ın iki ortağından biri olan Kıbrıslı Türkleri hiç kimse dışlayamaz veya baskı altına alamaz...
  Elbette, kalıcı bir çözümün olmasını istiyoruz...
  Ne var ki; Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini içermeyen bir çözümün, çok kısa sürede bertaraf edileceğine ilişkin ciddi endişelerimiz vardır...
  Rum tarafındaki ırkçı örgütlenmeler, endişelerimizin haklılığını teyit ediyor...
  Öyleyse; geleceğe umutla bakabilmek için, öncelikle sahip olduğumuz güçlü Türkiye garantisinin önemini bilmemiz gerekiyor...
  Türkiye yanımızda olduğu sürece; daha aydınlık bir gelecek yaratmak bizlerin elindedir...
  KKTC’nin 36’ıncı kuruluş yıldönümünde geriye dönüp “Neler yapıldı?” diye bakarsak, elbette söyleyecek bir şeyler buluruz...
  Üniversitelerin ve öğrencilerin sayısında artışlar oldu...
  KKTC’nin ilan edildiği 1983 ile 1988 yılları arasında sadece bir üniversitemiz vardı…
  Bugün 21 üniversitemiz vardır…
  Üniversite sayısının artmasıyla birlikte 1980’li yıllarda 2 bin 279 olan öğrenci sayısı da bugün 103 bin oldu…
  Bu korkunç yükselişi hiç kimse görmezden gelemez ve küçümseyemez…

Turizm büyük umut

  Bir de turizmdeki gelişmelere bakalım…
  Bundan 36 yıl önce KKTC’de toplam turistik tesis sayısı 36 idi, geçtiğimiz yıl itibarıyla 110’a yükseldi…
  Güneydeki 5 yıldızlı otellerin daha iyileri kuzeyde yapıldı…
  Yatak kapasitesi 3 bin 555 iken 30 bini aştı…
  Turist sayısı 78 bin iken Bir milyonun üzerine çıktı…
  Bunlar küçümsenecek rakamlar değildir…
  Yatırımlar arttıkça, Kuzey Kıbrıs’ta turizm daha da gelişecek ve güneydeki rakamları yakalaması zor olmayacak…
  Bunun için THY’den ve özel havayolu şirketlerinden daha çok ve daha ucuz seferler istiyoruz…
  Son yıllarda en sevindirici haberlerden biri de Türkiye’den suyun gelmesidir...
  Kuraklık yüzünden gerileyen tarımsal üretimi artırmanın yanı sıra, insanlarımızın kaliteli su kullanması açısından ‘Asrın projesinin’ hayati bir önemi vardır…
  Dağları ve denizleri aşarak adaya gelen bu suyun henüz tüm bölgelere ulaşmamasının ana sorumlusu bizleriz…
  KKTC’yi yönetenlerdir…

Geri gidişler de oldu

  Son 36 yılda iyi işlerin yanı sıra hepimizi üzen gelişmeler de oldu…
  “Altın yumurtlayan tavuk” dediğimiz narenciye üretiminde yarı yarıya gerileme oldu…
  Bunun ana nedeni kuyu sularının tuzlanması ve üreticilere ürün bedellerinin zamanında ödenmemesidir…
  Benzeri durumların patates ve hayvancılıkta da yaşandığı söyleyebiliriz…
  Önemli olan artık bu gerçekleri görmek ve ülkeyi yeniden düzlüğe çıkaracak adımları atmaktır...
  Türkiye en sıkıntılı dönemlerde dahi yanımızda oldu...
  Bunun kıymetini bilerek, güçlü bir KKTC yaratmak için ayağa kalkmak zorundayız...
  En basit sorunların çözümünü bile Kıbrıs sorununa bağlayarak, geleceğe umutla bakamayız...
  Sağlam bir çözümün garantisi, yine güçlü bir KKTC’dir...
  Kendi bölgemizi ne kadar çok geliştirirsek, ileride o kadar çok rahat ederiz...
  KKTC’nin 35’nci yılında Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı, mücadele önderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü, en zor dönemlerde halkımıza hizmet veren ve şimdi aramızda bulunmayan tüm siyasileri, eğitimcileri ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, onların ailelerine ve gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz...  
  
****

Bağımsızlık Şarkısı

  KKTC’nin ilanından 5 yıl sonra ‘Bir eksiği gidermek’ düşüncesiyle yazmış olduğum ‘Bağımsızlık Şarkısı’nın sözlerini aşağıda aktarıyorum...
  Çok genç yaşlarda Kıbrıs Temsilcisi olduğum, o dönem Türkiye’nin en yüksek tirajlı Günaydın gazetesi, Bağımsızlık Şarkısı’nın bestesi için bir yarışma açmıştı...
  Selami Şahin, Erol Büyükburç, Ali Kocatepe gibi ünlülerin yer aldığı jürinin değerlendirmesi sonucunda ortaya güzel bir eser çıkmış ve daha sonra düzenlemesi yapılmıştı...
  Gençlerin de severek dinleyebilmesi açısından bunu marş olarak değil de, pop tarzında düzenlenmesi için o dönemde Cem Karaca’ya eşlik eden Oğuz Abadan ve orkestrası bu görevi omuzlamıştı...

Sonuçta ortaya çok güzel bir eser çıktı...
İşte Bağımsızlık şarkısının sözleri:

Ben ince, küçük bir tomurcuk idim
Gün geldi, güneş doğdu açıldım
Ben ne gürbüz, ne ceylan bir çocuk idim
Gücümü anne Anadolu’dan aldım

Benim güneşim Toroslar’dan doğar
Benim güneşim Akdeniz’de yatar

Mis kokar portakal ve limon bahçelerim
Özgürlüğü soğuk bir pınar suyu gibi
Annemin dudağından içerim
Gücümü anne Anadolu’dan aldım

Benim güneşim Toroslar’dan doğar
Benim güneşim cihana ışık saçar

Doğdum, büyüdüm savaşların gölgesinde
Oldum ben de kendi başıma buyruk bir ülke
Özgürlük çınlıyor kuşlarımın sesinde
Toprağım vatandır asil kanlı her Türk’e

Benim güneşim Toroslar’dan doğar
Benim güneşim cihana ışık saçar 

YORUM EKLE

banner608

banner474