banner564

İddiayı kaybetti, grup kararı aldı

Diyalog TV’de geçtiğimiz yayın döneminde gerçekleştirdiğimiz bir programda Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı ile Hal Yasasını konuşuyorduk.
4’lü hükümet görevdeydi ve Arıklı “Bakan Nami yasa ile ilgileniyor. Çok yakında bu yasa meclisten geçecek” dedi. Yayın esnasında sesli güldüm ve dedim ki; “Bu yasa bu meclisten geçsin, bende bu programa etek giyer çıkarım.”
Geçtiğimiz hafta sonunda YDP’nin DP ile mecliste grup kurmak için girişimlere başlayacağını duydum. Başkan Erhan Arıklı ile görüştük bu durumu. 
Arıklı; “Komitelerde etkisi olmayanın genel kurulda da etkisi olmuyormuş. Bunu çok iyi anladım, o yüzden DP ile grup kurma konusunu ciddi ciddi ele almamız gerekiyor. Çünkü Hal Yasası’nda seninle girdiğimiz iddiayı bile kaybettim. Bu eksikliği gidermek adına grup olunması şart gibi gözüküyor. Bu hafta bu konuyu zorlayacağız ve elimizden geleni yapmaya çalışacağız” dedi.
Uzun yıllardır bu köşede yazılar yazıyoruz ve ekranlarda programlar yapıyoruz. Artık kimse kusura bakmasın ama bu işi biliyoruz. Eğer bir yasa meclisten geçmez diyorsak geçmez. Bu konuda iddiaya girerim diyorsak bir bildiğimizdendir. 
Arıklı’nın yeniden DP ile aynı masa etrafında buluşacak olması sadece Meclis Komiteleri için mi? Yoksa bu iş Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar mı gidecek? Hep birlikte göreceğiz. Bu konuda ilerleyen günlerde başka yazılar hazırlayacağız. 

Dağ başı mı burası?
Okumaya diye gelmişler ama şehrin göbeğinde eşkıyalık yapıyorlar. Hem okuyorlar hem de mekân işletiyorlar. Boş kaldıklarında da market önünde bekleyenleri dövüyorlar.
Diyalog TV’nin basın emekçisi Eray’ımızı geçtiğimiz Cuma akşamı iki şehir eşkıyası Lefkoşa’nın orta yerinde hastanelik etti. Aileleri ceplerine birkaç kuruş sıkıştırıp bunları buraya salıyorlar.
Evet, biz de bu ülkeye okumaya geldik binlercesi gibi. Bizim dönemde de vardı okul ile hiç alakası olmayan tipler. Aynı bunlar gibi.
Zaten bu konu yeni değil, yıllardır tartışıyoruz bu işleri. Ama artık yeter, Hükümet bu konuda adım atmalı, Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı bu tip olaylara karışanların gözünün yaşına bakmadan sınır dışı etmeli.
Burası kimsenin arka bahçesi değil. Biz de öğrencilik yaptık, bizde bazen mahallede gürültü çıkarttık ama gidip zevk olsun diye kimsenin kafasını kırmadık. 
Bir çizgi olmalı, o çizgiyi geçenler bir saniye bile bu ülkede tutulmadan geldikleri yere geri postalanmalı. Ve bu ülkeye gerçekten “üniversite eğitimi” almak için gelecek olanlar ile buraya eğitim almaya gelenleri engellemeye kalkanları ayırt edebilmeliyiz. Hem eğitim adına, hem ülkedeki huzur adına artık bu adımın hiç vakit kaybetmeden atılması gerekiyor.
Yarın sabah 9.30’da Lefkoşa’da mahkemeler önünde olacağız. Bu voyvodaları mahkemede izleyeceğiz. Umarız mahkeme bu konuda ders niteliğinde bir karar alır ve bundan sonrası için herkes ayağını denk alır. 

HAFTANIN MESAJI 
 “5 yıldır usanmadan Fenerbahçe’yi yenecekleri hayaliyle İstanbul’a giden Kıbrıslı Cimbomlulara, teselli ikramiyesi olarak Falcao yarın 19.05’te üçlü çektirecektir...” 
Sanlı Çoban


MESAJLAR:

Tufan ERHÜRMAN: Dün Mehmetçik’te düzenlenen bal festivalinde bolca bal aldığınız görülmüş. Anlaşılan büyük yarış başlamadan önce iyice enerji depolayacaksınız. Bu arada fazla kilolardan da tümüyle kurtulmuşsunuz. 


Zorlu TÖRE: UBP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirlemek üzere acil olarak üyeye gidilmesi talebini UBP’nin yetkili organlarına bildirmek için bu hafta gerekli girişimleri başlatacakmışsınız. 

Nazım ÇAVUŞOĞLU: Dün bölgede kendi aracınızla bol bol gezip hal hatır sordunuz. Ara sıra bölgeyi dolaşmak da iyidir. Neyse bizim asıl meselemiz yukarıda yazdığımız konuda yapacağınız girişimler. Artık bu işe bir dur deme zamanı geldi de geçiyor bile. 

Özay ÖYKÜN: 20 gün hastanede yattığınızı üzülerek öğrendik. Neyse yeniden eski sağlığınıza kavuşup işin başına dönmüşsünüz. Bu arada eski partiniz ile ilgili söylediklerinize hala daha inanmakta zorluk çekiyoruz. Karşısında düşman olsa böyle yapmazlardı. 

Emrah YEŞİLIRMAK: Bölgedeki emirnamelerin kaldırılması için girişim başlatmak için bir çalışma yapmışsınız ama henüz bir sonuç alamamışsınız. Bence o iş o kadar kolay değil, isterseniz sizinle de bahse girebiliriz. 

Mustafa AKINCI: Amerika’da Galatasaray ile Fenerbahçe arasında oynanan ve 0-0 berabere biten derbi karşılaşmasını New York'taki Fenerbahçeli taraftarlarla beraber izlemişsiniz. Limasol’da Feneri izlediğiniz günlere geri dönmüşsünüz. 

Tolga ATAKAN: O kadar heveslen, İstanbullara kadar koştura koştura git ve yine yüzünüz asık bir şekilde geri dön. Zaten Kadıköy’de galibiyet yüzü görmeyeli sizin yaşınız bile müsait değil. Ee kendi sahanızda da durum ortada. Gelin vazgeçin bu işten artık. 

Olgun AMCAOĞLU: Deplasmanda maç görmek için İstanbullara kadar gitmişsiniz. Maç sonu özel kalem Ufuk’u teselli etmek de size düşmüş. Dün gün boyunca kendisini teselli etmekle uğraşmışsınız. 

Ahmet ARSLAN: Sizin takım karşılaşmaları teker teker kazanınca her hafta galibiyet primlerini ödemek için kara kara düşünmeye başlamışsınız. Bu gidişle daha çok prim ödeyeceksiniz gibi, zira takım formunda. 

Metin MÜNİR: Hafta sonu Girne’de Kıbrıs yemekleri yapan bir mekânda önce yemek yiyip ardından da bir kase muhallebiyi afiyetle götürmüşsünüz. Yemekte Maraş konusunu da konuştunuz mu bari? 

Naim PINAR: Birileri haksız bir şekilde eşiniz üzerinden sizi dövmeye kalkması kabul edilebilir bir olay değil. Siyasetin de bir ölçüsü olması gerektiğini her zaman savunduk. Umarız en kısa sürede bu yayınlar biter. 

Candan AVUNDUK: Dün Ticaret Odasının başkanı ve bir iş adamımız ile birlikte Karpaz çıkartması yapmışsınız. Ee bölgedeki gelişmeleri iki büyük oda başkanı olarak nasıl yorumladınız? 

Bülent DİZDARLI: Çetinkaya Türk Spor Kulübü Başkanı olarak öyle bir açıklama yaptınız ki bakalım federasyon bu açıklamanıza ne yanıt verecek? Öyle ki ilk haftalarda hakem ile ilgili bir şey demezken şimdi ağzınızı bir açtınız pir açtınız.  

YORUM EKLE

banner608

banner474