banner564

Elbette çözümü konuşacağız

  “Kıbrıslı Rumlar bize hayat şansı tanımaz” diyerek, çözümsüzlüğü savunan bir kesim vardır…
   Onlara ne söylersek söyleyelim çözümden yana tavır almazlar…
   Fakat; bir de bunun tersini düşünmeliyiz…
   Çözümsüzlüğün faturasını…
   Dünyadaki değişimlere bakmalı ve ona göre bir strateji belirlemeliyiz…
   Kıbrıs’ın doğal gazı başlı başına önemli bir olaydır…
   Halkımızın büyük bir kısmı zaten çözümden yanadır ve bu gerçeği dikkate alarak, gelecek için iyi hazırlık yapmamız gerekiyor…
   Kıbrıslı Türkler; 1974’ten bu yana adada kalıcı bir çözüm sağlanması için büyük çaba harcadılar…
   Özellikle 2004 yılındaki referandum bunun en somut kanıtıdır…
   Yüz bin dolayında Rum’un ‘eski mülklerine dönmesini öngören’ bir planı kabul etmeyen Rumlardır…
   O plan kabul edilseydi; Kıbrıslı Türklerin güvenliğini sağlayan Türk askeri adadan ayrılmış olacaktı…
   Burada sadece 650 asker kalacaktı…
   Yaklaşık 60 bin Kıbrıslı Türk bir kez daha göçmen durumuna düşecekti…
   Binlerce insan bahçeli evlerini terk ederek, ileride inşa edilecek 2 yatak odalı 65 metrekarelik apartman dairelerine yerleştirilecekti…
   Binlerce küçük iş yerimiz kapanacaktı…
   Evimizde temizlik yapan veya bahçelerimizde, iş yerlerimizde çalışan, dostluk ilişkisi kurduğumuz binlerce Türk vatandaşı geri gönderilecekti…
   Buna karşın bizler bu plana güçlü bir şekilde “evet” dedik…
   Rumların “hayır” yanıtı karşısında çözümü gerçekleştiremedik…
   Peki bu hayal kırıklığı sonrasında yapmamız gereken neydi?..
   Bugüne kadar olduğu gibi ‘kaderimin oyunu’ şarkısıyla avunmak mıydı?..
   Yoksa yeni bir strateji belirleyerek ilerlemek miydi?..

Ne yaptığımızı söylesinler?..

   Rumlar “hayır”a rağmen AB üyesi oldu…
   AB’den akan paralarla altyapı eksiklerini giderdikleri gibi, adaya yabancı yatırımcı çekmeye başladılar…
   Çok sayıda devlet işletmesini özele devrettiler…
   Dünya kamuoyu nezdinde atak bir politika izlediler…
   Çözümsüzlüğün sorumlusu olan taraf ‘yüzüne maske takarak’ bunları yaparken bizler ‘iç kısır çekişmelerle’ ve her yıl hükümet değiştirmekle zamanı boşa harcadık…
   Ekonomik açıdan daha da gerilere gittik…
   Çevremiz, sağlık sistemimiz, eğitim düzeyimiz daha da geriledi…
   Bırakın dünya devletlerini Türkiye ile ilişkilerimizi dahi geriye götürdük…
   Tanıtıma önem vermedik…
   İçte atılması gereken adımları atmadık…
   Batak kurumların üzerinde siyaset tartışması yapmak suretiyle KKTC ekonomisini çökertmek isteyenlerin ekmeğine bal sürdük…

Ama böyle gidemez

   İçte yapılması gerekenlerin başında iflas etmiş devlet kurumlarını özelleştirerek, daha verimli hale getirmektir…
   Daha adil bir vergi sistemiyle devletin gelirlerini artırmak ve kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamaktır…
   Batmış belediyeleri kurtarabilmek için reform hareketini gerçekleştirmek, hizmet kalitesini artırmaktır…
   İçte bu adımları atarken, Rum tarafını bir kez daha masa başına çekerek, çözüm şansını zorlamalıyız…
   Unutmayalım ki; Kıbrıs’ın tamamı AB toprağı, tüm Kıbrıslılar da AB vatandaşıdır…
   Doğru tespitle, doğru yolu bulmalıyız… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 yıl Önce

Halkımızın büyük bir çoğunluğu Çözüm istiyor çok doğru da bunu bir de çözüm istemeyen seçtiğimiz Toplum Lideri cumhurbaşkanımıza sormamız gerekmez mi yani ?
Annan referandumundan çözüme evet dediğimiz günler geride kaldı , Bugünkü Federal çözümü tartışmayız siyasetimizle seçtiğimiz Yöneticilerimi z yiyip bitirip mahvettiğimiz KKTC deki statükodan yana , milyonların kaybolduğu ihaleler , Yolsuzluk ve Usulsüzlüklerden zengin olanlar bu Ülkede niye çözüm istesin ki ? Kimin eli kimin cebinde olduğu belli olmayan KKTC de hangi Devlet edenimiz çözüm istiyor bir bilen var mı ! KKTC liderliğinin bu gün çözüm istemediğini Tüm Dünya biliyor , Güneyle Ne yeni geçiş kapıları ve geçişleri istiyoruz ve ne de Limanlarımızı ve Ercan’ı Dünyaya açmak istiyoruz ! Bu halimizle Fakirleşip Yoksullaşmaya devam etmek istiyoruz , Hade Hayırlısı!!!

Fevzi Ogelman
Fevzi Ogelman @Hasan Nuri - 2 yıl Önce

Yorumunuz ile ilgili tartisilacak cok sey var ama simdilik kalsin.

Turkish power
Turkish power - 2 yıl Önce

Saptirmayin olayları çözümden kastınız nedir palikarya paryasi olmak mi ya da onlar ne istiyorsa diyorsa verip sineye çekip kabullenmek mi kktcliler olarak ne istediniz federasyon altında AB'ye giriş kabul ettiler mi onların her dediği doğru mu yoksa haksız oldukları halde ab yavsakligiyla haklı mi gorunuyorlar kuvvetli görünenin her dediği istediği amaçladığı haklı mıdır doğru müdür mikile mikile gunun birinde mikmeyi ogrenebilmeniz dileklerimle saygılar Charles

Öz
Öz - 2 yıl Önce

Bizim 1963 den beri bir çözüm istememiz kimleri rahatsız ediyor? Kıbrısta İki toplumlu, iki bölgeli, siyasi olarak eşit, iki federe devlet, Türk tarafının tezi değil mi? K/ Türklerin, AB ülkesi KC ortağı olmasını, kimler engelliyor? KC münhasır ekonomik bölgesindeki zenginliklerden yararlanması, kimlerin işine gelmiyor? Limanlarımızın, havaalanlarımızın uluslararası trafiğe açılmasının kimlere ne zararı var? Üniversitelerin uluslararası standartlara çıkacak olması, neden gözlerden uzak tutuluyor? Göç veren , ümitsiz bir ülke konumundan, göç alan, ileriye daha umutla bakan, Cennetten Bir Parça olmasını kimler istemiyor?
Biz 1963 den beri en ön safta, toplumsal mücadele veren, öz be öz K/Türkler bir an önce Çözüm istiyoruz. Hemen şimdi istiyoruz.

banner608

banner473