banner564

İzlenen yol doğru yol değildir

 Kuzey Kıbrıs’ta kamu görevlileri ve emeklilerin sayısı çok fazladır...
 Paranın bol olduğu yıllarda 40 yaşındaki adamı 38 yıl üzerinden emekli çıkaranların henüz heykeli dikilmedi...
 Ama bir gün dikecekler...
 Emekli çıkanlar, yeniden çalışmaya zorlanamazlar...
 Fakat 100 kişinin yeterli olduğu kurumlarda eğer 700 kişi çalışıyorsa ve bu insanların ne iş yaptığını o kurumların yöneticileri dahi bilmiyorsa burada durmak gerekiyor...
 Kıbrıs sorununun çözümünden söz ederken, personel fazlalığı bulunan kurumların yeniden yapılandırılmaması halinde, ileride binlerce kişinin ağlamaktan başka çaresi kalmayacak...
 İnsanını ve ülkesini seven yöneticiler böylesi bir kötülüğü tercih etmemelidir...
 KKTC devletinde üretimle ilgisi olmayan kurumlarda ve belediyelerin ‘memur kadrolarında’ aşırı şişkinlik devam ederken, diğer yandan gelir getirici Tapu, Araç Kayıt, Araç Muayene ve Sosyal Sigorta dairelerinin yanı sıra, sağlık servislerinde ‘personel azlığı’ yüzünden işler düzgün bir şekilde yürütülemiyor...
 Ayrıca KKTC’nin bir numaralı sorunu olan trafik ve adli suçlar konusunda polis yetersizliği vardır...
 Bu yetersizliği gidermek devletin başlıca görevidir...
 Ne var ki; izlenmesi gereken yol yeni istihdamlar açarak dıştan adam almak yerine, personel fazlalığı bulunan devlet kurumlarından adam transfer etmektir...
 Hizmet içi eğitimle bunu başarmak mümkündür...

Uzmanlık önemsenmedi

 KKTC’de milletvekili seçilenlerin büyük bir kısmı, uzmanlık şartı aranmaksızın bakanlık görevi yaptı...
 İş bileni de bilmeyeni de sorumlu makamlara getirdiler...
 Her gelen, gidenin tersi işler yapmayı marifet bildi...
 Bunun sonucunda küçücük bir ülke iflas etti...
 Kamu bankalarına olan borçlar ödenemez duruma geldi...
 Petrol ve altın rezervleri olmayan bir ülkenin 1,5 milyar Euro civarında iç borcunun olması karşısında ‘iflastan’ başka bir kelime kullanılamaz...
  Kamuda personel sayısının bu kadar fazla olduğu bir ülkenin, diğer yandan en önemli kurumu olan poliste bin kişilik personel eksikliğinin bulunması düşündürücüdür...
  Ayrıca otopsi konusunda hala tek Adli Tıp Uzmanı’nın bulunması ve bu konuda durumu ‘idare etme’ anlayışı devam ediyorsa; siyasetin tam bir çöküntü içinde olduğunu söylemek aşırı karamsarlığa kaçmaz...
  Yaşadıklarımızı göz önünde bulundurarak, artık bazı radikal kararların alınması ve bu kararları alabilecek bir yönetim anlayışının geliştirilmesi gerekiyor…
  Başka bir şansımız da yoktur…

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 ay Önce

Kktc gibi bir Ülkede Uzman ve Tecrübeli kişilere gerçekten ihtiyaç mı var yani ? İçine düştüğümüz kötü düzen ile yalanlarla Yönettiğimiz Yolsuzluklar ve Sahtekarlıklar Ülkesi KKTC’de Uzman kişilere ne gerek var ki ? Uzman kişilerimizin gidebileceği ve onlara kucak açan İngiltere , Amerika ve AB Ülkeleri var iken Ben Yaparım Olur ile yönetilen Yapanın Yanına kalan KKTC’de ne işleri olabilir ki ? Yoksulluk fakirlik ve Sefilliğin yüz tuttuğu KKTC Tecrübeli Bilgili Uzman kişileri barındırabilecek bir yer mi yani ?
Bir Mahalle Doktorunun veya Bir Kimyagerin 80- 90 Bin Sterlin maaş aldığı ve Yaşam Standartlarının çok daha Yüksek olduğu İngiltere’den Kktc gibi Dökülen bir Ülkeye hangi Uzman kişi gelmek istesin ki ? Gerçekçi olmalıyız vatan millet Sakarya nutukları artık karın doyurmuyor ! Yönetilemeyen KKTC’yi getirdigimiz noktada ise Bu kötü gidişle Brakın Ülkemizden kaçırdığımız gerçek Uzmanları Bu Ülkede Elektrikçi Dülger ve Çiçekçi bile bulamayacağımız günler yakındır !

Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 ay Önce

Kıbrıs Türk Tabier Birliğimizin Erken Kanser teşhisi Hayat Kurtarır çağrıları yapmak yerine , Öncelikle Ülkemize Kanser Saçan ömrünü yitirmiş Filtresiz zehir Saçıp İnsanlarımızı zehirleyen Kanserijen Teknecik için Neden Yöneticilerimizi Uyarmıyorlar acaba ? Kanser Patlaması yaşayan Ülkemizde Tabipler Birliğimizin Kanser Saçan yediğimiz zehirli gıdalardan ve Soluduğumuz zehirli Havadan hiç mi haberleri yoktur acaba ?

Öz
Öz - 1 ay Önce

Hala daha bu ülkenin BM ce tanınır bir ülke olabileceğine inanan var mı? Cumhurbaşkanının, başbakanın, bakanların halkın iradesini yansıttığına inanan var mı? Gençlerin kamudan başka işlerde çalışmak isteyeceğine inanan var mı? Nüfusun kontrol altına alınacağına, her alanda planlamanın olacağına inanan var mı? Partizanlığın son bulacağına, devlet kadrolarının, eş dost yakın ile doldurulmayacağına, ihalelerin partililere verilmeyeceğine inanan var mı? Üniversitelerin, eczanelerin, reçetelerin düzeleceğine, trafiğin, eğitimin yoluna koyulacağına inanan var mı? Tarım, hayvancılık, turizm, çevre, her şeyde bir düzelme olacağına inanan var mı? Tatar ile bir çözüme varılabileceğine inanan var mı? Ve en önemlisi seçim olsa da K/Türklerin makus talihinin dönebileceğine inanan kalmış mı? Ülkede tek iyi şey, kapıların açılması olmuştur. Ülkenin nefes borusu olan kapılar da açık olmasaydı, ülkede kimler kalırdı acaba?

banner471

banner473