Güzel ülkemizde barış türküleri söylensin…

   Yollarda dans eden gençler…
   Kahve köşelerinde tavla oynayan yaşlılar…
   Tavernalarda sirtaki ve çiftetelli ile eğlenen insanlar…
   Afrodit’in aşk adasında bunların yaşanmasını kim istemez ki?..
   Daha temiz bir çevrede yaşamak, daha iyi sağlık hizmeti almak, daha düzgün yollarda seyahat etmeyi kim istemez?..
   Aktarmasız uçmayı, deniz yoluyla Beyrut limanına ulaşmayı, Euro kullanarak devalüasyonlardan kurtulmayı kim istemez?..
   Kıbrıslı Türklerin yıllardır hayal ettiklerini kimse görmezden gelemez…
   Ama bunu engelleyen bir güç vardır…
   Irkçılığa destek veren kilise vardır…
   Atina’nın görevlendirdiği ENOSİS kurmayları vardır…
   Öğretmenler ve siyasiler vardır…
   Yıllardır Türk düşmanlığına dayalı bir siyaset uyguladıkları için, Kıbrıslı Türklerin ‘ortak yaşam’ hayali gerçekleşemiyor…

Tekneleri de istemiyorlar

   Çok gerilere gitmeyelim…
   Fileleftheros isimli Rum gazetesinde dün bir haber vardı…
   Mültecileri taşıyan Türk teknelerinden söz ediyordu…
   Bu tekneler Pirgo’daki balıkçı barınağında tutulduğu için halkın rahatsız olduğunu yazıyordu…
   “Türk tekneler bölge sakinlerinin göz zevkini bozuyor” diyordu…
   Düşmanlık duygusuna bakın siz…
   Bizim tarafta Koop sendikasının genel kurulunda ‘dünyadan habersiz’ konuşmacılar, yaşadığımız sıkıntıları çözümsüzlüğe bağlarken; onlar şimdiki durumda bile Türk teknesinden rahatsız olduklarını söylüyor…

Tabelayı da değiştiler

   Bir taze haber daha var…
   Barış Harekatı öncesinde ve sonrasında Lefkoşa’daki Rum mahkemelerinde ‘üç dilde’ levhalar vardı…
   Mesela ‘Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ levhasında hem Rumca, hem İngilizce, hem de Türkçe yazılıydı…
   Bunu gördüğümüzde “Helal olsun adamlar hala Türkçeyi atmamışlar” diyorduk…
   Şimdi gidip bakınız…
   Onu da atmışlar…
   Tüm levhalarda sadece Rumca ifadeler göreceksiniz…
   Rumca bilmiyorsan, öğreneceksin…
   Ya da gitmeyeceksin…
 
İşte böyle bayan Lute

   Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Bayan Lute yeniden adamıza geldi…
   Müzakereleri başlatmak için bir çaba daha harcayacak olan Bayan Lute bu tür ‘ufacık şeylerden’ büyük dersler çıkaramaz…
   Ama içimizde bir kesimin hala gerçekleri ‘görmezden, duymazdan’ gelmesi dikkat çekicidir…
   Gözler ve beyinler bu kadar zayıf ise balık tüketimi artırılmalıdır…
   İyi parası olana Barbun…
   Az paraya Voppa…
   Hayırlı pazarlar…