banner564

Esas sorun bizde

   Kıbrıs Türkü’nün geçmişinde şanlı direniş vardır...
   Yok edilme sürecinde; kadını, erkeği, tüm insanlarımız bu toprakları korumak için mücadele verdi...
   Çok zor koşullar altında yaşam süren insanlar hırsızlık, soygun neymiş bilmedi...
   Cinayet olaylarıyla on yılda bir dahi yüzleşmedi...
   Bazı ‘teşkilat hesaplaşmaları’ dışında bu ülkede insanlar ‘korku’ diye bir sorun yaşamadı...
   En fakirinden, en zenginine kadar herkeste dayanışma ruhu vardı...
   Hiç kimse arkadaşlarını ve dostlarını menfaat uğruna satmazdı...
   Kısacası sağlam ve güvenilir bir toplum yapısı vardı...
   Barış Harekâtı’nın gerçekleştiği 1974 yılında dıştan gelebilecek her türlü tehlikeye karşı mal ve canlarını güvenceye alan Kıbrıslı Türkler; zaman içinde kendi devletlerini de kurdular...
   Güneydeki gibi; Cumhurbaşkanımız, parlamentomuz, siyasi partilerimiz, bakanlarımız, milletvekillerimiz var...
   Güneyden daha fazla gazetemiz, radyo ve televizyonumuz var...
   Güneyden daha fazla birlik, cemiyet, dernek ve sendikamız var...
   Peki bunlar kalıcı bir devlet için yeterli midir ?..
   Elbette değil...

Halk siyasete güvenmiyor

   Devletin kalıcı olması ve gelişip, güçlenmesi için toplumun kayıtsız, şartsız desteğine ihtiyaç vardır...
   Toplumun büyük bir çoğunluğunun mutlu ve huzurlu olması, geleceğine güvenle bakması, devlet yönetimine inanması şarttır...
   Ne var ki; Kıbrıs Türk toplumu, özellikle son yıllarda meydana gelen olaylardan dolayı, devlet yönetimine karşı ciddi bir güven bunalımı yaşıyor...
   Yapılan tüm kamuoyu yoklamalarında siyasete olan güvenin azalması, halkın tepkilerini anlamak için yeterlidir...
   Ama anlamıyorlar…
   Ya da anlamak istemiyorlar…
   İşte o yüzden de haklı davamızı kendi gençlerimize dahi anlatamaz olduk…
   Böylesi bir durumda sesimizi yabancılara nasıl duyuracağız?..
   Bakın Rumlar güneyde Papa’yı ağırlıyor…
   Yüz milyar dolarlık propaganda fırsatı yakaladılar…
   Peki bizler ne yapıyoruz?..
   Mazot ve benzin kuyruğunda zaman tüketiyor, Corona’ya karşı mücadelede şart olan aşılanmayı dahi başaramıyoruz…
   Allah beterinden saklasın…
   Hayırlı Cumalar… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 yıl Önce

KKTC yi kurduğumuz günden beri yapmış olduğumuz yanlışlar neticesi Kuzey Kıbrıs’ı batma noktasına getirdik !
Kıbrıslı Türklerin en kötü yapısı ise Yanlıştan dönmeyi beceremeleridir !!

Turkish power
Turkish power - 2 yıl Önce

Kendini çakma İngiliz sanıp Anadolu türkünü karakafa olarak görüp palikaryayi yüceltme gayretlerinin neden olduğu bir çok bilmişlik özeleştiri yoksunluğu olabilir mi acaba

Turkish power
Turkish power - 2 yıl Önce

Boş kibriniz beceriksizliğiniz çakma avrupaliliginiz 60 model sosyalist cakmaliginiz sizi bitirdi TC beslenmeli satafatin da sonuna geldiniz

Öz
Öz - 2 yıl Önce

74 öncesi zulum Rumlardan geldi.Birlik beraberlikle 74 e geldik. Ecevitle zulüm bitti derken, fırsattan istifade başa geçenlerin zulmüne uğradık. İş bulamadık, vermediler. Güneyde bıraktığımız malımıza eşdeğer mal alamadık, malları aralarında kapuşari ettiler. Bankadaki KL larına el koydular.Göçler başladı, Giden Türk, gelen Türk deyip, kendi insanından esirgediği 100 kerce dönüm arazileri gelenlere peşkeş çektiler. İktidar olmayınca menfaat olmadığını anlayanlar, iktidar yolunu açacak gemilerle oy verecek insan taşıdılar.
Sonra kumarcıları, uyuşturucu baronlarını, silah, altın, akaryakıt kaçakçılarının at oynatmalarına göz yumdular. Menfaat arttıkça kara paranın aklanmasına karşı çıkamadılar.Ama yine de bu işlere bulaşan K/Türklerin sayısı çok azdır. Vicdanlı erdemli insanlarımız çok daha fazladır. Vicdanlı yargıçlarımız vardır.Polisimize, liderlerimize mahkemelerimize karışılmasa, düşüncelerimize, inançlarımıza karışılmasa, K/Türklerin nasıl bir adada yaşamak istediklerine karışılmasa yine eski birlik ve beraberlik geri gelir. Barış, çözüm gelir. Denizlerde boğulma pahasına AB gitme yerine, AB bize gelir ve her şey düzelir.

banner608

banner474