banner564

Dedikodu kazanı kaynıyor

Cumhurbaşkanlığı seçimine 24 gün kala dedikodu kazanı da fena halde kaynamaya başladı. 
Telefonların biri susuyor diğeri çalıyor. İkisine de yetişmek aynı anda imkânsız gibi. Arayanlara geri dönmek istiyorum ama ne mümkün. Daha telefonu kapatma tuşuna elimi götürmeden diğeri çalmaya başlıyor.
“Falanca var ya, o filancayı destekliyormuş” gibisinden sürekli bir haber akışı var.
Tüm bu bilgileri tek tek kontrol etmekte oldukça zor gözüküyor. Ancak seçimlere 24 gün kala bir durum değerlendirmesi yaptıktan sonra bazı bilgileri sizlerle paylaşalım istedik ve ilk olarak ta her zaman sona bırakılan Güzelyurt’tan başlayalım istedik.
Çünkü biz Güzelyurt’u önemsiyoruz ve seviyoruz….





GÜZELYURT
Derviş Eroğlu’nun kalesi olarak gözüken Güzelyurt’ta Derviş Eroğlu geçen seçime göre oylarını bir miktar kaybetmiş gibi gözükse de hala daha bölgenin “en çok oyu” alacak olan ismi.
Güzelyurt’ta enteresan olan ise ikincilik kürsüsünde Mustafa Akıncı’nın olması. Zira çok uzun bir süreden bu yana TKP, BDH ve TDP’nin bölgeden milletvekili çıkaramamıştı.
Ama şimdi öyle görünüyor ki TDP bugün seçim olsa Akıncı’nın yakaladığı ivme ile bölgede bir vekil çıkarabilecek güce ulaşmış durumda. 
CTP’nin desteklediği Dr. Sibel Siber ise Akıncı’nın ardından geliyor Güzelyurt’ta. CTP büyük bir prestij kaybı yaşamış anlaşılan bölgede. 
Belki de CTP hükümetinin bölgeye bakan vermemesi bunun nedenlerinden sadece bir tanesi olabilir.
Elye’de olanlar ise artık herkesin malumu. Ama sorun sadece Elye’de değil. Güzelyurt’un birçok yerinde benzer sorunlar devam ediyor. 
Bir diğer önemli aday olan Kudret Özersay’ın ise en zayıf olduğu yer yine Güzelyurt. 
Birçok bölgede ciddi bir oya ulaşan Özersay, ne hikmet ise Güzelyurtluların kalbine giden yolu bulamamış gibi gözüküyor.
2010 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde alınan oylar ise şöyle gerçekleşmişti Güzelyurt’ta;
Kayıtlı Seçmen Sayısı:  21.214 
Oy Kullanan Seçmen Sayısı:  16.371
Geçerli Oy Pusulası Sayısı: 15.766
Geçersiz Oy Pusulası Sayısı: 605
Dr. Derviş Eroğlu: 8.284
Mustafa Kemal Tümkan: 162
Arif Salih Kırdağ:  65
Mehmet Ali Talat: 6.622
Zeki Beşiktepeli: 252
Ayhan Kaymak:    16
Tahsin Ertuğruloğlu: 365
Buna göre 2010 yılında Güzelyurt’ta oyların % 51’ni Dr. Derviş Eroğlu alırken Mehmet Ali Talat %43’te kalmıştı. Tahsin Ertuğruloğlu’da %4 civarında oy almıştı.





Sil Baştan 
Cumhuriyet Meclisinin arka bahçesinde Beşparmaklardan getirilen bir kaya var. Zamanında (1990’da) Meclis Başkanlığı yapan Hakkı Atun Ciklos’tan düşen o kaya parçasını alıp meclisin arka bahçesine koydurmuş. 
Kaya parçasını incelediğinizde üzerindeki deniz kabuklarını ve fosilleri çok net görebiliyorsunuz. 
Bu da Ada’nın bir zamanlar sular altında olduğunun en önemli ispatı.
Dün Eski Başbakanlardan, Gazimağusa CTP Milletvekili Ferdi Sabit Soyer ile meclisin arka bahçesinde buluşup güzel bir program çekimi gerçekleştirdik.
Ferdi Bey çekim öncesinde ve sonrasında bize Ciklos’tan kopup gelen kayanın hikayesini anlattı. Sonra da konuyu şuraya bağladı, 
-Evet, şuan siyasette bir yozlaşma var, -şuan siyasette partiler değil kişiler önde, ortak menfaatler değil, kişisel menfaatler daha ön planda”
Tüm bunlardan kurtulmak için batıp-çıkmak gerekiyor. Yani “sil baştan başlamak gerek” diyor. “Zira bu siyasi anlayış, bu siyasi yapı, bizi bir yere götürmez” öngörüsüne kesinlikle katılıyorum Sayın Soyer’in.
Ve kim gelirse gelsin neden hep aynı sorunlarla boğuştuğumuzun da altında yatan hastalık aslında bu mevcut düzen. 
Kısacası reset’lemek gerekiyor sistemi… 
 





  
MESAJLAR

Özkan YORGANCIOĞLU: Partiniz Güzelyurt’ta ciddi bir şekilde kan kaybediyor. Bu konuda eğer bir önlem almaz iseniz sonuçlarına sonradan katlanmak zor gelebilir.

Dr. Hakan DİNÇYÜREK:   Bahar bitmeden ağaç ekme törenlerine hız vermişsiniz. Bu arada bu yıl kaç ağaç dikildiğini de kamuoyu ile paylaşacak mısınız?  

Mehmet HARMANCI: Elbet desteklediğiniz adayın yanında yer alacaksınız ama tüm gün Akıncı’nın peşinden gidince LTB’de işler aksamaya başlamış. Gelen vatandaş sizi görememekten şikayetçi.

 
DT. Ünal ÜSTEL: Girne’de bazı isimlerin son günlerde adları özellikle başka başka adaylarla anılmasına oldukça canınız sıkılmış. Bence toplu bir destek şart oldu gibi.

  
Dr. Ramadan KAMİLOĞLU: Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoglu Devlet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ameliyat ekibi olarak bu yılda 155 ameliyata imza atmış ve devletin kasasından trilyonların başka ülkelere gitmesine izin vermemişsiniz.

Oğuz KÖSE: Uzun bir zamandan sonra sizi eylemlerde görmek oldukça şaşırtıcı geldi bize. Yavaş yavaş özünüze dönüyorsunuz desenize.

Ahmet HAVUTÇU: Ne ayrelli ne hostes otu görmedik bu sene.  Alacağınız olsun, neyse belki çilek yemeğe geliriz size. Çilekleriniz oldu mu? 

Erhan BAŞAY:  Yazlık mekanların açılışı için şimdiden çalışmalara başlamışsınız. Bu arada sezonu ne zaman açmayı düşünüyorsunuz? 

Gürkan KARA: Girne bölgesi için allem-gallem diyorlar doğru mu? Bölgenin eski kaymakamı olarak her halde bölgenin nabzını en iyi siz tutuyorsunuzdur.  

Hasan UZUN: İngiltere’den döndünüz mü? Bu aralar sizi yurt içindekinden daha fazla yurt dışında görüyoruz. Yakında elçi falan olursanız bir yerlere şaşmayacağız. 

Arslan MENGÜÇ: Yoğun bakımdan çıktıktan sonra bundan sonraki yaşamınızı ve tedavinizi İsveç’te sürdürme kararı almış ve çok yakında Ada’dan ayrılacakmışsınız. Şimdiden iyi yolculuklar diliyoruz. 

Güven ARIKLI:  İstanbul’dan çok ünlü bir mekanın işletmecisi olan dostunuz ülkeye gelmiş ve iyi bir restaurant için yer bakmaya başlamış. Yoksa kelle paça mı yapacaklar? 

Hasan ERÇAKICA: Son anketten sonra tansiyonunuz hiç düşmüyormuş. 

Hüda HÜDAVERDİ:  Dün akşam baskette verdiğiniz yemek bir çok kişinin meraklı bakışları altında devam ettiğini biliyor muydunuz? Ya bizden söylemesi. 

Kartal HARMAN: Sizi arayanlara geri dönmediğinizden ötürü şikayetler geliyormuş. Yakın dostlarınız yakında size bu konuda ciddi bir tepki göstereceklermiş.    

 
Çiğdem AYDIN:  Son aylarda devam eden diyetin sonuçları yavaş yavaş görülmeye başlanmış. Ancak her an sizde diyeti bozabilecek bir potansiyel görüyormuş dostlarınız.

 
Cemile ESENYEL: Dün kırmızı şapka ve kırmız elbise ile tam bir tarz oldunuz. Bu kıyafetinizle yarışmaya katılsanız kesin derece alırdınız. 

GÜNÜN SÖZÜ
 “Ülkemizde yıllardır sanat gerek Lefkoşa Belediye Tiyatrosu gerekse Kıbrıs Türk Devlet Tiyatrosu açısından memur yasası ile yürütülmeye çalışılmaktadır. Bu durum sanatın doğasına, değerlerine ve disiplinine çok aykırı bir utanç vesilesidir. Bu vesile ile hem binanın hem de yasal düzenlemenin bu 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nde gündem olmasını ve Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ın yanı sıra, ilgili tüm birimlerin bu konuda duyarlılık göstermesini hassasiyetle rica ederiz. Bu ortak kullanımdan vazgeçilirse, günah vazgeçecek olanın boynuna asılı olacaktır”

Yaşar ERSOY 
YORUM EKLE

banner471

banner474