banner564

Eylem planımız ne?

Türkiye Cumhuriyeti (TC) ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasında, “Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşma” Salı günü (14.06.2016) sabaha karşı 27 kabul, 17 ret oyuyla KKTC Meclisi’nde kabul edildi.
Geçtiğimiz hafta içinde gündemdeki yerini koruyan Yurtdışı Koordinasyon Ofisi’nin kısa tarihçesini hatırlatmak isterim. Anlaşma Lefkoşa ve Ankara’da 12 Mart 2014’te imza değişimi yöntemiyle imzalandı. KKTC’de 18 Haziran 2014 tarihinde, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Demokrat Parti (DP) hükümetinin aldığı kararla, bakanlar kurulunda onaylayarak yürürlüğe girdi. Anlaşma uluslararası bir nitelik taşıdığından meclis onayını gerektiriyordu. Sivil toplum örgütlerinden gelen tepkiler üzerine 07 Ocak 2015 tarihinde, CTP-DP Hükümeti, aldığı kararı, meclis oylamasına sunmamak için beş yıl olan anlaşmanın uygulama süresini, kendince bir yıl olarak değiştirdi. Bir yılı geçmeyen uluslararası anlaşmalar için bakanlar kurulu kararı yeterli olmaktadır. Merak edenler için karar numarası Y(K-I)43-2015.
Kısa hatırlatmanın nedeni, geçmişi unutup veya hatırlamak istemeyen, bugün muhalefet olan CTP’lilerin hafızasını tazelemektir. Yerel TV kanallarında CTP’li vekillere bu hatırlatmalar yapılınca; Yurtdışı Koordinasyon Ofisi anlaşmasının içeriğinin gözden kaçtığını ve meclise gelen anlaşmanın içeriği öğrenilince geri çekildiğini ifade etmektedirler. Doğru olmayan bu söylemi CTP’li vekillerin yerel TV kanallarından dile getirmeleri, gerçekleri çarpıtmaları, samimiyetten uzak bir tutum sergilemeleri kabul edilebilir değildir.
Türkiye’den büyük bir yatırımla getirilen su konusunda da CTP’lilerin tutumunu anlamak mümkün değildir. Geçtiğimiz mart ayında TC ile KKTC arasında, Türkiye’den gelen suyun temini ve yönetimi konusunda anlaşma imzalandı. Dönemin hükümeti CTP - UBP (Ulusal Birlik Partisi) koalisyonu. Koalisyonun CTP kanadı, su temin anlaşmasını iyileştirdiklerini de ifade ettiler. KKTC adına anlaşmayı, dönemin Başbakanı Sn. Ömer Kalyoncu imzaladı. Su temini projesinde neye mi imza attılar? Alım garantili, fiyatı belli olmayan suya! Şimdilerde ise bir fiyat tartışmasıdır gidiyor. Fiyatı fazla bulanlar mı istersiniz, diplomasını yırtanlar mı? Fakat işin ilginç yanı CTP’li belediyeler su alım anlaşmasına evet deyip imza atarken, Lefkoşa Belediyesi’nde CTP’li belediye meclis üyeleri 2.30 TL fiyatı fazla bularak hayır dedi. Bu nasıl bir ikilemdir, anlamak zor!
Sosyal, ekonomik ve kültürel yaşantımızın hiçbir alanında gerçekçi uygulanabilir planlamamız yok. Reddediyoruz, su pahalı diyoruz. Fakat resmin bütününü göremiyoruz. Koliform bakterisi (Koli basili), E-coli ve Enterokok görülen şebeke ve kuyu suları ile geleceğimiz olan çocuklar duş yapıyor, elini yüzünü yıkıyor… Sağlıklı bir gelecekten bahsetmek zor!
Demokratik hakkımız olan muhalefet yapmanın yapıcı yönlerini ele almalıyız. Ortaya gerçekçi uygulanabilir eylem planları koymalıyız. Eylem planlarımız, bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranışı belirlerken, ileriye bakılmasına ve daha fazla seçeneklerin bulunmasına da yardımcı olacaktır. Diğer bir ifade ile planlama, veriler ışığında, neyin, nasıl yapılacağını belirleyerek izlenecek yol haritasının çıkarılmasını sağlayacaktır. Eylem planımız sadece reddetmek, suya pahalı demek olmamalı.
Atasözümüzdür, “Ne ekersen onu biçersin”. Bizler bir şey ekmediğimizden, biçecek bir şey de bulamıyoruz. Birileri bizim yerimize gelip ekip biçerse, ekmeğin fiyatını da belirler. Bunda alınacak, gocunacak, reddedecek bir durum yok. Herkese iyi pazarlar.
YORUM EKLE

banner471

banner474