banner564

Herkesin haklı olduğu bir ülke

Devlet okulları Pazartesi günü açılıyor…

Öğretmen sendikaları; bazı okullarda tadilatların bitmediğini, kitap, defter eksiklerinin giderilmediğini, sınıflarda öğrenci fazlalığı olduğunu açıklıyor…
Her iktidar döneminde, her ders yılı başında olduğu gibi aynı şikâyetler dile getiriliyor…
Eğitim bakanı ise, öğrenci sayısında yüzde 20 artış olduğunu belirterek, sınıf ve okul sıkıntısından yakınıyor…
Ayrıca maddi yetersizliklere dikkat çekiyor ve şöyle diyor:
“Bildiğiniz gibi bu bütçe bizim tarafımızdan yapılmış değildir…”
Peki kimin bütçesidir?..
UBP-DP hükümetinin…
UBP-DP hükümetinin Maliye Bakanı ile şimdiki hükümetin Maliye Bakanı aynı kişi olduğuna göre, bu ülkenin sorunu nedir?..
İşte en can alıcı soru budur…
Sorunlar ise birden fazladır…
Bu ülkenin ana sorunlarından bir tanesi herkesin işini tam olarak yapmamasıdır…
Herkesin sorumluluktan kaçması ve topu bir başkasına atmasıdır…
Öğretmenlerin bağlı bulunduğu sendikaların Tam Gün eğitime karşı çıkması; günde 2-3 saatlik ders vermek suretiyle çocuklarımızın başarısızlığına göz yumulmasıdır…
“Göç yasası” denilerek, dıştan göç alan bir ülke konumuna geldiğimizin gizlenmesidir…
Bağıranın, eylem yapanın kazandığı; sessiz çoğunluğun zarar gördüğü bir düzenin egemen kılınmasıdır…
Siyaset yapanların 40 yıldan beri klişe haline gelmiş parti politikalarında ısrar etmesidir…
Dünyada benzeri görülmemiş istihdam politikasının değiştirilmesine karşı çıkılmasıdır…
Tam 55 yıl önce, o zamanın savaş koşullarının bir sonucu olan Göçmen Evleri’nin hala yerinde durduğu ve içinde insanların yaşadığı bir ülkecikten söz ediyoruz…
Dikilitaş etrafında dönüp, duran…
Yine bu taşın etrafında siyaset yaparak, kendi kendini tatmin eden…
Halkını geleceğe hazırlamayan…
Var olan kaynakların tamamını tüketen…
Ve kendi kendini ısıran bir durumdayız…
Meselenin özeti budur…

YORUM EKLE

banner471

banner473