banner564

Erken seçim, ortak payda

Ekonomik yapıda üstü örtülmeye çalışılan ciddi sorunlar, artık halı veya perde dinlemiyor. Bu hal ister istemez toplumsal ve siyasal alanda gerilimleri tetikliyor. Grevler, grev hazırlıkları, eylem uyarıları arka arkaya geliyor. İşin en ciddi yanı, bugüne kadar eylem ve tepkiden kaçınan kesimlerin de eyleme çıkmasıdır. Bunun en önemli örneği turizm iş kolunda çalışan emekçiler ve işletmeler oldu.
Bu nedenle siyasi yaşamda oldukça gerilimli ve hareketli. Bu hareketin bir noktası da erken seçim ile ilgilidir. Bugüne kadar erken seçim taleplerine, “millet geçim derdinde, bunlar erken seçim peşinde” diye görüş ifade edenlerde artık erken seçimden konuşmaya başladı. 
Örneğin Hükümet Ortağı YDP Genel Başkanı Sayın Arıklı, erken seçimin bu yıl içinde yapılması ve gelecek yıla kalmaması gerektiğinden söz etti. Bu görüşünü Meclisi ve ilgili Komiteleri toplayabilmek için iktidar partisi milletvekillerine yalvar yakar olmalarına dayandırdı.
En nihayet Başbakan Sayın Saner de erken seçimden söz etti. Erken seçim gelecek yılın Nisan ayında olmalı dedi. Bunun gerekçesini ise “hükümetin icraatları herkesin gözü önünde, bu icraatları halkla buluşturmak için zamana ihtiyaç var“ dedi. Yani erken seçimi gelecek yıla yayma ihtiyacını kendisi, partisi için zamana oynamak olarak ifade etti.
Hâlbuki pandemi ve döviz krizi ekonomiye derin yarıklar açtı. Bu yarıklar, 5-6 aylık tedbirlerle dolacak gibi değildir. Bunun için ciddi bir ortak toplumsal dinamiğe ihtiyaç var.
Bu topraklarda yaşayan insanların en fazla bu ortak toplumsal dinamiğe ihtiyacı var. Ancak, siyasi ihtiyaçlar için, bu en önemli temele, yani toplumsal enerji ve dinamiğe dönük yabancılaşma arttı. Çünkü hangi işi yaparsa yapsın, “yediği ekmeğin” kendi alın teri, yeteneği, bilgisi ve emeği ile değil destek olarak gelen bir para ile olduğu mesajı, siyasi amaçlar için bu topraklarda yaşayan insanlara verilmesi meziyet sayıldı. Bu nedenle de “parayı en iyi alacak olanları” tercih et meselesi; kendi bilgisi, yeteneği ve emeği gerçeğinin önüne geçiyor. Bu da gerçekleşmeyince, bu kez önce kendisine, sonrada diğer tüm değerlere karşı yabancılaşma başlıyor. Böylece bu yabancılaşma ile toplumsal ortak payda arayarak, toplumsal dinamik geliştirme devinimi zaaf içine giriyor.
Bu bakımdan böyle bir ortamda, geçen her ay ve gün, umutların tükenmesine ve bunun üzerinden de tüm değerlerin erozyona uğramasına yol açıyor. Yani zamana oynamak, erkte olana da muhalefette olana da zarar veriyor. Esas olarak ta toplumsal varlığın sorun içine girmesine yol açıyor.
Bu nedenle bir an evvel tüm siyasi güçlerin bu zor ve çetin koşulların aşılması için halkın önüne fikirleri ve programları ile çıkması gerekiyor. Bunu yaparlarken de bu sorunların altından hiçbir siyasi gücün tek başına çıkamayacağı gerçeği ile seçim sonrası ortak paydayı sağlayabilecek bir dil ve üslupla farklılıklarını ortaya koymaları gerekir. Artık erken seçim kaçınılmaz. Ancak bu kaçınılmaz iken Başbakan Sayın Saner’in, erken seçim tarihi için, yalnız hükümet ortakları ile istişare edeceğini açıklaması da doğru değildir. Çünkü kaçınılmaz olana dönük tek taraflı duruş, daha şimdiden iktidar ve muhalefet ilişkilerini daha da gerer. Böylece siyasi gerilim artarken, seçim sonrası da siyasi güçler arasında gelişmesi gereken ortak toplumsal payda oluşturma gerçeğine de bu zarar verir.

YORUM EKLE
YORUMLAR
Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Israil gibi 3 ayda bir secim yapın istikrarı bulun ne değişecek sanki oturup el ele sorunlara odaklanin

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Yedirmezler ctpli disi akel hayranlarına santajci sendikalara grevci mesai kaçkını tayfasına ingiliz palikarya hayranı yeni duzencilere zangoç ciraklarina

banner608

banner473