Kuzeyde uyuşturucu, hırsızlık, soygun olayları ve trafik kazalarının artmasından şikâyetçiyiz…

    Siyasilerin bu tür sorunlara çözüm bulmasını ve polis teşkilatını güçlendirmesini, yargının sorunlarına acilen çözüm getirmesini istiyoruz…
    Fakat Rum basın haberlerine baktığımız zaman, güneydeki suçların kuzeyden kat kat fazla olduğunu da görebiliyoruz…
   Dolayısıyla “Çözüm hemen şimdi” dediğimizde, bizleri bekleyen bir kuş cenneti yoktur…
   Garantileri sonlandıralım, Türk askerini gönderelim…
   Güzel adamıza artık barış gelsin…
   İyi güzel de Rum Milli Muhafız Ordusunu ne yapacağız?..
   Yaklaşık 200 bin kişilik Rum Milis Kuvvetini ne yapacağız?..
   Guterres Çerçevesinde bunlarla ilgili herhangi bir madde var mıdır?..
   Mesela “Türk askeri çekildiği gün Rum Milli Muhafız Ordusu dağılacak, 200 bin Rum’un evindeki G3 silahlar toplanacak ve silah bulundurmak ömür boyu hapislikle cezalandırılacak” diye bir maddecik var mıdır?..
   Guterres’in çerçevesinin ne olduğunu bizler bilmiyoruz…
   Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, kendi ülkesinin Dışişleri Bakanı’na dahi haber vermeden yaptığı ‘Stratejik paket Anlaşması’nın bir ay içinde Rumlar tarafından da kabul edildiğini ve imzaların atıldığını düşünelim…
   Türkiye’ye “güle güle” derken, birkaç saat içinde evlerini almak için dalga dalga Girne’ye, Güzelyurt’a, Gazimağusa’ya, Karpaz’a, Mesarya köylerine akın edecek olan on binlerce Rum’u nasıl durduracağız?..
   Barış Gücü askerleri mi yapacak bu görevi?..
   Stratejik Paket Anlaşması bizlere ‘Dönüşümlü Başkanlık’ kazandıracak…
   Peki Rum Müzakereci Mavroyannis’in sözünü ettiği ‘Ortak Oy Pusulası ve Çapraz Ağırlıklı Oy’ meselesinin detayına girmemiz gerekmiyor mu?..
   Kendi Başkanımızı seçerken, Rumların; bırakın Eroğlu’nu veya Ertuğruloğlu’nu; Özersay’a veya Siber’e oy vereceğini mi düşünüyoruz?..
   O zaman Başkanımız kim olacak?..
   Bakın sizlere küçük bir hatırlatma yapalım…
   Geçtiğimiz yıl içinde bir Türk vatandaşı yanlışlıkla Ledra Palace barikatından güneye geçti…
   Rum polisi onu yakalayarak tekme, tokat yerlerde süründürdü…
   Bir Rum gazetesi dahi bunu konu yaparak, Rum polisini kınarken, KKTC Cumhurbaşkanı’nın ‘İki toplumlu suç komitesindeki temsilcisi’, üstelik emekli savcı ne yaptı bilir misiniz?..
   Tekme, tokat dayak yiyen Türkü suçlu gösterdi…
   Bunun üzerinde niye duruyoruz?..
   Unutalım gitsin!..
   Doğrudur bazen unutmak da lazım…
   Unutmamış olsaydık 2004’te Annan Planı’na “evet” der miydik?..
   Ama karşı taraf unutmuyor…
   Tam tersi 5 yaşındaki çocukların dahi beyinlerini Türk düşmanlığıyla işlemeye devam ediyor…
   Ve bizler ne diyoruz?..
   Barış hemen şimdi…
   
Kuzucuklar nerede kesilecek?

   Liderliğimizin ve genel olarak siyasilerimizin üzerinde durmadığı çok ciddi konular vardır…
   Bazıları hesapsız, kitapsız, tamamen hayali fikirlerle karşımıza çıkıp “Onları kısa sürede hallederiz” diyor…
  Neyi mi?..
   Mesela mezbahaları…
   Bunca yıl geçti, 70 civarındaki denetimsiz mezbaha sayısını bire, ikiye düşüremedik…
   Güneyde 168 mezbahadan sadece 2 tanesi çalışıyor…
   Hayvan kesimleri,  veteriner kontrolünde ve sağlıklı bir ortamda yapılıyor…
   Bizim taraf bunca zaman bu basit sorunu dahi çözemediyse, olası bir anlaşmadan sonra ‘kısa sürecikte’ nasıl çözecek?..
   Demek ki; hepimiz güneydeki mezbahalara kayacağız…
   Kimsecikler kızmasın…
   Koop Süt fabrikamızda uzun ömürlü süt üretiliyor…
   Rumlarda günlük taze süt var…
   Diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi…
   Onlarda kimse uzun ömürlü süt kullanmıyor, gerekçe olarak da folyolu paketlerin sağlık açısından sakıncalı olduğu gösteriliyor…
   Şimdi, hemen çözüm olsun mu?..
   Olsun…
   Koop Süt ne olacak?..
   KTHY’nin 8 yıldan beri atıl duran binası için 5 milyon Sterlin (Yaklaşık 30 milyon TL)  ödeyebileceğini söyleyen KKTC yetkilileri, Koop’u neden günlük süt üretebilir duruma getirmediklerini nasıl izah edecekler?..
   Edemezler…

Alo 4.5 G neredesin?

   Bizde 2 GSM operatörü aylardır 4,5 G için çırpınıyor…
   Devlet onlara gerekli lisansı vermiyor veya teknolojik olanağı sağlamıyor…
   “Bekleyin de bu meseleyi Telekomünikasyon dairesini güçlendirerek çözeceğiz” diyorlar…
   Güler misin, ağlar mısın?..
   Kooperatif Merkez Bankası’na milyarlarca lira borcu olan, çökmüş, bitmiş bir daireyi hala yaşatma sevdası yüzünden KKTC’deki aboneler 3 G kullanılıyor…
   Güneyde ise çoktan 4,5 G’ye geçildi…
   “Çözüm hemen şimdi” diyoruz da, olduğu gün bizdeki 2 GSM şirketi de tumba gittiği zaman yüzlerce çalışanın maaşını kim ödeyecek?..
   Haydi bakalım sizlere bol ödüllü bir bulmaca…
   İkinci soruyu yarına bırakalım…
   Şimdi yakın mangalı, çevirin kebabı, yudumlayın Black’ı ve düşünmeye başlayın…