Kıbrıs’taki siyasilerin en büyük becerisi nutuk atmaktır…
Mikrofon başına geçtikleri zaman yüksek sesle konuşmayı ve bazı sloganların arkasına saklanmayı çok iyi beceriyorlar…
Ülke sorunlarına yönelik plan ve programı olmayan; tüketim ekonomisiyle sürekli yardıma ihtiyaç duyan bir siyasi yapının sarılacağı başka dal da yoktur…
Öyleyse; her fırsatta, her toplu gösteride sesini yükseltecek ve sloganlarını ortaya koyarak destek isteyecek…
Sağ kanadın önde gelen sloganı ‘vatan-millet’ ve ‘Anavatan’a şükran’dır…
Kuşkusuz; vatan ve millet önceliğimizdir…
Anavatan’ın yıllardır devam eden yardımlarına müteşekkiriz…
Anavatan olmasaydı özgürlük mücadelesini başarıya ulaştırma şansımız yoktu…
Ne var ki; bir ülke ‘askeri harekattan’ 47 yıl sonra hala aynı sloganlarla ileriye taşınamaz…
Şu anki durumumuz tam da batağın içinde yüzmekte olduğumuzun resmidir…
Gaz veriyorlar
KKTC’yi yönettiği iddiasında olanların halka sürekli gaz vermesiyle batağın içinden çıkmak mümkün değildir…
Tüp gazın 140 liraya çıkmasıyla halk bunu almakta zorlanıyor…
Ama siyasiler başka türlü gaz vermek suretiyle komadaki insanları ayakta tutabilecekleri yanılgısına düşüyorlar…
Bu çok ciddi bir sorundur…
Bir diğer ciddi sorun ise bazı makam sahiplerinin buradaki insanları ‘bölme ve çatıştırma’ girişimleridir ki bu çok endişe verici bir durumdur…
Hiç kimsenin bu tür hesaplarla buradaki yaşamı şekillendirme veya bir yerlere sürükleme hesabı yapma hakkı yoktur…
Bunca yıl verilen mücadeleye, çekilen sıkıntılara ve sarsılmaz değerlere zarar verilmemeli…
Siyasette atılması gereken adımlar varsa; halka gerçekleri anlatmak suretiyle bunu doğrudan yapma şansı vardır…
Ancak halkı parçalamak suretiyle ilerlemek en azından günahtır…
Siyaset kurumu toparlanmalı
Küçük ülkemizde siyaseti meslek olarak görenler de kendilerini süratle toparlamak zorundadır…
Dün yöneten, bugün insaf bekleyen konumundadır…
Bugün yönetenin yarın ne duruma düşürüleceğini kestirmek hiç de zor değildir…
Öyleyse; içte kısır çekişmelerle zaman tüketmek yerine, ülke sorunlarına odaklanmak, yeni fikirlerle batağı kurutmak doğru olandır…
UBP kurultayı ve erken seçimlerden sonra yeni bir umudun doğmasını diliyoruz…
Kırk yıl önce büyük ümitlerle kurduğumuz KKTC yi batma noktasına getirdik , Ne KKTC yi
tanıtabildik ve ne de Uluslararası Toplumun bir parçası olabildik ! Turizm ve Ekonomiyi yerle bir ettik Ne kısa vadeli ve Ne de uzun vadeli Plan ve Program gerçekleştiremedik ! geldigimiz noktada Tüm Sektörlerimizi iflas noktasına getirdik ! Paramız Yok gelirimiz Yok dökülen Ülkemizde yatırım ve icraat Yok ! Bu şartlar altında ise her geçen gün yoksullaşıp fakirleşen Kıbrıslı Türklerin ben nerde yanlış yaptım sorusunu sorma zamanı gelmiş ve geçmiştir bile !!