Bu ülkeyi yıllardır kasaba politikacıları yönetti, hala da yönetmek için canla başla çalışıyorlar…
Fark etmiyor, turuncusu , yeşili, kırmızısı…
İşte bizi getirdikleri nokta!
Cephede Rum’la göğüs göğse çarpışan babalarımız, dedelerimiz “Biz bunun için mi savaştık” diyerek isyan ediyor…
Yapanın yanına kaldığı, çalanın ödüllendirildiği, devletin gücünü kendi siyasi ikbali için kullananların baş tacı yapıldığı bir devletimiz var…
Ne kadar gurur duysak azdır değil mi?
Baksanıza İrsen Küçük’ün başbakan olduğu dönem 340 polis ataması şimdi iptal edilmek üzere…
“Polis sivile bağlı değil” diyerek bu olaydan siyasetçiyi ayırmak doğru olur mu?
Çünkü “o terfilerden ben de siyasi kazanım elde ederim diyerek” seçim yasaklarında atamaya ses çıkarmazsınız…
Aynen bir günde 350-400 kişinin istihdam edildiği gibi…
Peki ne oldu?
Bu politika şimdi işleri arap saçına çevirdi…
İstinafta polislerle ilgili mahkeme kararı onanırsa, ne olacak?
Terfi alan 340 polisin rütbeleri düşecek…
Hukuki anlamda bir bela, örgüt için ise çok daha büyük bir bela kapıda…
Kökünden sallanıyor polis teşkilatı…
Peki işlerin bu noktaya gelmesine etki edenler nerede?
Terfi kararını alan mekanizma sorgulanıyor mu?
Hayır!
Neden?
Bir zırh mı var orada?
İşte bu kolaycılık da kasaba politikacılığına net bir örnektir…
Bu kadar kolay olmamalı…
Polislerin ve ailelerinin hayatlarını etkileyecek, teşkilata duyulan güveni zedeleyecek adımların bir karşılığı olmalı…
Özelde polisi konuştuk ama genele yayılalım konuyu…
Yaratılan bu utanılası yapıda hesap sorulmuyor… Hatta “Bak o yaptı, başına bir şey gelmedi, sen de yap korkma” mesajı veriyor bugünün yöneticilerine…
Sağ olsunlar onlar da eksik kalmıyorlar zaten!
İşte tüm bu örnekler değişimin bu ülkede ne kadar gerekli olduğunu gözler önüne seriyor…
Evet! Bir uyanış var, bir isyan var tüm bunlara…
Ama vefa borcu hala en ön sırada…
Kolay değil zira…
Kızı işe aldık, oğlana hali arazicik verdik, gelinin şirketine ihaleciği bağladık…
Deniz bitti ama… Geçti artık hepsi…
Toplumun geleceğine ipotek koyma bari…
İşte adaylar, çeşit türlü… Vefayla değil, mantıkla hareket et… Torununun geleceğini düşün bu topraklarda…Sen kral gibi yaşadın belki ama ya o?
Sen göçünce bu diyardan ne olacak hali bir kurgula…
Gerçekle yüzleş korkma!
