banner564

Geleceğe yönelik plan ve proje var mı?

  Kuzey Kıbrıs’ta, gereğinden çok fazla siyasi parti, sendika, birlik, dernek ve cemiyet vardır...
  Özellikle parlamentoda temsil edilen siyasi partilerin, bu ülkede nasıl bir düzen yaratmak istedikleri, plan ve projelerinin ne olduğu net bir şekilde bilinmiyor...
  Seçim manifestolarında yazılanların çok büyük bir kısmını uygulamadıkları halde, kamuoyuna doğruları anlatma cesareti gösteremiyorlar...
  Peki bu partiler, KKTC devleti ve halkı için ne yapmak istiyorlar?.. 
  Daha az iş, daha çok maaş mı?..
  Bunu istiyorlarsa, parayı nereden bulacaklarını da açıklamak zorundadırlar…
  Daha çok üretim, daha çok kazanç mı?..
  O zaman yatırımları ve üretimi teşvik edecek, ciddi ve tutarlı projeleri hayata geçirecekler…
  Plan, proje, yasa ve kararlılık isteyen diğer bazı başlıkları şöyle sıralayabiliriz: 
  Ambargolara karşı direnme...
  Avrupa Birliği yardımlarının artırılması için güçlü irade...
  Türkiye ile ilişkileri geliştirme...
  Temiz çevre, sağlıklı kentler...
  Kanalizasyon atıklarına çözüm...
  İnsanların dinlenebileceği yeşil parklar...
  Eğitimde ve sağlıkta tam gün uygulaması...
  Siyasette profesyonellik...
  Üçlü kararname veya benzeri uygulamalara son verilmesi...
  Tek bölge seçim sistemi...
  Başkanlık sistemine geçiş...
  
Bu şekilde devam edemeyiz

  Siyaset yaparken, ne istediğimizi ve neleri yapabileceğimizi önceden belirlemek ve kamuoyu ile paylaşmamız gerekiyor...
  Eğer hepimizin isteği daha iyi bir yaşam ise; bunun yollarını bulabilmeliyiz...
  Öncelikle adam gibi çalışmayı kabullenmeliyiz...
  Ekonomisi batmış, borç batağında sürüklenen bir ülkede hala ‘taktiksel yöntemlerle’ maaş kadar ‘fazla mesai’ ödeneği dağıtılması anlaşılır gibi değildir...
  Rumların bu konularda yaptıklarına bakmakta fayda vardır… 
  Onlar bir taraftan ağır ekonomik krizden kurtulmanın yollarını ararken, diğer yandan Kıbrıs konusunda her zamankinden daha atak bir politika izliyorlar...
  Sadece AB ülkeleriyle değil, İslam ülkeleriyle de ilişkileri geliştiriyorlar...
  Özellikle yabancı yatırımcıların ayağına kırmızı halı seriyorlar...
  Her türlü teşviki önlerine koyuyorlar...
  Bizde ise ülkeye büyük yatırım yapan insanları pişman etmek için ne gerekiyorsa onu yapıyorlar...
  Sorumlu makama getirilen bürokratları yeterince eğitmiyor veya yetkilendirmiyorlar...
  Arazi alımlarındaki kısıtlamaları inat ve ısrarla uygulamaya devam ediyorlar...
  Ülke yararına olabilecek yatırım projeleri hazırlayıp; Türkiye’yi ikna etmek yerine; tek kurtuluş yolunun AB üyeliği olduğunu söyleyerek insanları kandırmaya çalışıyorlar...
  Halbuki; çalışmayan, üretmeyen ve başarmayan insanları kurtaracak hiçbir ülke, hiçbir kuruluş yoktur...
  Bugün eğer başarısızlık yaşıyorsak, bunun tek sorumlusu bizleriz...

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 3 yıl Önce

AB , İngiltere , Türkiye ve Güney Kıbrısa gelen Yabancı Yatırımcıya kırmızı kilim açarken KKTC ye gelen Yatırımcıyı istenmeyen kişi ilan ediyoruz! Bir zamanlar ülkemize gelip bol Sterlin yağdıran İngiltere ve Londralı Kıbrıslı Türk Yatırımcıları bile durdurmayı başarabildik gelen Yatırımcıyı ise bin pişman edip geri gönderdik ! En büyük gelir kaynağımız olan Turizmi batırmayı başarabildik Yıllardır Ülkemizde Turizme yatırım yapamadık Limanlarımız , Yeşil alanlarımız Tarihi Eserlerimiz için hiç yatırım yapılmamıştır yatırımsızliktan her taraf dökülen KKTC yi bir Turizm Ülkesi olmaktan çıkarabilmeyi başardık ! Tüm bunların sorumlusu ise gelmiş geçmiş Hükümetler ve Bizleriz ! Siyasilerimizden hep duyduğumuz ise
KKTC Turizm Cenneti olacaktır ! KKTC İhya olacak ! Zengin olacağız !
Gerçekler ise Ülkemizin bu haliyle maaş bile ödeyemeyecek durumda olacağız!
Ne Ekdiysek Bugün Onu Biçeriz!!!

Öz
Öz - 3 yıl Önce

Gereğinden fazla siyasi parti, dernek, birlik, cemiyetten neden şikayet ediliyor? Buna Başkanlık Sistemi ve tek bölge seçim sistemi de katılarak, Demokrasi olsun ama az olsun mu demek isteniyor? Vatandaş özgürce konuşabilmeli, ne isterse söyleyebilmeli. İstediği şekilde örgütlenebilmeli. Yani Yüz çiçek açıp bin fikir yarışabilmeli. Tek seçim bölgesi İstemek sadece Lefkoşa bölgesinin siyasette hakim olmasını istemektir. Halen KKTC de üç bölgenin siyasi hakimiyeti vardır, Bunlar Lefkoşa, Mağusa ve Girnedir. Küçük ilçeler sadece figüran durumundadır. Siyasette hiç bir etkileri yoktur. Tek bölge yerine tüm ilçelerin eşit olarak katılacağı bir meclis ve İlçelerin çoğunun onayını almış bir Başkan ile Başkanlık rejimi olabilir. Ademi merkeziyet esas olmalı, yerinden yönetime geçilmelidir. Vatandaş mecliste seçtiği milletvekilinin, bölgesi için çalıştığını görmelidir.Partizanlık ancak bu şekilde önlenir.50 milletvekili 60 a çıkarılıp, her ilçe 10 milletvekili ile mecliste temsil edilmelidir. Başkanlık sisteminin esası bölgelerdir.

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Kktc deki plan projeler TC den gelen desteklerin işadamı bürokrat yerel siyasiler üretmeden sürekli tüketen kamu işçi ve memurları arasında paylaşılması TC nin 2 misli asgari ücret hp Tcdd olmayan 13. Maas mesai yerine grev yuruyus dunurle uzo keyfi palikarya yanciligi ingiliz muhipligi yeni düzenci ayağına neo osmanli milliyetçi suclamalariyla düşmanlık yapıp eoka enosis megalo idea yavsakligi yapmak vs vs

banner471

banner474