banner564

İçiniz sızlamıyor mu?

   Parasızlık veya başka nedenlerden dolayı bazı sorunların çözümünü bir süre erteleyebilirsiniz…

   Ne var ki; trafikte yaşanan sorunlar artık ertelenemez durumdadır…
   Özellikle suçlara yönelik cezaların bir an önce yeniden düzenlenmesi şarttır…
   Geçtiğimiz hafta içinde mahkemenin ölümlü trafik kazasında vermiş olduğu 4 yıl hapislik cezasının hepimizin içini sızlattığını saklayamayız…
   Genç bir insanın ölümü ve geride kalanların hiç dinmeyecek acıları karşısında mahkemenin neden 4 yıl hapislik verdiğini hepimiz biliyoruz…
  Bu konuda verilebilecek en yüksek cezanın 7 yıl olduğu, ancak duruşma esasında ortaya konan hafifletici nedenlerin göz ardı edilemeyeceği belirtiliyor…
   Mahkeme heyeti tüm detayları inceledikten sonra kararını açıklıyor ve bu durum karşısında mağdur olan taraf ister istemez tepki içine giriyor…
   Şimdi siyasiler sadece bu son mahkeme kararını iyice inceleyip, kendi kendilerine şu soruyu sormak zorundadırlar:
   “Hiç suçu olmayan bir adamın trafik kazasında öldürülmesi ve yuvasının kararması karşısında 4 yıl hapislik sizleri mutlu mu ediyor?..”
   Eğer mutlu etmiyorsa, o zaman ilgili yasayı derhal değiştirmelisiniz…
   Toplamda 4 yıl hapisliğin, yılda 3 ay bağışlama sonucunda 3 yıla ineceğini biliyoruz…
   Ve durum sadece içinde ateşler yanan aileyi değil, tüm toplumun vicdanını rahatsız ediyor…

Denetim sonuçları

   Ülkemizde her ay ortalama 3 kişinin trafik kazasında hayatını kaybetmesi hepimizi ürkütüyor...
   Polisin zaman zaman gerçekleştirdiği denetimlerde ise her 3 sürücüden bir tanesi hakkında yasal işlem yapılıyor...
   Bunların çoğunluğunu aşırı sürat yapanlar ve cep telefonu ile konuşmalar oluşturuyor...
   Yolların kötü ve güvensiz olmasına aldırmayan insanlar, süratli araba kullanmaktan da vazgeçmiyor...
   Böylece hem kendi canlarını, hem de hiçbir suçu olmayan insanların canlarını tehlikeye sokuyor...
   Aşırı süratin yanı sıra, alkollü araba kullanma, direksiyon başında cep telefonuyla konuşma ve mesajlaşma suçları da giderek artıyor...
   Cep telefonu ile mesajlaşma nedeniyle 4 tane çok genç öğretmenimizi kaybetmenin üzerinden çok zaman geçmedi...
   Ama yaşanan bu kadar acıya karşın insanların ders çıkarmaması çok dikkat çekicidir...
  
Denetimler 100 kat artırılmalıdır

   Öyleyse ne yapmalı?..
   Polisiye tedbirler ve cezalar artırılmalıdır...
   KKTC’de 4 tane genç öğretmenin ölümüne yol açan sürücüye sadece 4 yıl hapislik vererek, bu tür suçların önüne geçilemez...
   Hiçbir caydırıcılık olamaz...
   Vicdan sahibi hiç kimse bu düzenin bu şekilde devamına izin veremez...
   Yazık, günah değil midir?..
   Avrupalı olmak için her şeyini kaybetmeyi göze almış bu ülkenin milletvekilleri ve bazı sivil toplum örgütleri, Avrupa’da trafik suçlarına ne tür cezaların verildiğini neden araştırma zahmetine katlanmıyorlar?..
  Araştırıyorlarsa, benzeri önlemlerin kendi ülkemizde de alınması için neden harekete geçmiyorlar?..
   Aşırı süratli araç kullananları, cep telefonunda konuşanları ve mesajlaşanları cesaretlendiren; cezaların ve denetimlerin yetersizliği değil midir?.. 
   Öyleyse daha neyi bekliyoruz?.. 

YORUM EKLE

banner608

banner474