banner564

Görmüyor, üzülmüyor musunuz?

   Kuzey Kıbrıs’ta kazaların ezici bir çoğunluğu dikkatsizlikten, aşırı süratten, alkollü araç kullanımından ve direksiyon başında ‘cep telefonu’ ile konuşulmasından meydana geliyor...
   İnsan, açıklanan haftalık polis raporlarına baktığı zaman tehlikenin ne boyutta olduğunu anlamakta zorluk çekmiyor...
   Buna karşın hiç kimse kılını oynatmıyor...
   Trafik suçlarına ilişkin yasa değiştirilmiyor...
   Polisin denetimleri artırılmıyor...
   Ve bu ülkede cinayet gibi trafik suçu işleyenlere hak ettikleri cezalar verilmiyor...
   Ölümlü bir trafik kazası sonrasında yüzde yüz suçlu olan şahsa en fazla 7 yıla kadar hapislik cezası verilebiliyor…
   Hafifletici nedenler sıralandığı zaman bu tür suçlarda cezalar 3 ile 5 yıl arasında sınırlı kalıyor…

İçiniz rahat mı?

   Trafik kazaları yüzünden çok genç yaşlarda çok sayıda insanımızı kaybettik...
   Bunların bir kısmı aşırı sürat ve alkollü sürüşten kaynaklandı...
   Bir kısmı ise tamamen ihmal, umursamazlık yüzünden...
   Araç kullanırken yan koltuktan cep telefonunu almaya çalışan ve bu esnada yolun karşı şeridine geçerek kaza yapan insanlar vardır...
   Böylesi korkunç bir durum sonrasında ölümle neticelenen trafik kazalarında suçlu olanların bir kısmı için hala ‘tutuksuz yargılanması’ yönünde bir karar verilebiliyor...
   İşte bu noktada herhangi bir siyasiden tepki gelmemesi, yasal boşlukların ortadan kaldırılması yönünde adım atılmaması çok dikkat çekicidir...
   Peki bunun nedeni nedir?..
   Umursamazlık...
   Bilgisizlik...
   Deneyimsizlik...
   Siyasi çıkar meselesi...
   Mutlaka bir nedeni vardır...
   Ama en önemli neden siyasetin çok düşük seviyelere inmesidir...
   Bilgisizlik, görgüsüzlük, yetersizlik ve sonuçta sessiz kalıp, cinayetleri görmezden gelmek...

Yanıt bekleyen soru

   Şimdi vicdan sahibi tüm milletvekillerine sormak istiyoruz:
   İçiniz rahat mı?..
   Suçu olmayan insanların hayatına mal olan, yuvasını karartan olaylar karşısında ‘uygulanan yöntemi’ tasvip ediyor musunuz?..
   Ölümlü bir kazayla ilgili davanın 2-3 yıl sonra sonuçlanması durumunda, sanığa verilebilecek en ağır cezanın 7 yıl hapislik olduğunu biliyor musunuz?..
   Biliyorsanız, bunca zaman önlem almadığınız ve yasayı ‘AB ülkelerine göre’ yeniden düzenlemediğiniz için rahatsızlık duymuyor musunuz?..
   Duyuyorsanız, bugünden tezi yok trafik suçlarına ilişkin yasayı değiştirirsiniz...
   Trafik suçlarının artması bizim gibi sizleri de rahatsız ediyorsa; polis denetimlerinin ve teknolojik önlemlerin artırılması için hemen karar üretirsiniz...
   Sadece memur maaşı ödeme becerisiyle devlet yönetilemez...
   Bunu sizler de biliyorsunuz...
   Ama gereğini yapamıyorsunuz... 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 yıl Önce

Her şey gibi Trafikteki sorunlarımız bir geri kalmış üçüncü Dünya Ülkesine göre normal değilmidir yani ! KKTC yi getirdiğimiz noktada en azından bugünkü durumumuz milli geliri beş yüz Dolar ve ortalama yaşam süresi 55 yıl olan Sirrra Leon’dan çok daha iyi olduğu için de şükretmeliyiz !
Betrerin Beteri Var diye bir Atasözümüz vardır!!!

Öz
Öz - 2 yıl Önce

KKTC de sınırlar tanınmış değil. Para devletin parası değil. Yurttaşı, Cumhurbaşkanı ( ingiliz) Başbakan ve Bakanlar ( KC ve TC), halkı ( İngiliz,KC,TC, Kanada, Avustralya) KKTC yurttaşı değil.Tapulu toprağı, toprağı değil.Asker ve polis kendine bağlı değil. Mafyanın, uyuşturucu, insan,altın, silah, petrol kaçakçılarının cirit attığı bir ülkede, arabaların çalıntı mı, değil mi, belli olmayan, dağların oyulduğu, zehirli maddelerin saçıldığı, ağaçların ve yeşilin yok edildiği bir ülkede düzenli bir trafik mi olur? Böyle başa, böyle traş. Hani Kıbrıslıların bir sözü vardı, Herşey bitti de, bir leğen örtüsü kaldı.Çözüm ve AB olmadan hiç bir şey düzelmez.

Turkish power
Turkish power - 2 yıl Önce

Kopyala yapıştır sarı saçlı mavi gözlü sayın hasan bey çözüm nedir çözüm kraliçenin tacı mi

banner471

banner474