banner564

Küresel ısınma 2021

Geride bıraktığımız yılın en büyük sorunu tartışmasız Covid-19 pandemisiydi. Ancak yeni yılın ilk günlerinde Covid-19’un mutasyona uğramış şeklinden söz edilmeye başladığını medyadan okuyoruz. Ama umarım ki 2021 yılında aşılar devreye girer ve Covid-19 gündemdeki yerini ciddi daha başka küresel sorunlara bırakır.

Bizim coğrafyamızda pek söz edilmese de, küresel ısınmanın etkilerini hissediyor olmalıyız. Bilmem sizlerin hiç dikkatini çektimi ama 2020 Aralık ayını nerdeyse tamamını bir bahar havasında geçirdik.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, bunun konu için bir "başarı ya da kırılma" anı olduğunu düşündüğünü söyledi. 2021 yılının iklim değişikliği ile daha ciddi bir mücadele yılı olması gerektiğini ekledi.

2015’te Paris’te yapılan küresel ısınma konferansı önemliydi. Dünyadaki hemen hemen tüm ulusların bir araya gelerek sorunun üstesinden gelmek için hepsinin işbirliğine ihtiyaç duyulduğu kabul edilidi. Ancak sonrasında ülkelerin karbon emisyonlarını azaltmak için verdikleri taahhütlerin konferans tarafından belirlenen hedeflerin çok gerisinde kaldı.

Mevcut plana göre, dünyanın 12 yıl veya daha kısa bir süre içinde 1.5 santigrat derece sıcaklık artışını aşmaması ve yüzyılın sonunda 3 santigrat derece ile ısınma artışının sınırlanması hedefleniyordu. Paris anlaşması şartlarına göre, ülkeler her beş yılda bir toplanarak, karbon azaltma hedeflerini artıracaklarına söz verdiler. Verilen sözlerin hangi oranda gerşekleştiği, Kasım 2020'de Glasgow'da görüşülmesi gerekiyordu. Covid-19 pandemisi bu konferansı da erteletti ve konferans bu yıl “Glasgow 2021” olarak planlandı.

Atmosfere karbon salınımının sıfır olacağı sözünü ilk önce İngiltere verdi. Avrupa Birliği de Mart 2020'de aynı açıklamayı yaptı. Eylül ayında BM Genel Kurulu'nda Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Çin'in 2060 yılına kadar karbon salınımını sıfır hedeflediğini duyurdu. Ardından Japonya ve Güney Kore de aynı açıklamaları yaparak, diğer ülkelerin de katılımıyla atmosfere karbon salınımı sıfır hedefi belirleyen 110 ülke oldu.

110 ülkenin atmosphere karbon sıfır salınımını hedeflemelerinin bir nedeni var. Yenilenebilir enerji teknolojisinin gelişmesi ve enerji maliyetin düşmesi. Yeni enerji santralleri inşa söz konusu olduğunda, yenilenebilir enerji, dünyanın çoğu yerinde fosil yakıt enerjisinden çok daha ucuz maliyeti olacaktır. Yenilenebilir enerjinin düşen maliyeti ve iklime karşı harekete geçmek için artan kamuoyu baskısı da iş dünyasındaki tutumları dönüştürmeye başlamıştır.

Covid-19 pandemisi bizlere dünyayı control edemeyeceğimiz kadar büyük felaketlerle yüzleşeceğimizi bir kez daha hatırlattı. Dünya, Covid-19 pandemisinin bir getirisi olarak ekonomik sorunları ile de yüzleşti. Covid ile yüzleşen ülkeler, sağlık mı ekonomi mi? sorusunu yanıtlamak zorunda kaldı. Bu ikilem karşısında verilecek en mantıklı cevap sağlıklı bir ekonomi olacaktır ki, sürdürülebilir sağlıklı bir ekonomi yapısı, yenilenebilri enerji ile mümkündür. Ancak o seviyelere ulaşmak için daha çok yolumuz olduğu aşikardır.

Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar. 

YORUM EKLE

banner471

banner474