banner564

Bu günü düşünelim

  Kıbrıs müzakerelerinde ‘Güvenlik ve Garantiler’ konusu listenin en sonunda yer almıştı...

  Öncelikle ilk 5 başlık sonuçlanacak, uzlaşı olması halinde sonuncusuna geçilecekti...
  Fakat; Rum lideri Anastasiadis müthiş bir diplomatik manevra ile ilk 5 başlık tamamlanmadan garantör ülkelerin Dışişleri Bakanlarını bir araya getirmeyi başardı...
 Ayrıca 43 yıl sonra ilk defa Türk tarafından harita aldı...
  Ne var ki; ilk 5 başlıkta ‘bizim açımızdan’ hala çözülmemiş onlarca sorun var...
  Bunlardan bir tanesi; Kırmızı Çizgilere karşı olmakla birlikte Sayın Akıncı’nın başından beri ‘Olmazsa olmaz’ dediği ‘Dönüşümlü Başkanlık’ konusudur...
  Anastasiadis, ‘dost sohbetinde’ bunu kabul edeceğini söylemiş ama uyarmış:
  “Sakın deklare etmeyin sonra bizdeki fanatikler beni yutar...”
  Anastasiadis’in korkusu kendi tarafındaki fanatiklermiş...
  Kimdir bunlar?..
  EDEK, Yeşiller, Vatandaşlar İttifakı, DIKO ve ELAM...
  Ya kendi partisi DİSİ?..
  İlerici bir parti mi?..
  İlerici partinin ELAM’cılarla birlikte, EOKA terör örgütünün lideri Grivas’ın mezarı başında düzenlenen ‘kahramanlık töreninde’ ne işi vardı?..
  Öyleyse mesele ‘onlardaki fanatikler’ meselesi değildir...
  Onlarda tek hedef vardır; o da Kıbrıs’ın tamamını ele geçirmek...
  Bunu başarabilmek için acele etmiyorlar...
  “Bunca yıl bekledik, bir süre daha bekleyebiliriz” diyorlar...
  O nedenle de Türkiye’nin bir daha dönmemek üzere buradan ayrılmasını şart koşuyorlar...
  Diplomatik girişimlerle, çok sayıda yabancı ülkeyi yanlarına çekmeyi de başarabiliyorlar...
  Özellikle de AB üyesi ülkeleri...
  Son zamanlarda, Türkiye’nin ‘eski dostlarını’ yani Arap ülkelerini de yanlarına aldılar...
  AB pasaportu dağıtarak zengin Mısırlı, Lübnanlı, Ürdünlü, Katarlı, Kuveytli Arapları Kıbrıs’a çekiyor, büyük yatırımlar için onlara kırmızı halı seriyorlar...

Kıbrıs Cumhuriyeti kutlaması

   Kıbrıslı Rumların, bir yandan Türk askerinin çekilmesi ve garantilerin tamamen sonlandırılmasını şart koşarken, diğer yandan Yunanistan’la birlikte attıkları ortak adımlar dikkat çekiyor…
   Birincisi ve en önemlisi Ortak Savunma Doktrini’dir…
   Çözüm olması halinde dahi, herhangi bir savaş durumunda iki ülkenin birlikte hareket etmesine yönelik kalıcı bir anlaşma imzaladılar…
   İkincisi; yine Yunanistan’la birlikte doğal gazın sevkiyatı ve pazarlanmasıyla ilgili  anlaşmalardır…
  Üçüncüsü; Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümü kutlamalarında bile Yunan bayraklarının ön plana çıkmasıdır…
   Anastasiadis; Kıbrıslı Türklere “bugünü düşünün” diye çağrı yaparken, dünkü törenlerde Yunan bayraklı tankların geçiş yaptığı gözlerden kaçmadı…
   Adada şu an için yaşanan gerçekler bunlardır…
   Evet; bizler kalıcı bir çözüm istiyoruz…
   Ancak bu çözüm Türkiye’yi dışlayan ve bizleri de Rumlarla birlikte Yunanistan’ın kucağına iten bir çözüm olamaz…
   Hiç kimse böylesi bir anlaşmaya razı olamaz…
   Başta KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı…
   O nedenle Anastasiadis’e kendi sözleriyle cevap verelim:
   Söylediklerinizi ve yaptıklarınızı bir daha düşünün… 

YORUM EKLE

banner471

banner473