Bir yıldan fazla bir süredir günlerimiz pandemiyle geçmektedir. Pandemi tüm insanlığı etkilemiş, etkilemekte ve kestiremediğimiz bir süre boyunca da etkilemeye devam edecektir. Tüm coğrafyaların bedel ödemekte olduğu ortada. Gözler bilim insanlarının pandeminin yayılmasını durduracak, tedavi edecek ilaçları bulmasına odaklanmış durumda.
Pandemi ile mücadele ederken bir yandan da dijital teknoloji ciddi dönüşüm yaşayarak hayatımızda eskisinden çok daha fazla ivme kazanmış ve kullanım alanını hızlı bir şekilde genişletmiştir. Salgının yayılmasını sınırlandırmak için alınan önlemlere bağlı olarak eve kapanma, online eğitim ve evden iş yürütülmesi bu dönüşümün tetikleyicisi olmuştur.
Microsoft’un CEO’su, iki yıl içinde devreye gireceğini düşündükleri teknolojinin şimdiden yaygın biçimde kullanılır hale geldiğini söyledi. Google’un CEO’su, dijital aktivitede yaşanan çarpıcı sıçramanın, başta tüm büro işleri olmak üzere sağlıkta, eğitimde, her türlü alışverişte ve eğlence alanında kalıcı bir değişimin habercisi olduğunu söyledi.
Teknolojinin yaşamımıza daha çok girmesi ve dijitalde her geçen gün daha fazla var olmamız kişisel verilerimizin teknoloji şirketlerince daha fazla bilinmesine neden oluyor… Kullandığımız her mecra, aldığımız her ürün dijital ayak izimizi de geride bırakıyor.
Facebook, Google, Apple, Twitter, Amazon ve Microsoft’un gizlilik politikaları çerçevesinde kullanıcılarının hangi bilgilerine sahip olduğunu inanın sizlerde tahmin edemezsiniz. Ancak şu kadarını söyleyebilirim ki en büyük teknoloji şirketlerinin sizin adınızı, soyadınızı, doğum tarihinizi, telefon numaranızı ve lokasyonunuzu bilmesi, sizinle ilgili diğer bilgilere de daha kolay ulaşabilmesi anlamına gelmektedir. 
Bireysel olarak düşündüğünüzde kişisel bilgilerinizin teknoloji devleri tarafından depolanmasını umursamayabilirsiniz. Bugün bireyler hakkında hiçbir çağda olmadığı kadar bilgiye, kullanılan dijital platformlar sayesinde sahip olunabilmektedir. Toplumsal değerlerle düşünüldüğünde durumun ciddiyeti daha kolay anlaşılacaktır. Kişisel veriler önemli ekonomik ve sosyal faydaları toplayarak toplumsal büyük verileri oluşturmaktadır.
Dünya genelinde üretilen büyük verilerin saklanması, yönetilmesi, işlenmesi ve bu verilerden anlamlı sonuçlar çıkarılması, büyük veri uygulamalarının gelişimini tetiklemiştir. Büyük veri teknolojileri sayesinde ortaya çıkan devasa verilerin etkin bir şekilde kullanımı ise iş süreçlerinde iyileşmeler, verim artışı ve sunulan hizmet kalitesinin artırılmasıyla kullanıcı memnuniyeti, rekabet avantajı ve yüksek kârlılığı beraberinde getirmiştir. Büyük verinin kullanım alanlarının artması yenilikçiliği artırmakta, toplum sağlığının iyileştirilmesinden ulusal güvenliğe, kamu düzeninin korunmasından ekonomik verimliliğin artırılmasına kadar birçok toplumsal faydayı açığa çıkarmaktadır.
Teknoloji, daha az temasta bulunacağımız ve uzaktan birçok işimizi halledeceğimiz şekilde gelişmeye devam edecek. Geleceğin, dijitalleşme etkisinde şekilleneceği önemli bir gerçek. Bu gerçek ışığında kişisel bilgilerin bir toplumun değeri olduğu ve bu değerin bilinçli yönlendirilmemesi durumda, gelecekte yönetilen bir toplum değil, kolay yönlendirilen bir toplum olmamız kaçınılmaz olacaktır.