banner564

Avrupalı yaşam özlemi

  Kıbrıs Türk halkının ezici bir çoğunluğu Avrupa Birliği üyeliği istiyor...
  Aslında sadece Kıbrıs Türk halkı değil, Anavatan Türkiye’deki insanlar da Avrupalı olmak için uzun yıllardan beri çaba harcıyor...
  Peki neden Avrupa?..
  Aile yakınlarını görmek amacıyla sık sık İngiltere’yi, ya da başka Avrupa ülkelerini ziyaret eden Kıbrıslı Türkler; AB üyeliği sonrasında kendilerini ‘cennetin içinde’ bulmayacaklarını çok iyi biliyorlar...
  Avrupa’da yaşayan insanların başına Euro yağmadığını da herkes biliyor...
  Eğer hala bilmeyen ve hayal dünyasında gezenler varsa, gerçekleri öğrenmek zorundadırlar...
  Son yıllarda Avrupa’nın birçok ülkesinde ekonomik açıdan ciddi sorunlar yaşanıyor...
  Milyonlarca insan beslenme ve diğer harcamaların artmasından dolayı ay sonunu getirmede zorlanıyor...

   Ancak hasta olduğu zaman tedavisini yaptırabiliyor, ilacını alabiliyor…

   Daha düzgün yollarda seyahat edebiliyor…

   Elektriği kesilmiyor…

   Susuz kalmıyor…


 Bizler neden Avrupalı olmak istiyoruz?..
 

  Bunun birçok nedeni var...
  Birincisi; genç erkeklerin askerlik sorunu...
  İkincisi, demokratik hak ve özgürlüklerin yeniden düzenlenmesi...
  Üçüncüsü; özellikle serbest meslekte çalışanların sosyal güvenlik hakları...
  Dördüncüsü; kimlikle serbest seyahat hakkı...
  Beşincisi; hak, hukuk ve adalet...
  Sağlık sorunları, ücretsiz tedavi, emeklilik sonrasındaki menfaatler...
  Altıncısı ve belki de en önemlisi; KKTC ve Türkiye’deki siyasetin halk üzerinde yarattığı güvensizlik sorunu...
  Kuşkusuz; nedenleri daha da uzatabiliriz...
  Yukarıda sıraladıklarımız üzerinde herkesin kafa yormasında ve dönüp geçmişin muhasebesini yapmasında son derece yarar vardır...
  Çünkü; bu sorunlar aşılamayacak sorunlar değildir...

Çok daha iyisi olabilirdi


  KKTC’yi yönetenler; elde ettikleri olanaklarla burasını Avrupa ülkelerinden daha ileri bir seviyeye götürebilirlerdi...
  Nüfus, bundan 20 yıl önce 200 bini bulmamıştı...
  Ülkenin her yanı yeşille örtülüydü...
  Lağım suları denize boşaltılmıyordu...
  Kalp, kanser ve diyabet hastalarının sayısı ürkütücü boyutlarda değildi...
  Adaletli bir sistem kurulsaydı; ister kamuda, ister özelde çalışsın, herkesin sosyal güvenlik hakları eşitlenirdi...
  Kamu hizmetinde verimlilik artırılabilir, çağdaş ülkelerdeki sistemin benzeri burada da uygulanabilirdi...
  Verimliliği artırmayı bırakın, 20 yıl önceki kamu hizmetini yüz tane mumla arar olduk... 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 gün Önce

Sayın Akar , Kıbrıslı Türklerin 20 - 30 Yıl önceki GÜVENİNİ ve TOPLUMSAL DAYANIŞMAYI Yakalayabilmemiz mümkün değildir ! Bugün Kapılarımıza 3 kilit vurduğumuz KKTCde yollarına çıkmaya Hastahanelerine gitmeye varsa Kaldırımlarında yürümeye Korkar olduğumuz Ülkemizin geldiği bugünkü hali içler acısıdır ! Sahtekarlık Yolsuzluk Hırsızlık Usulsüzlük Güvensizlikten nasibini almış Tetikcilerin ve Uyuşturucunun kol gezdiği KKTCde 20 - 30 yıl önceki Yaşam Standartlarımızı Özlemek normal değilmidir yani ! Kirlilikten Pahalılıktan Yönetimsizlikten ve Bakımsızlıktan girilemeyen KKTCden bugün Yabancıların ve Kendi İnsanlarımızın da Kaçmasını kim yadırgayabilir ki!
Yıllardır Uluslararası Hukuk dışında uygulamış olduğumuz yanlış Kararlar neticesi bugün Başımıza gelenlerden Kim Sorumludur acaba ? Yıllardır Sayın Reşat Akarın Çalıştırın diyerek Dilinde Tüy Bittiği AİHM’sinin elimize verdiği TMK’nunu çalıştırmayıp Koçanlayip Sattığımız Rum Mallarının da bir sonu olacağını hiç mi düşünmedik yani ! Bu kadar zamandır Rum Mallarından heba ettiğimiz milyarlarca Dolara yazık olmadı mı ? Her Güzel Şeyin Bir Sonu Olacağını hiç mi Düşünmedik ! Bugün Güzelim Ülkemizi getirdiğimiz Hali ile söylenecek tek Şey ise AYIKLA PİRİNCİN TAŞINI TRNC !!

NİYAZİ TİLKİ
NİYAZİ TİLKİ - 1 gün Önce

kıbrısta 1 barış olmadıkça bu saydığınız maddelerin artarak katlanacağına inanıyorum.

Ahmet
Ahmet - 1 gün Önce

Sn.Jale Refik Roges:
“Şehir planlamasında, inşaatta, eğitimde ve turizmde yaptıkları hatalarla ülkeye büyük, kalıcı zarar veren iktidar, şimdi de sağlık sistemimizi tehlikeye atmaya hazırlanıyor.
Meclis’e sunulan Sağlık Hizmetleri Dairesi yasa tasarısı, Kan Bankası, 112 Acil, Etik Kurullar ve Kalite Kontrol gibi önemli birimlerle birlikte, Tıpta Uzmanlık Kurulunu da içeriyordu.
Bu kurul; tıp ve diş hekimliği uzmanlık eğitimine bilimsel ölçütler getirecek, merkezi sınavla liyakatı sağlayacaktı. Yani herkesin hakkıyla, eşit şartlarda yarıştığı bir sistem kurulacaktı.
Ancak şimdi Sağlık Bakanı, bu kurulu yasadan çıkarmak istiyor! Neden?
Çünkü merkezi sınav, torpile değil bilgiye dayalıdır.
Çünkü bu kurul, üniversitelerde keyfî kontenjan verilmesinin önünü keser.
Sağlık gibi hayati bir alanda şeffaflıktan, bilimden, standartlardan kimse rahatsız olmamalı.

Öz
Öz - 1 gün Önce

Türkiye cumhurbaşkanı yardımcısıdır ama Kıbrıs konusunu bildiğini sanmıyorum. Garantörlüğü de anlamış değil.Rumlar devam ederse karşılık görür diyor. Ee devam ediyorlar. Uluslararası hukuk diyor,,Rumlar uyuyor, koçanlayıp sattanlar uymuyor.TMK diyor, federasyon ürünü olan TMK nunu iyi çalıştırmamaktan ceza yiyor,AB diyor, kuzeyin AB toprağı olduğunu söylemiyor.

Öz
Öz - 1 gün Önce

Kıbrıs bir bütün olarak AB girdi. Kıbrısın toprakları AB topraklarıdır. K/Türk toplumu da AB vatandaşlarıdırlar.Ateşkes durumundan dolayı AB muktesebatı kuzeyde askıda. Çözümü bekliyor.Nedir AB? Şudur, budur ama en önemlisi “ İnsanlık onurunun en yüksek değer olmasıdır.” Ve en önemli organı AİHMdir.İşte Türkiye, Türk cumhuriyetleri ve bütün müslüman ülkelerde bu yoktur. Her yerde tiranlık ve despotizm hakimdir. AB ülkelerinden bu ülkelere göç olmaz. Tam tersine bu ülkelerden AB ülkelere binbir zorluklarla göçler vardır.Bu ülkelerde zenginlik vardır.İki defa büyük darbe yemiş Rum tarafının gelişimi ,büyüümesi, ekonomisinin fazla vermesi ortadadır. Buna karşılık 1974 harekatı ile Kıbrıs zenginliğinin yüzde seksenini ele geçiren KKTC nin şimdi geldiği nokta ortadadır.Demokrasi yok edilmiş, sahtecilik, dolandırıcık,mafya örgütlenmesi içinde, uluslararası hukuktan uzak bir alt yönetim. K/Türkler mutlu değiller.Çare de var.Çözümdür çare. Çözüm ve AB ile 5 yıl içinde zenginlik Rum tarafını geçer.Toplum hiç kimseye avuç açmaz.,Kriminal bir ülke olarak anılmaktan çıkar.Her kesim illegallikten legale döner. Onun için Çözüm ve AB muktesebatının askıdan inmesini istiyoruz. Bu kadar cefa çeken K/Türklerin hakkı bu.Gölge etmesinler yeter ki

Ahmet
Ahmet - 1 gün Önce

Bu yazı gerçekleri anlatıyor. Güzel yazılardan biri.. Tebrikler sn. Akar.

Hasan Nuri
Hasan Nuri - 23 saat Önce

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Gayrı yasal KKTCde Gayri Yasal olarak Yağmalayıp Koçanlayip Sattığımız Rum Malları ile başlayan Uluslarası Tutuklamaların bir karşılığı olacak diyor ! Fakat Cumhurbaşkanı yardımcısı tüm bunları Yasal Ülke Türkiye’de söylemiyor ! Elbette KKTCde Satılan Rum Mallarının bir Karşılığı olacak ve onu da maalesef Türkiye’nin Maliyesi ödeyecek !

banner471

banner473