banner564

İyi tangolar Sayın Barroso

Kıbrıs sorununun çözümü için yoğun uğraşlar veriliyor...

   Türkiye, son 10 yıldan bu yana sorunun çözümü için, Rumlardan ve Yunanistan’dan birkaç adım önde gidiyor...

   Türk askerinin adadan çekilmesini mi istiyorsunuz?..

   Ben varım...

   Rum mülklerinin iadesini mi istiyorsunuz?..

   İki bölgeliliği koruyacak şekilde tüm düzenlemelere varım...

   Güzelyurt’u, asırlardır Türk olan Yeşilırmak’ı, Akıncılar’ı, Vadili’yi, Gaziköy’ü, Maraş’ı ve diğer bölgeleri veriyor musun?..

   Veriyorum...

   Tek devlet, tek vatandaşlık ve tek egemenliği kabul ediyor musun?..

   Evet ediyorum...

 

Hata olduğu halde

 

   Tek egemenliği kabul etmenin hata olduğunu bilerek, buna da “evet” diyen bir Türkiye var...

   Ondan da önemlisi geçmişte büyük acılar yaşamış olan Kıbrıslı Türkler; dünyadaki değişimlere bakarak ve Kıbrıslı Rumlarda ‘ırkçı kafaların’ da değiştiğini düşünerek, tek güvencesi olan Türk askerinin çekilmesine “evet” diyor...

   İki, üç kez göçmenlik yaşamış insanlar; hayatlarının son zamanlarında yeniden göç etmeyi göze alarak çözüme destek veriyor...

   Çocuğunun iş bulacağı hayaline kapılan kadınlar “senin için anneciğim” diyerek, barış ateşinin etrafında toplanıyor...

   Daha ilginç olanı ne biliyor musunuz?..

   Bugün, dünyanın en pahalı, en son model arabalarını kullanan, çifte yazlık sahibi ‘işadamları’ bile, çözüm sonrasında kendilerini dolar havuzunda bulacaklarını düşünerek “çözüm iki tarafın ekonomisi için de iyi olacak” diyor...

 

Doğru olan ne?

 

   Çözüm sonrasında Kıbrıs’ın ekonomisi iyi olacak...

   Ama, Kıbrıslı Türklerin büyük bir çoğunluğu çok ciddi sıkıntılar yaşayacak...

   Özellikle kamu görevlileri...

   Özellikle ihalelerden geçinenler...

   Basit bir hesap yapalım...

   Adada 40 bin asker var ise...

   Ve her biri ayda 200 TL harcıyorsa bunun aylık toplamı 8 milyon TL’dir...

   Eğer kişi başı ortalama 400 TL harcanıyorsa aylık toplam 16 milyon TL eder...

   Devam ediyorum...

   Üniversitelerde 60 binden fazla öğrenci var...

   Sadece bir öğrencinin yıllık harcaması 15 bin Euro civarındadır...

   Yıllık toplam 900 milyon Euro civarı...

   Şimdi yanıt bekleyen sorulara geçelim:

   -Asker çekilince ve piyasadan ayda 8-16 milyon TL eksilince, büfeciler, kotçular, fotoğrafçılar, eczaneler, marketler, berberler  sarsılacak değil mi?..

   -Rum tarafının ‘sahte’ dediği üniversitler çözümden sonra aynı rahat ortamı bulamayacağına göre; yılda 900 milyon Euro’luk kaybı kim, nasıl karşılayacak?..

   -Türkiye’nin, cari bütçeye yardımları kesilince kamuda çalışanların ve emeklilerin maaşları nasıl ödenecek?..

 

Hesap yapan varsa açıklasın

   Bugüne kadar, bu konularda kamuoyunu aydınlatan birisi olmadı...

   Eğer birilerinin bu konuda hesabı, kitabı var ise açıklamalıdır...

   Şimdi bir başka soruya geçelim?..

   Askerlerden ve öğrencilerden gelir kaybı olacak diye çözümden ve barıştan mı vazgeçelim?..

   Öyle bir iddiamız yok...

   Başından beri çözümü destekleyen bizleriz...

   Geçmişin acılarını unutarak ikinci kez “evet” demeye hazırlanıyoruz...

   Ancak; Sayın Mehmet Ali Talat’a Baf’tan sonra, Limasol’da yapılanları görünce, kafamızdaki soru işaretini kaldıramıyoruz...

   Güney Kıbrıs’ta ırkçı kafaların değişmediğini gördükçe, güvenlik ve egemenlik konusundaki endişelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu daha iyi anlıyoruz...

   Ve bunu hem AB’nin, hem de ABD’nin anlamasını istiyoruz...

   Önceki akşam Limasol’da Talat’tan başka biri saldırıya uğramış olsaydı hiç kimse özür dilemezdi...

   Bu olay Rum gazetelerince haber bile yapılmazdı...

   Dört yıl önce Larnaka’da yaşananları unutmayalım...

   Rainbow festivaline katılan barış duygularıyla dolu Sertunç Akdoğdu isimli genci bıçaklayıp, gitarını kıran ELAM üyelerinden bir tanesi bile tutuklanmadı...

   Sertunç günlerce Larnaka Hastanesi’nde yattığı halde bir Rum yetkilisi ziyaretine gitmedi...

   Kimse geçmiş olsun telefonu açmadı...

   Özür dileyen de olmadı...

   Önceki akşam Limasol’da Talat değil de bir başka Sertunç olsaydı yine aynısı olurdu...

   Kıbrıs meselesine tek gözlükle bakan AB’nin bunları görmesi gerekir...

   Avrupa’nın en ırkçı üyesiyle ‘iyi tangolar’ bay Barroso...

 

  ***

Rum Haber Ajansı (CNA) Müdürüne bir not:

Limasol’daki olaydan bir gün sonra Elam’ın eylemiyle ilgili 2 fotoğraf servis ettiniz. İkisinde de Yunan bayrağı taşıyan 3-4 kadın ön plana çıkarılmış. Saldırganları neden gizlediniz?..

Bu nasıl habercilik?

YORUM EKLE

banner471

banner473