Döviz krizi, elektrik zamları gündemin ilk sırasındaki yerini koruyor…

   Uzun bayram tatili sonrasında bunları daha çok konuşacak, daha çok tartışacağız…
   Daha çok üzülecek, daha çok “ah-vah” çekeceğiz…
   Dövizdeki yükseliş ve elektrik fiyatlarındaki ayarlamalar, zincirleme zamları da beraberinde getirdiği için tüm kesimler bundan fazlasıyla etkilenecek…
   Ütücü, terzi, kıyma makinesi ve büyük buzluk kullanan kasaplar, marketler, oteller, tüm sanayi tesisleri ‘kepenk indirme’ tehlikesiyle karşı karşıyadır…
   Bazıları bıyık altından gülse de gerçek durum budur…
   Daha 2 ay önce yüzde 30’luk elektrik zammı ile sarsılan işletmeler, 2 hafta sonra yeni bir zammı kaldırabilecek durumda değildir…
   Hiçbirimiz değiliz…
   İşletmelerin bir kısmı kapısına kepenk vuracak, ayakta kalabilenler ise küçülmek zorunda kalacak…
   Küçülmeler olurken çok sayıda insan işsiz kalacak…

Hani Tsunami vardı?

   Bunların yaşanacağı önceden belliydi…
   Daha ilk günden bazı yetkililer bizlere Tsunami’den söz etti…
   KKTC’de Tsunami’nin boyutunu ölçecek teknoloji yoktur…
   Ama böylesi bir ülkede tahmin yürütmek hiç de zor değildir…
   En pahalı yöntemi kullanırken, sana yarı fiyatla elektrik önerecekler ama sen bunu teslim olduğun ideolojik fikirlerin ezikliği altında kabul etmeyeceksin…
   Kendine göre modeller belirleyip, dünyada benzeri görülmemiş bir şekilde ‘Kıbrıslı Türk modelleri’ yaratacaksın…
   “Özelleşme olmaz” diyerek ‘özerkleşme’ kelimesinin arkasına saklanıp, ödenemez işçi ve akaryakıt maliyetleriyle üretim yapmaya devam edeceksin…
   Tıpkı su meselesinde olduğu gibi kendi halkını çağ dışı bir yaşama sürükleyerek siyaset yapacaksın…
   Kimse kusura bakmasın ama, bugün yaşananların tümü, iktidar görevinde bulunmuş tüm partilerin sorumsuzluğu, ciddiyetsizliği ve iş bilmezliklerinin bir sonucudur…
   Gelinen noktada hiç kimsenin elinde sihirli değnek olmadığına göre, bu çaresizlik bir süre daha devam edecek…
   Nereye kadar mı?..
   Siyasi seçeneklerden birini kabul edinceye kadar…
   Çok ciddi baskıların arifesinde bizlere yaşatılan olumsuzlukların perde gerisinde hem ihmaller, hem de siyasi hesaplar vardır…
   Bunları anlamakta zorlanmıyoruz…
   Fakat halkımız adına üzülüyoruz…
   Yarım asırlık mücadelemizin sonucunda böylesi çıkmazlara sürüklendiğimiz için de üzülüyoruz…
   Haklı olduğumuz bir davayı kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğumuz için daha da üzülüyoruz…
   Yazıklar olsun…