Doğu Akdeniz’de her geçen gün sular ısınıyor ve gidişatın pek de hayra olmayacağını söylemek kahinlik sayılmaz böylesine bir dönemde.
Zira bu bölgede gazın çıktığı hiçbir ülkede huzur yok. Başta Libya olmak üzere tüm coğrafyada bir istikrarsızlık, bir çatışma hali var. Bunun tek nedeni de yıllardır değişmeyen kural, büyük devletler bu bölgede istikrarı istemiyorlar, sömürü düzenlerini sürdürebilmeleri için birilerin birileri ile savaşması gerekiyor.
Bakınız İran-Irak savaşlarına, bakınız Irak’ın bir gecede Kuveyt’i işgal etmeye kalkmasına, bakın Irak’a müdahaleye, bakın Suriye’de Libya’da olanlara…
Hepsinde aynı senaryo oynandı. Türkiye güçlü olmasa aynı film 50 kere Türkiye’de de tekrarlanacaktı. Boşuna değil Fransa’nın buralara savaş gemileri ile savaş uçaklarını göndermesi.
Bu bölgedeki doğal gaz için tüm büyük devletlerin kendi öncelikleri var. Herkes bu gazdan payını kendisi almak istiyor. Ne Rumlar ne de Türkler onların planlarında yoklar. Yeter ki gaz çıksın su yüzüne.
İki tarafa da gaz veriyorlar şimdi, sen haklısın senin yanındayız ve silah satıp borç defterine bol sıfırlı rakamlar yazıyorlar. Bunu görmemek için kör olmak gerekiyor ama ne hikmetse şovenizm bunu görmemize engel oluyor.
Yapılacak tek bir şey var, eğer Rumlar Fransızlar ile anlaşma yapıyorlarsa biz de gidip birileri ile anlaşma yapıp siyasi ve güç dengesini sağlamalıyız.
Örneğin Çin Halk Cumhuriyeti’ne veya Rusya Federasyonuna Geçitkale Hava Üssü’nü kullanması için verebiliriz. Veya İskele bölgesine bir askeri liman yapması için deniz üssü olacak bir yer tahsis edebiliriz.
Bu, hem Türkiye’nin yanında bizi destekleyen bir başka süper gücün yanımızda olması demektir hem de Ada’daki güç ve siyasi dengeyi sağlamamıza yarayacak bir adım olacaktır.
Sadece Diyalog Medya’dayız
Sevgili okurlar, sayısını ülkeyi yönetenlerin dahi bilmediği kadar internet gazetesi, Web TV var maalesef ülkemizde.
Pek çoğunun ne künyesi var ne de adresi. Canı çeken bir site kuruyor ve başlıyor sevmediklerine saldırmaya, bel altından vurmaya.
Bugüne kadar abartmıyorum yüzlerce kişi “gel site kuralım” teklifinde bulundu. Hatta “ben kurayım, sen istediğin gibi yönet” diyenler de oldu.
Biz, Diyalog Medya’da olmaktan son derece memnunuz ve burada profesyonel bir ortamda çalışmaya devam ediyoruz. Medya etik kurallarına sonuna kadar sıkı sıkı bağlı kalmaya devam edeceğiz. Diyalog Medya, bizi sizinle buluşturan tek mecra olmaya da devam edecek. Bizi, Diyalog gazetesinde ve TV 2020’de takip etmeye devam edebilirsiniz…
9 aday varmış
Yüksek Seçim Kurulu açıkladı, şuana kadar 9 aday YSK’dan başvuru için randevu almış. Buna göre; adayların cuma günü YSK’ya gidecekleri saatler şöyle;
Bağımsız aday Mustafa Akıncı saat 09.00’da, CTP adayı Tufan Erhürman saat 09.30’da, UBP adayı Ersin Tatar saat 10.00’da, bağımsız aday Kudret Özsersay saat 10.45’te, bağımsız aday Alpan Uz saat 11.20’de, YDP adayı Erhan Arıklı saat 12.00’de, MDP adayı Fuat Türköz Çiner saat 12.30’da, bağımsız aday Arif Salih Kırdağ saat 13.30’da Bağımsız aday Serdar Denktaş ise saat 14.00’te YSK’ya başvuruda bulunacak.
MESAJLAR
Fuat TOPALOĞLU: Kar-İş olarak pazartesi günü 1. ve 2. sınıfları taşıyacak tüm otobüslere ve minibüslere maske, dezenfektan dağıtımı yapacakmışsınız. Aileler de kurallara uyarsa okulların tamamı açılabilir.
Sunat ATUN: Dün Gazimağusa’da Başbakan Ersin Tatar ile birlikte esnafları gezip yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi kendisine oy istemişsiniz. Havanın çok sıcak olmasına aldırış etmeden tüm caddeyi baştan başa dolaşmışsınız.
Abdurrahman BULUT: Damat Ferit Paşa seni bir daha ararsa söyle ona korkmasın bizi direkt arasın. Biz kimseyi yemeyiz. Hatta teklifimiz hala daha geçerli, 2’si bir biz tek canlı yayına hazırız.
Ayfer ALTUNCUOĞLU: Lefkoşa YDP Kadın Kolları başkanlığı göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Anlaşılan siz bu siyaset işinde Kemal Bey’den daha sağlam ve daha emin adımlar ile ilerliyorsunuz.
Fırat ATASER: Belediye başkanlarının Meclis takımı ile yaptığı maç sırasında bir vekilimizin tekmelerine maruz kalınca sakatlanmışsınız. Kim bu vekil size acımadan tekme attı?
Mustafa-Nazım AKÇABA: Pek muhterem valideniz Hakk’a yürümüş. Merhumeye Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyoruz. Başınız sağ olsun, mekânı cennet olsun.
Emin BİLGEN: Oğlanı evlendirmek için artık gün sayıyormuşsunuz ve bir yandan da davetiyeleri dostlarınıza ulaştırmaya başlamışsınız. Aman böyle zamanlarda hep en yakınlar unutulur, listeleri tekrar tekrar kontrol edin.
Mehmet CEYLANLI: Sadece size uygulanmıyor ambargo merak etmeyin. Pek çok UBP’li arkadaş da BRT ekranlarına çıkamıyor. Damadın izni olmayan ekrana çıkamıyor kısacası. Takmayın kafanıza.
Prof. Dr. Asım VEHBİ: Ülkemizde hızla Yüksek Öğretim Bakanlığı kurulması önerinizi biz yıllardır destekliyoruz. Hatta hemen müsteşarlık sonra da bakanlık olması gerekiyor. Hem de hiç vakit kaybedilmeden.
İbrahim ÇAKIRDAĞ: Hocam bunca yıldır seçimleri ve kampanyaları izleyen birisi olarak hiç bu kadar kısır, hiç bu kadar sığ seçim dönemi gördünüz mü? Ah Hocam ah ne günlere kaldık.
Narin ŞEFİK: Anlaşılan şimdilik 9 adayımız olacak. Belki bir son dakika ile 10 olur sayı. Bu da en az yarım metrelik oy pusulası demektir ve sayımda işlerin uzamasına neden olacaktır. Allah kolaylıklar versin şimdiden.
Ergün YAHAT: Yaptığınız tahminleri bir köşeye yazdık, bakalım seçimden sonra tahminlerinizde ne kadar isabetli oldunuz ya da olmadınız. Ama bizim de bölgedeki izlenimlerimize göre tahminleriniz tamam gibi duruyor.
Kemal DÜRÜST: Güzelyurt bölgesinden gelen haberlere şaşıp kalıyorum ve anlaşılan bu işin içinden çıkamayacağım gibi. O yüzden bu hafta bir kahvenizi içmek için size uğrayacağız.
