banner564

Evet mi, hayır mı?

   Boş vaktiniz varsa Kıbrıs’ın sorunlarını bıkmadan, usanmadan konuşabilirsiniz…
   Size göre ana sorun nedir?..
   İktidarın yetersizliği mi?..
   Değiştirelim o zaman…
   Yenisi geldiğinde ne yapacak, ekonomiyi nasıl düzeltecek?..
   Bunu bilmiyorsun ama ‘bir umut’ diyorsun…
   Peki öyle olsun…

  Önce kendine sor bakalım:

  “Bu ülkenin düzelmesini istiyor musun?..”
  İstiyorsan, “evet” e var mısın?..
  Elektriğin, telefonun ve limanların özelleştirilmesi…
  Tüm teşviklerin kaldırılması…
  13’üncü maaşların ve ek mesailerin sonlandırılması…
  Kırsal kesim arazisi dağıtımlarının durdurulması…
  Kaçak iş gücünün kayıt alına alınması…
  Kiraya verilen mülklerden vergi alınması…
  Toplu taşımacılığın uluslararası ihale yöntemiyle özele devredilmesi…
  Kiralık araç ve T izinlerinin yeniden değerlendirilmesi, gereksiz olanların iptali…
  Kara fırınların kapatılması…
  Müşavirlik uygulamasının tamamen kaldırılması…
  Milletvekillerine bakanlık yolunun kapatılması…
  Tek bölge seçimine gidilmesi…
  Seçimlerde barajın yüzde 10’a çıkarılması… 
  Cumhurbaşkanlığı seçimi için en az 5 bin imza şartı getirilmesi…
  Sürat arabalarına ağır vergi getirilmesi…
  Doktor, eczane, lokanta, market ve tüm satış yerlerinde mecburi fatura uygulanması…
  Et ve sebze ithalinin serbest bırakılması…
  Çevreyi kirletene ağır ceza verilmesi…
  Kamuda ve yerel yönetimlerde istihdamın sınırlandırılması…

Söyle bakalım

   Peki şimdi söyle bakalım değerli vatandaşım…
   Bunlara “evet” mi hayır mı?..
   Her konuda olduğu gibi ‘Amma’ diyerek söze başlama…
   Ya “evet”, ya da “hayır”la tüm soruları cevapla…
   Çoğunluk rakamı “hayır” sa, o zaman şikayeti bırak, yoluna devam et…
   Hayırlı Cumalar… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 hafta Önce

13. veya 14. Maaş Avrupa’nın hiçbir Ülkesinde yoktur ! Brunei Sultanlığında bile olmayan 13. Maaş KKTC için olmazsa olmaz konuma gelmiştir
Alan da memnun veren de memnun değilmidir yani ? Gelişmiş Ülke İngilterede 12. Maaşlar ile Bonus adı altında Birçok Şirketin Performansa göre verdiği ek bir performans teşekkür parası ( Bonus ) vardır fakat KKTC’deki 13. Maaş gibi sıradan Herkes Bonus alamıyor ! Bonus parası sadece çok çalışan ve çok üretenler için verilir , KKTC’deki gibi yarım gün çalışanlara veya Üretken ve verimli olmayanlara katiyen Bonus parası verilmiyor ,
Verilen Bonus miktarı Şirketlerin performans ve Kar oranlarına göre verilir ,
KKTCdeki herkese verilen 13. Maaşlar Performansı da Kar oranlarını da aşağıya çekip tembellikten başka bir işe maalesef yaramıyor !
Çalışmadan yan gelip 13. Maaş almak ne güzel şey de ‘ HAYDAN GELEN HUYA GİDER diye bir Atasözümüz var olduğunu unutmayalım !!!
13. Maaş alanlar sakin olsun onları için üzülecek şey yoktur ! Veren El Var olduktan sonra !!

Öz
Öz @Hasan Nuri - 1 hafta Önce

13.ncü maaş koloni zamanından beri, Noel zamanında verilen ikinci zarf içindeki paranın karşılığıdır. Yeni bir olay değildir. Birçok işletmede de ikramiye vardır. 1-4 arası ikramiye veren işletmeler vardır. Refah payı başka birşeydir. İkramiye, bayram veya noel parası, işci ve işveren arasındaki toplu sözleşme neticesi, emeklilik sigortası, sağlık sigortası, çocuk parası ve diğer yan ödemeler gibi bir ödemedir. İşveren işçiye , günlük, haftalık, aylık, hatta yıllık ödeme yapabilir. Yıllık ödemeyi 13 takside bölerek de yapabilir.

Turkish Power
Turkish Power - 1 hafta Önce

Mr oz ve mr muhipyan buna karsi cikar abye kole olmayi tercih eder ama is calismaya uretmeye gerceklere gelince kedi pir ucuverdi ustadim ne soyleseniz bunlar anlamaz cunku islerine gelmez cakma ezik sark somurgeci kolesi entel dantellerin

Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 hafta Önce

Sayın Akar, Kırk yıldır alışageldiğimiz KKTC düzeninin değişmesini gerçekten Sizden başka isteyenimiz mi var ? Kurultaylar milli nutuklar dağıtmalar ve Seçimlerle gelenler gidenleri aratmıyor mu yani ! Kimimiz 13. Maaşların durmasını Ek mesailerin kesilmesini Yarım gün mesailerin bitmesini istesin ki ! Kırk yıldır KKTCde dağıtanlar verenler ve Alanlar da memnun değillermi yani ? Dünyada benzeri olmayan KKTC düzeninin değişmesini Hangi Siyasetçimiz Bakanlar veya Başbakanlar Cumhur Başkanları Danışmanlar Danışmayanlar kaymakamlar Kaymakam olmayanlar müşavirler v.s istesin ki ?
İsteyenlerimiz de İster gibi görünse de gerçekten değişimi isteyenimiz mi var ! Her sorunun ardında bir şikayetten başka ne olabilir ki Avrupa’da ve Fransa’daki gibi yollara sokaklara dökülüp değişim için ortalığı yakan yıkan mı var ? Fahiş Fiyat artışları için İngilteredeki gibi Toplumsal Boykot edenlerimiz mi var ? Beceriksiz Tecrübesiz iş yapamaz yüce meclisimiz için Feryat edenimiz mi var ! Yakında Kurultaylar ve Seçimler için zil çalıp oynayacağız dağıtmalar başlayınca ise Şikayetçilerimiz bile TRNC forever demekten başka ne yapabilir ki !!!

Öz
Öz - 2 hafta Önce

Sermaye piyasası olmadan, rekabet yasası çıkarılmadan özelleştirme yapmak peşkeş çekmek demektir. AKSA gibi, Taş yapı gibi şirketlerin, toplumun kaynaklarını dayatmalarla hortumlamasına yardım etmek demektir. 13.ncü maaşa takılmamak lazım. Koloni zamanından beri yılbaşı dolayısı ile verilen bir maaş ikramiyenin kimseye bir zararı yoktur.Asıl israf, başka yerlerde aranmalı. Makam arabaları, korumalar, makam araçları, olur olmaz yapılan geziler gibi. Kamunun küçültülmesi, adem-i merkeziyetçi yapının getirilmesi doğrudur. Ancak yurttaşlara daha az demokrasi anlamına gelecek, tek bölge, yüzde on barajı, halkın refahına bir katkısı olmaz. Bizde cumhurbaşkanının bir fonksiyonu yoktur. Tek özelliği olan görüşmecilik görevini de yokuşa sürmektedir. Saraylar, külliyeler, korumalar, geziler, korumalarla tam israf örneğidir. Halkın seçtiği temsilciler, kendi aralarında seçtikleri biri bu işi yapabilir. Belki, seçim bölgelerinin çoğunluğunun onayını alması istenebilir. Bu kadar halkın temsilcisi (=milletvekili) toplum için, çoktur. Her bölge için, çoğunluk sistemi ile seçilecek 2-3 temsilci yeterlidir. Bu temsilcilerin çoğunluğunun onayladığı kişiler yürütme işini yapabilirler. Yani bakanlara da gerek yoktur. Sorumlulukları meclise olmalıdır. Yani şu olmalıdır, bu olmalıdır gibi yukardan inme tedbirlerle bir yere varılmaz. Kuralların konulup, işleyişinin yurttaş tarafından açık ve şeffaf bir şekilde denetlenmesi ile olur. Burada da yargının önündeki engeller tamamen kaldırılması şarttır. Yargının aldığı karar uygulanmalı, yurttaşa mahkemeler açık olmalıdır. Peki demokrasi isteyen her yurttaş için bunlar mümkün mü? İcazetli demokrasilerde asla mümkün değildir. İcazet son bulmadan da, kalkınma refah beklemek hayaldir. Barış gelmeden, çözüm olmadan, düzelme olmaz.

banner608

banner473