Bir tarafta CTP’nin her önergesini imza atan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı diğer taraftan Bakanların, Başbakanın imzaladığı önergelerin peşine düşen Hüseyin Özgürgün. 

CTP ile sürdürülmeye çalışılan hükümet ve hükümet programı. Bu programın önemli konularından bir tanesi olan su konusunda iki parti arasındaki derin görüş ayrılıkları ve Hüseyin Özgürgün.

Eski genel başkanlardan İrsen Küçük ve hali hazırda birçok örgütteki yakın dostları, karşılarında Hüseyin Özgürgün.

Üçüncü Cumhurbaşkanı Eroğlu ve hanedana yakın isimler, diğer tarafta Hüseyin Özgürgün.

Yanında olan ama her daim tehlikeli olabilecek olan Tahsin Ertuğruloğlu ve Ahmet Kaşif, onları idare etmeye çalışan Hüseyin Özgürgün.

Ersin Tatar, Ünal Üstel, Hamza Ersan Saner, Zorlu Töre, Oğuz Ceyda, Nazım Çavuşoğlu ve kurultayda 6 adaya karşı tek aday konumunda olan Hüseyin Özgürgün.

Elinde UBP listeleri, aklının bir köşesinde eski yuvası olan Hasan Taçoy ve DP’den gelebilirim diye mesaj gönderen Menteş Gündüz ve UG’liler, diğer tarafta Hüseyin Özgürgün.

Eski bacanak Serdar Denktaş ve sağda koalisyon isteyenler diğer tarafta Hüseyin Özgürgün.

Bir taraftan Yeni AKP’liler diğer taraftan Eski AKP’liler ve onlarla ilişki kurmaya çalışan Hüseyin Özgürgün.

Bir yandan bir yerlere atama bekleyen eski müdür, müsteşar takımı, diğer yandan onlara yer bulmaya çalışan Hüseyin Özgürgün.

Su konusunda partiden ayrı hareket eden partili belediye başkanları öbür yandan su konusunda farklı bir yol izlemeye çalışan Hüseyin Özgürgün.

Kısacası Hüseyin Özgürgün Polat Alemdar gibi. Kurtlar Vadisinde yürümeye çalışıyor…. 

Talat’tan açıklama var!

“CTP'li üç bakan arkadaşımızın değiştirilmesini eleştiren, bu nedenle görüş ortaya koyan, ileri giderek saldıran; CTP dostu veya karşıtı çevrelere şunları hatırlatmak isterim: 

1-Görev değişimi parti yaşamında en vazgeçilmez ihtiyaçlardan birisidir ve bu yapılmıştır. 

2- Bir koalisyon hükümetinde bakanları ilgili partinin yetkili organları, bazılarında parti başkanı belirler. CTP geleneğinde bu görev MYK'nındır. Bu karar parti içinde veya dışında sorgulanabilir ama irade parti içi karar mekanizmasınındır.

3- Görevi devreden bakan arkadaşların tümü de hükümet programında öngörülen hedeflere uygun olarak çalışmışlardır. Onlara müteşekkiriz. Değiştirme nedeni asla başarısızlıkları değildir.

4- Yeni bakanların genç olmaları, onların yaşlarıyla ilgili nitelikleridir. Burada esas olan değişimdir, yenilenmedir. Bunun yaratacağı motivasyondur. 

5- Yeni bakanların genç olmaları, diğerlerinin yaşlarının sorgulanmasını haklı kılmaz. Yeni bakan arkadaşlarımız bu görevleri başaracaklarına inandığımız için atandılar, genç oldukları için değil; ama -ne yapalım- gençtirler. 

6- Partide bir gençleştirme hedefi vardır, ama bu, genç olmayanlara yer yoktur anlamı taşımaz. Tersine, gençlerin enerjisi ile deneyimin birleşmesi başarının güvencesidir. 

7- Yenilenme ifade edilirken söylenen sözlerden dolayı alınganlık göstererek alaya almaya kalkışmak, en hafifiyle abartıdır ve kırıcıdır. 

8- Değişim gerçekleşirken söylenenler açıkça ifade edilmiştir. Zorlama yorumlara gerek yoktur ve hiçbir işe de yaramaz. 

9- Komplo senaryoları kuranlara da son bir söz: MYK'mız en az bir hafta bu konu üzerinde çalışmış ve söz konusu karar üretilmiştir. CTP MYK'sı ve Başbakanının birilerinin verdiği talimatla hareket edebileceklerini akıllarına bile getirenler CTP'yi hiç tanımıyorlar demektir. Dolayısıyla da onlara bir şey söylemeye değmez... “

CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat

MESAJLAR 

Mustafa AKINCI: Dün Hüseyin Özgürgün ile epey sert bir buluşma gerçekleştirmişsiniz. Bu konuda daha ne kadar sessiz kalacaksınız?

 

Mehmet Ali TALAT: Sosyal medyadan verdiğiniz cevabınızı aldık. Yalnız RTE’nin randevu iptaline ilişkin her hangi bir değerlendirmede bulunmadınız! 

Aslı EROĞLU: Çok haklısınız, küçüklüğümden beri ayakkabı yerine yalınayak dolaşmayı çok sevdim. Köy çocuğu olmanın alışkanlığı her halde. 

Zorlu TÖRE: Şimdide seçim otobüsünüz gelmiş. Ve seçimlere 10 gün kala seçim otobüsü ile meydanlarda olacakmışsınız. 

Dr. Salih İZBUL: Ameliyat sonrası ilk kez sizi görebildik, epey toparlamışsınız ve fazla kilolardan kurtulmuşsunuz. Bu arada basın toplantısına sadece devlet ajansları mı davet edildi? 

Kemal Deniz DANA: Bugün bir basın toplantısı ile son günlerde hakkınızda çıkan iddialara yanıt verecekmişsiniz. Bakalım sizin ortaya koyacağınız iddialara birisi çıkıp yanıt verebilecek mi? 

İbrahim ÖZSOY: Türkiye’den çok özel hamsi getirtmişsiniz. Bugün bir ara gelip tadına bakacağız artık. 

Mustafa SAYMAZ: Evde küçük bir kaza geçirmişsiniz. Evde olduğuna göre ya ütü yapıyordunuz ya bulaşık yıkıyordunuz değil mi? 

Hasan SADIKOĞLU: İskele bölgesinde, yeni doğum yapan ailelere ‘Hoş geldin Bebek ’paketleri dağıtma fikrini tuttuk. Böyle yaratıcı fikirler gerekiyor bize. 

Mustafa GÖÇER (Çatlı): Dün tavlada ki yenilginizden sonra şimdi bize söz verdiğiniz etli molihiya için sizden haber bekliyoruz. Eğer sözünüzü tutmazsanız konuyu daha farklı gündeme getireceğiz. 

Ahmet İZZİ (Çetinkaya): CAS’tan sonra Kıbrıs Sigortada da işiniz olmamış. Her olmayan işte vardır bir hikmet deyin ve bir müddet sabredip bekleyin derim size. 

İbrahim ÇAKIRDAĞ: Sağlık durumunuzun iyi olduğuna çok sevindik hocam. Umarım en kısa sürede de bir araya gelir eski günleri yad ederiz. 

Oğuz CEYDA: Son zamanlarda köylü ve çiftçiye yapılanlar acaba bir yıldırma politikasının parçası olabilir mi? bu konuda derin endişelerimiz var. 

Erdoğan ŞANLIDAĞ: Dün akşam Güzelyurt’da partililerin ilgi odağında siz varmışsınız. Eski dostları görmek her halde güzel olmuştur. 

Nihan YÜCEL: Akşamki gök gürültüleri yüzünden epey zor anlar geçirmişsiniz. Böyle zamanlarda size tavsiyemiz volkmen ile şarkı dinlemenizdir. 

Hüseyin ÇAKIR: Seçimler kurultay falan derken sonunda yorgun düşüp hastanelik olmuşsunuz. Ee çok bile çekti o vücut sizi. Biraz dinlenmekte fayda var. Geçmiş olsun. 

Necdet NUMAN: Mahkeme işi parti içinde ciddi tepkilere neden olabilir ve ikinci turda ilk turda aldığınız oyu bile bulmayabilirsiniz. Bizden söylemesi. 

Abdullah İŞKEY: Necdet Numan mahkemeye gidince otomatik olarak sizde divan üyeleri olarak işin bir tarafı oldunuz. Yarın yine mahkeme yolları gözüktü size. 

Hüseyin Ekrem ERGİL: Elinizden her iş geldiği gibi anlamadığınız işlerde de merakınız sayesinde her şeyi çabucak öğreniyorsunuz. Şimdi de jeneratör ustası olmaya karar vermişsiniz. Kesin onu da çözersiniz siz. 

 

 GÜNÜN SÖZÜ

 “Türkiye, Kıbrıs sorununda kilit bir rol oynamakta, ortadaki yap-bozun en önemli parçası olarak durmaktadır. Bu noktada, sorunun çözümünün sadece adaya değil, Türkiye-AB ve AB-NATO ilişkilerine de pozitif etkileri olacağı muhakkaktır. Biz Türkiye’nin ileri adım atmasını umut ediyor bunu bekliyoruz.”

Nikos Anastasiadis