banner564

Dövize karşı Yakın Doğu girişimi

 Döviz kurlarında bir yıldan uzun süredir yaşanan yüksek tansiyon bir şekilde dizginlenemiyor. Gerek küresel gelişmeler gerekse Türkiye’nin iç dinamiklerinde yaşanan negatif gelişmeler neticesinde kur riski yukarı yönlü seyretmeye devam ediyor. 15 Aralık 2016 tarihi itibari ile Amerikan Merkez Bankası (FED) 25 baz puan (% 0,25) faiz artırımı gerçekleştirdiğini açıkladı ve 2017 yılı içerisinde 3 kez daha kademeli olarak faiz artırımına gitmeyi hedeflediğinin sinyalini verdi. Akabinde 3,5 seviyelerinde tutunmaya çalışan Dolar/ TL paritesi 3,54 seviyelerine yükseldi. Zira faiz hamlesine müteakip amerikan doları birçok yabancı para birimi karşısında değer kaydetti. Yükselen döviz kurlarıyla olumsuz etkilenmemize rağmen faizlerinin artmaya devam etmesiyle birlikte dolar 2017 yılında ekonomimiz üzerinde tahribat yaratmaya kademeli olarak devam edebilir. Bu çerçevede Türkiye’de uygulamaya alınan tedbirler dizisini KKTC’de de başlatması için vakit kaybedilmemelidir. Keza ekonomimizin bekası bekle ve gör politikalarına bırakılmamalı ve benzeri mali politikalar ivedilikle devreye alınmalıdır.   
   Türkiye’de yükselen kurlar tahtında önlem serileri tartışılıyor ve bazı uygulamalar hayata geçiriliyor. Bunlardan en önemli tedbir enstrümanı dövize karşı bağımlılığı azaltma çalışmalarıdır. Bu bağlamda çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerdeki hizmet ve ürün satışlarının Türk Lirasıyla yapılması sağlanıyor. Alışveriş merkezlerindeki dükkan kiraları, ev fiyatları, haliyle ev kiralarının ve arabaların Türk Lirası kullanımıyla yapılması gittikçe yaygınlaşıyor. Üst düzey yetkililer gerek duyulması halinde bu koşulun tesisi ve müdafaası için yasal düzenleme hazırlanacağını belirtiyor. Diğer bir yandan ülke dışı ticaretin yerel para birimi ile yapılması amacı ile girişim başlatmış durumdalar. Böylelikle ithalat ve ihracat ticaretinde de dövize bağımlılığın minimize edilmesi hedefleniyor. Ayrıca ithalatın azaltılarak, ihracat odaklı bir ekonomik yapının dönüşümü hedefleniyor. Peki Türkiye’de alınan önlemlere bizim ülkede ihtiyaç duyulmamakta mı ? Döviz kurlarının yükselişi biz de sıkıntı yaratmıyor mu ? Türkiye ekonomisi 2016 yılının üçüncü çeyreğinde küçülmeye gitti. Bizim güncel verilerimiz bile yayınlanmıyor. Hepimizin malumu olduğu üzere Türkiye’de döviz kuru problemi için tespit edilen önerilerin hemen hemen hepsine son derece ihtiyacımız vardır. Bu konularda hem yurt içi önlemlerin alınması hemde Türkiye’nin halihazırda başlatmış olduğu ülkeler arası yerel para birimi ticaretinde hemen anlaşma yapmalıyız. 
   Bahse konu tedbirleri ülkemizde öncelikle Yakın Doğu Üniversitesi başlatmıştır. İkinci olarak Net Holding’den de büyük bir adım gelmiştir. Peki diğer kurumlar ve özellikle kamu yol haritası belirlenen öneriler hususunda adım atmak ve yarar sağlayıcı tedbir almak için neyi beklemektedir ?  Doların ve Euronun 4 olmasını mı ? 
   Yakın Doğu Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan Günsel; Kur sabitleme kararının ardından, ülkemizin geleceği için hepimizin özverili hareket etmesi gerektiği bu dönemde, Yakın Doğu ailesi olarak her zaman olduğu gibi öğrencilerimizin ve ailelerimizin ekonomik anlamda da yanlarında olmak için  Yakın Doğu Üniversitesi bünyesindeki tüm eğitim kurumlarında ve yurt hizmetlerinde Türk Lirası uygulamasına geçilmesine karar verildiğini açıkladı. Ayrıca Yakın Doğu bir diğer büyük hamle ile KKTC’de bir ilki gerçekleştirerek yüksek seviyeli innovasyon yaklaşımı ile yerli elektrikli arabanın seri üretime geçmesi adına 16 Aralıkta temel atıyor. İthalata bağımlı ülke ekonomimizde böyle bir son teknoloji ürünün ihracatının değeri ve önemi Kıbrıs Türkü için çok yüksektir.  İkinci olarak Kuzey Kıbrıs’ta büyük yatırımları bulunan Net Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Besim Tibuk ekonomik seferberlik çağrıları üzerine 56 milyon Euro ve 4,2 milyon dolar döviz varlığını Türk Lirasına çevirmiştir.
YORUM EKLE

banner471

banner473