Kuzey Kıbrıs’ın en uzun süreli siyasilerinden İsmail Bozkurt, Diyalog TV’de yayınlanan Gündem Özel programında ‘ülke siyasetine’ ilişkin gözlemlerini anlattı…
   Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yerine Kıbrıs Türk Devleti adının kullanılması için meclisteki 34 milletvekilinin olumlu oy vermesi gerektiğini söyledi…
   İktidar ortakları ve CTP’nin desteklemesi halinde bunun kolay olduğunu belirttikten sonra referandumun şart olduğunu söyledi…
   Yani meclis karar alacak, sonrasında bu kararlar halkın oyuna sunulacak…
   Halk onaylarsa, anayasa ile birlikte devletin adı da değişecek…
   İsmail Bozkurt; bu noktada önemli bir soruna dikkat çekerek söyle diyor:
   “Önemli olan halkın ikna edilmesidir… Uzun yıllar siyasetteyim ve şu an 83 yaşındayım. İlk defa halkın siyasilere karşı bu kadar tepkili olduğunu görüyorum… Halk siyasilere güvenmiyor… Bu önemli bir sorundur…”
   İsmail Bozkurt’un tespitleri son derece önemlidir ve siyaset yapanlar tarafından ciddiyetle değerlendirilmelidir…

Siyasiler neden güven kaybediyor?

  Halkın ezici bir çoğunluğunun siyasilere güven duymadığı bir gerçektir...
  Güvensizliğin belli başlı nedenleri şunlardır:
  -Elektriklerin sürekli kesilmesi…
  -Haberleşmede yaşanan sorunların devam etmedi… 
  -Hastanelerde ilaç, doktor ve hemşire eksikliği…
  -Türkiye’den gelen suyun hala bazı bölgelere ulaştırılmaması...
  -Yolların bozukluğu...
  -Çevre kirliliği...
  -Çiftçi ve hayvancının, ürün bedellerini zamanında alamaması...
  -İstihdamlarda partizanlığın devam etmesi...
  -Yatırımcılara işkence çektirilmesi...
  -Tüketilen yiyeceklere güven duyulmaması...
  -Trafik kazalarındaki artış…
  - Şiddet ve tecavüz olayları...
  -Uyuşturucu patlaması...
  -Devlet kurumlarında yolsuzluk ve rüşvet patlaması…

Çare yok mu?

  Yukarıda sıraladıklarımızın büyük bir kısmı ‘ciddi bir yönetim’ oluşması halinde kısa sürede çözülebilecek sorunlardır...
  Ayağımıza kadar gelen suyu dağıtma becerisini gösteremiyorsak, bunun suçunu kendimizde aramalıyız...
  İnsanları perişan eden siyasi istikrarsızlıktır…
  Hemen her yıl seçim yapılması, kısa sürelerle hükümetlerin ve üst kademe yöneticilerinin değiştirilmesi, istikrarlı bir yönetimin önündeki en büyük engeldir…
  Özetle daha güzel, daha güvenli bir KKTC için ‘çare’ vardır...
  En büyük güç ise; Türkiye’nin arkamızda durması, öğrenci ve turist desteğini sürdürmesidir…
  Öyleyse; bunun kıymetini bilerek, kendimizi hızlıca toparlamak zorundayız…