Kıbrıs’taki kara sınır kapılarının yeniden açılması yönündeki gelişmeler memnuniyet vericidir…
   Her iki tarafın da geçişleri kolaylaştırıcı önlemler üzerinde durmasını istiyoruz…
   Hedef; Kıbrıs’ın yeniden bütünleşmesi ve iki toplumun bir arada yaşaması ise; bunun öncesinde güven yaratıcı adımlar atılmalıdır…
   En önemli adım ise karşılıklı seyahatler, alış-verişler, sosyal ortamlarda buluşmaktır…
   Yaşanan ağır ekonomik kriz nedeniyle özellikle Kıbrıs Türk toplumu açısından kapıların açılması büyük bir önem taşıyor…
   Pandemi öncesinde olduğu gibi sadece Kıbrıslı Türk ve Rumların değil; aynı zamanda üçüncü ülke vatandaşlarının kuzeye geçebilmesi son derece önemlidir…
   Böylesi bir gelişme Türk çarşısının yeniden canlanması demektir…
   İflas noktasına gelen esnafın yeniden umutlanması açısından da kapıların açılmasında büyük yarar görüyoruz…
  Güneyde PCR ücretinin 40 Euro olduğunu dikkate alarak 3 günde bir PCR talep etmemiz halinde kuzeye geçecek insan bulamayacağımızı ve çarşının ayağa kalkmayacağını bilmek ve tavrımızı ona göre belirlemek zorundayız…
   Hata yapma şansımız yoktur…
 
Turizmin açılması

   Kuzey Kıbrıs ekonomisinin bugün çökme noktasına gelmesinin ana nedeni turizmin bir yılı aşkın süredir yasaklanmasıdır…
   Turizm faaliyetleri yasaklandığı zaman sadece otelciler zarar etmiyor…
   Aynı zamanda acenteciler, taksiciler, diğer taşımacılar, hayvancılar, çiftçiler, kasaplar, tavukçular, fırıncılar, süt ürünleri imalatçıları, meşrubat üreticileri, seracılar, alkollü içecek, gıda, temizlik malzemesi, kırtasiye ithalat ve dağıtıcıları da zarar ediyor…
   Hatta iflas noktasına geliyor…
   Öyleyse; turizmi yeniden açmaya hazırlanırken, tüm AB üyesi ülkeler kendi aralarında çift aşı ile dolaşım imkanı bulurken; ambargo altında olduğunu söyleyen KKTC’nin çift aşıya ilaveten çift PCR istemesi anlamsızdır…
   Buna “gelmeyin kardeşim, sizi istemiyoruz” derler…
   Halbuki; kamu maaşlarını ödeyemez duruma gelen bir ülkenin taze paraya ihtiyacı vardır…
   Ekonomik sektörler canlanmadığı sürece maliyenin kasasına para giremez…
   Ve bu çark döndürülemez…

İnsanlar neden sokakta?

   Hayvan üreticilerinin dün Meclis önünde gerçekleştirilen eyleminden de mesaj çıkarmamız gerekiyor…
   Bu insanlar neden sokakta?..
   Neden eylem yapıyor?..
   Elbette ana neden ekonomik çöküntüdür…
   Plansızlık ve programsızlık yüzünden yaşam koşullarının dayanılmaz bir hal almasıdır…
   Mesajı iyi okuyalım…
   Yüksek maaşlı yağcı partizanların sahte raporlarına bakarak ülke yönetme anlayışını terk edelim…
   Zaman dayanışma ve doğru yolu bulma zamanıdır…