banner564

Kurşunu fazla mı?

   Kuzeydeki akaryakıt fiyatları; Euro’nun TL karşısında değer kazanması sonrasında, güneydeki fiyatların oldukça altında kaldı...
   Bunu fırsat bilen Rumlar da son günlerde kuzeye akın ederek, depolarını bizdeki istasyonlardan doldurmaya başladı...
   Kuşkusuz bu durum Rum Yönetimi’ni memnun etmedi…
   Kuzeye geçen araç sayısındaki artışı görür görmez, ciddi önlemler almaya başladı...
   Kuzeyden dönen Güney Kıbrıs plakalı araçların sürücülerini sorgulamaya çektikleri gibi, farklı yönteme başvurdular...
   “İşgal bölgesinden yakıt aldınız mı?” diye sordukları zaman, aldıkları cevap kendilerini tatmin etmiyorsa, benzin deposuna kablo uzatıp, bir miktar yakıt çekiyorlar...
   Sonra bu yakıtı tahlile gönderip neticesini alıyorlar...
   Kurşun miktarı yüksek çıktığı zaman “Bunu işgal bölgesinden aldınız” diyorlar...
   “İşgal bölgesi” dedikleri yer KKTC topraklarıdır...
   KKTC’de satılan akaryakıt ürünlerinde kurşun miktarının fazla olup, olmadığı elbette yetkililer tarafından değerlendirilmeli ve kamuoyu bu konuda aydınlatılmalıdır…
   Ancak Rum Yönetimi’nin, kuzeyden akaryakıt alanları ‘hapislik ve yüksek para cezasıyla’ tehdit etmesi insanlık açısından utanç vericidir…
   Müzakerelerin yeniden başlaması yönünde girişimlerin yapıldığı bir dönemde, insanlara kurku salarak, şantaj ve tehditle yasaklar getirmelerini kabul edemeyiz…
   KKTC’nin yetkili makamları bu konuda en sert tepkiyi göstermelidir…

Doğru mu değil mi?

   Aynı zamanda kendi sağlığımız açısından akaryakıtın kalitesi ölçülmelidir…
   Sağlık uzmanlarına göre kurşun, insan sağlığı için potansiyel bir tehlikedir...
   Peki, bizde akaryakıt kalitesini ölçen ve kaliteyi belirleyen bir kurum var mıdır?
   Kendi kendimizi yönetmeye başladığımız ilk günlerde dahi, akaryakıt istasyonlarını belirli aralıklarla denetleyen bir daire vardı...
   Buradaki görevlilerin, 1974 öncesindeki Kıbrıs Cumhuriyeti ve ondan da önce İngiliz Sömürge yönetiminden kalma bilgi ve becerileri vardı...
  Kuralları eksiksiz olarak uygulayan bu uzmanlar, akaryakıt ürünlerine hile karıştıranların depolarını mühürleyip, kamuoyuna bilgi verirlerdi...
   Ne var ki; KKTC’nin ilanı sonrasında tüm bu özelliklerimiz yok oldu...
   Kuzey Kıbrıs “yapanın yanına kalır” sözüyle anılır bir yer haline getirildi...
   Son zamanlarda uyuşturucu, cinayet, hırsızlık, soygun, vurgun, tehdit, şantaj, çek-senet tahsilatları gibi konularda meydana gelen artışların temelinde bu anlayış vardır...
   “Yap da korkma” diyorlar...
   Neticede tutuklananlar teminatla serbest bırakılıyor...
    Bir süre sonra da ülkeyi terk ediyor...
   Terk edemeyenler 2-3 yıl gecikmeli yargılansa da, yasaların yetersizliği yüzünden az bir ceza ile kurtuluyor...

Birileri açıklamalı

   Şimdi yeniden akaryakıt ürünlerindeki kurşun miktarına dönelim...
   Rumların iddiası doğru mu, değil mi?..
   KKTC’deki akaryakıt ürünlerinde kurşun fazlalığı var mı?..
   Bunu bizlere hangi makam açıklayacak?..
   Rumlar kendi vatandaşlarını korkutmak için bizlere iftira mı atıyor, yoksa önlem almak için yaptıkları araştırmaların sonuçlarını açıklamak suretiyle bizlere de “gözünüzü açın zehirleniyorsunuz” uyarısı mı yapıyor?..
    Bu konuda tatmin edici bir açıklama bekliyoruz...

*********

Günün Sözü:

Güvendiğiniz dağlara kar yağdığında, en güzel çare; dağ ile karı baş başa bırakmaktır. Gün gelip kar eridiğinde dağ yolunuzu gözleyince en güzel cevap; başka bir dağdan selam göndermektir…” (Mevlana) 

YORUM EKLE

banner471

banner474