banner564

Bakırcı; “Yönetsinler de görelim”

Diyalog TV’de dün konuğumuz İskele UBP Milletvekili Dr.Hamit Bakırcı idi. Bakırcı kısa bir süre önce UBP’ye geçmiş öncesinde de CTP-DP hükümetinde Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığını yürütmüştü.
Bakırcı’nın bakan iken söylediği “biz yönetemeyiz” sözü sosyal medyada ve kamuoyunda gündem olunca kabine değişikliğinde de görevden alınan bakanlar arasında buldu kendini bir yerde.
Yerine gelen Dr. Hakan Dinçyürek ise Bakırcı’dan boşalan görevi devir alınca “suyu biz yöneteceğiz” açıklaması ile bir yerde eski bakana bir göndermede bulunmuştu. 
İşte dün bu konuları açık açık konuştuk kendisi ile. Bir kere öncelikle ikisi de yeni siyasetçi olan ve meslektaş olan kişilerin birbirlerine bu kadar uzak olmaları pekte kabul edilebilir bir durum değil. Ama belli ki Bakırcı yeni bakanın açıklamalarına içerlemiş, “bizim projelerimizi devam ettiriyor ama ben yaptım diyor, oysa ortada bir emek var. Filtre işi öyle, bal ormanı işi öyle düşük kükürtlü yakıt işi öyle” diye de örneklerini sıralıyor. 
Biz gene gelelim su işine. Dr. Hamit Bakırcı Barış suyunun gelişinin 20 Temmuz gününe sarkmasına ve bir tarih ve hatta saat dahi konmasına temkinli yaklaşıyor. “Bizim zamanımızda da erteleme oldu. Zira dünyada eşi benzeri olmayan bir yöntem ile bu projeye yapılmaya çalışılıyor. Denizdeki en küçük dalga projeyi engelliyor. Bu yüzden tarih verilmesi biraz sakıncalı bir durum” diyor.
2015 Bütçesinde Barış Suyu Proejesi için bütçeye hiçbir ödeneğin konmadığını söyleyen Bakırcı “eğer bu proje hayata geçecekse bunun bir ödeneği olmalı, bu kadar büyük bir proje için mühendislerinizin olması gerekiyor. Şuan su işleri dairesinde geçici statüde görevli 5 mühendis var. Bu kadar dar bir kadro ile böyle büyük bir projeyi tamamlayamazsınız. Bakan “biz yöneteceğiz” diyor. Bende diyorum ki hangi para hangi ekiple yöneteceksiniz? Yönetin de görelim” diyor. 

Polisin numarası 155 beyler
CTP Mali Sekreteri İsmet Akim, CTP piyango biletleriyle ilgili çıkan haberlere ilişkin bir açıklama yaptı. Akim açıklamasında; “bilet satan gönüllü birkaç arkadaşa gece kulüplerinden gelen teklifin reddedilmesinden ibarettir” dedi ve suçu gece kulüp işletmecilerinin üstüne attı. Haberi yapanları da art niyetli olarak değerlendirdi.
Peki, İsmet Bey bu ahlaksız teklifi yapan gece kulübü işletmecisini neden polise şikâyet etmiyor? Polisin numarasını bilmiyorsa biz kendisine seve seve yardımcı oluruz. PGM’de kendisine her vatandaşa olduğu gibi yardımcı olabilir.
Bu memlekette mağdur edebiyatını çok güzel oynayanlar var. Ama nedende bu mağdurlar POLİS’e gitmiyorlar. Hükümetin küçük ortağının genel başkanı da bir süre önce tehdit edildiğini söylemişti. 
Aynı CTP gibi onlarda POLİS’e gitmedi. Eğer gerçekten mağdur iseniz polise gidiniz. Yoksa böyle inandırıcı olmuyorsunuz beyler…

Sucuoğlu “haklı” ve “başarılı”
Lefkoşa UBP milletvekili Dr. Faiz Sucuoğlu dün meclisin performansı eleştirdi kürsüden. Ancak o bu konuşmasını yaparken Başbakan yoktu, bakanlar yoktu, hükümet partilerini vekilleri yoktu. Bir tek DP’den Menteş Gündüz vardı Meclis Genel Kurulunda.  Sucuoğlu’nun meclisi eleştirmesinin ne kadar haklı olduğu her halde dün bir kez daha ortaya çıktı. 
Bu arada geçtiğimiz Cuma akşamı Lefkoşa UBP ilçesi olarak zor bir sınavdan geçti İlçe yönetimi ve başkanları Sucuoğlu. Zira Derviş Eroğlu için hazırlanan gece hem kalabalık hem iyi organizasyon ile herkesten tam not aldı. 

MESAJLAR

Özkan YORGANCIOĞLU: Şu mutluluk anketini bence ciddiye almanın tam zamanı. Önce yakın çevreden başlayıp mutsuz olanlar tespit edilip tek tek mutlu olmaları sağlanmalı. 

Serdar DENKTAŞ: Dün birileri sizin sigortaları belli ki fena attırmış. Ama mamurlama adresi olarak bizi seçmeniz bizi derinden üzdü bilesiniz. 

Dr. Mustafa ARABACIOĞLU: Hafta sonu avdan birkaç cikla ile de olsa eli dolu dönmeyi başardığınıza göre sorun yok. Ava gidip te onu bulamayanda çok. 

Önder SENNAROĞLU: Yakın bir dostunuz güzel bir restaurant açınca son günlerde arayan soranınız bir anda iki katına çıkmış. Ee biz ne gün geliyoruz? 

Dr. Abbas SINAY: Aylar sonra dün yine meclise geldiniz ve oylamaya katıldınız. Neyse az biraz daha sabredin emekliliğe ne kaldı ki..

Menteş GÜNDÜZ: Meclisin koskoca idare amiri olarak dün bir fotoğraf makinası ile fotoğraf çekecek birisini bulamamışsınız. İpleri ele almanın vakti geliyor da geçiyor bile. 

Günay ÇERKEZ: Türkiye’nin eski Kültür Bakanı Atilla Koç bugün Turkcell yönetim kurulu toplantısı için Ada’ya geliyormuş. Bakalım Atilla Beyi nerelere götüreceksiniz? 

Serhat AKPINAR: 10 gün sonra bombayı patlatıyormuşsunuz. Bakalım herkesten sakladığınız bu büyük bombayı 10 gün içinde biz öğrenebilecek miyiz? 

Ali Rıza USLUER: İki yıl sonra dün ilk kez sizi mecliste gördük. Haylide sağlık görünüyordunuz. Nasıl özlediniz mi meclisi? 

Dt. Ünal ÜSTEL: Ali Bey teşekkür etmek için sizi önümüzde ki günlerde İskele’de mangala davet etmiş. Valla Ali Beyin mangalları meşhurdur İskele’de. 

Revin GÜRLER: Bakanlıkta bir dolap çikolata sakladığınız yönde iddialar var. Bir ara küçük çapta bir araştırma yapacağız bu konuda. 

Cafer GÜRCAFER: Eylem kararı kamuoyundan destek aldığına göre şimdi iyi bir eylem yapmanın zamanı geldi Başkent Lefkoşa’da. Gazabınız mübarek ola. 

Ali HANÇERLİ: Pek muhterem validenizi kaybetmişsiniz. Merhumeye Allah’tan rahmet geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun. 

Ömer TAZEOĞLU: Pek muhterem eşinizi kaybetmişsiniz. Merhumeye Allah’tan rahmet geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun.

Prof. Dr Hasan KÖMÜRCÜGİL: YÖDAK üyeliğiniz hayırlı ve uğurlu olsun. Dün önemli bir oyla bu göreve seçildiniz. 

Ziya EMİR: Başkent’te bakanlıklar karşısında yeni bir ciğerci açılmış. Ve gerçekten de ciğeri hiç fena değilmiş. Bir uğramakta fayda var. 

Polat ALPER: Kız kardeşinizin kız doğum yapmış. Bu durumda siz büyük büyük dayı mı oldunuz şimdi. Neyse hayırlı ve uğurlu olsun. 

Ramazan ÖZÇELİK: Dün gözlerimiz yollarda sizi aradı ama boşuna. Boş insanlarla takılmayın Lefkoşa’lara kadar gelipte… 

Feride YILDIRIMER: Son günlerde derin bir sessizliğe büründünüz. Bunu hayra mı yoralım şerre mi? 

 
GÜNÜN SÖZÜ 
  “siz işletme giderlerinizi gerçek anlamda kısmazsanız, yeniden yapılanmaya gitmezseniz operasyonel uygulamalarla, işletme giderlerinde zaman zaman indirimler yaparak fiyatınızı belirlerseniz bu sürdürülebilir olmaz”
Günay Çerkez
YORUM EKLE

banner471

banner474