banner564

Hazır bulduklarımızın çoğunu yıkma becerisi

Kıbrıs’ın kuzeyinde en büyük beceri nedir bilir misiniz?..

Hazır bulduklarımızı yok etmek, yıkmak veya yakmaktır...
Evin bir kısmını yıkıp, proje geliştirmeden ve izin almadan yenilik mi yapacaksın?..
Yık gitsin, yap gitsin...
Sosyal konutun bir kısmını bakkaliye, eczane, ya da kuaför mü yapacaksın?..
Sakın korkma yap gitsin...
Uzun yıllar ‘tarla’ olarak anılan arazideki zeytinleri veya harnup ağaçlarını kesip, içine yüzme havuzlu villa mı yapacaksın?..
Kes gitsin, yap gitsin...
Ormanlık araziye, dağın yamacına, hatta dere yatağına inşaat mı yapacaksın?..
Hiç korkma…

Okul da yapabilirsin,  gece kulübü de...
Yol kenarına reklam tabelası mı dikeceksin?..
Hem de en büyüğünden dik gitsin...
Canın çekti, 5 yıldızlı otelin yanına çadır mı kuracaksın?..
Kur gitsin...
Otel sahibini çatlatacak, turisti patlatacak bir iş yapsan da korkma...
Çatlat gitsin, patlat gitsin...

Cesareti nereden buluyorlar?


Bu ülkede vurmak, kırmak ve istediğini yapmak kadar kolay hiçbir şey yoktur...
Hele Rumlardan kalan mülkleri, kiliseleri, antik eserleri...
Yık gitsin, sat gitsin!..
Rum’dan kalan tiyatro binasını yaktılar, hiçbir şey olmadı...
Beşparmak Dağları’nı oydular, hatta parmaklardan birini kesme noktasına geldiler yine bir şey olmadı...
Tarih kitaplarında, turizm tanıtımlarında adından söz edilen Beşparmak Dağları’ndan parmak koparmaya izin verenlerin tümü suçlu olsa da bu konuda adım atacak herhangi bir makam yoktur…Vur gitsin, kopar gitsin…
Değirmenlik’te, Lapta’da Başpınar’ın suyunu kuruttular...
Yine bir şey olmadı...
Dere yataklarına, ormanlık arazilere beton binalar dikildi...

Tarihi eserler hiç önemsenmedi...
Girne ve St.Hilarion Kalesi, St.Barnabas manastırı ve ikon müzesi gibi paha biçilmez eserler dahi yıllardan beri tamirat yüzü görmedi...
Eski tarihi binalar koruma altına alınmadı...

Hele tarihi kilise ve manastırlar, hayvan barınağı haline getirildi…
Peki tüm bunlar neden oluyor?..
Kötü siyaset yüzünden...
Amatörce yönetmekten...
Kişisel çıkar anlayışının, devlet ve millet çıkarlarının önüne geçmesinden...
Bu noktada yanıt bekleyen soru şudur:

Bu şekilde devam mı, tamam mı?

Artık bir karar vermeli ve ona göre yol almalıyız…

Doğrusu; önlem alarak ülkemizi düzeltmek için çaba harcamaktır…

Niyet varsa bunu yapabiliriz… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 52 dakika Önce

Sayın Akarın Bugünkü KKTC gerçekleri yazısı ile Dünyanın en Serbest Demokrasisi olan Uluslarası Hukuk Kolunun giremediği Ülke konumundaki KKTCde Neden AB’ye Katılmakla İsteyen İstediğini yapma Özgürlüğümüzden vazgeçsin ki ? Aklımızı mı Kaybettik yani ! KKTCdeki Tüm bu alışagelmiş özgürlüklerimizi hangi Ülkeye gidip de bulabileceğiz acaba ! Gönlümüzce İstediğimiz gibi yaşayabildiğimiz KKTCnin For Ever olmasını Kimimiz istemesin ki ?

banner471

banner474