banner564

Lübnan, Kıbrıs ve MEB 

Çok ilginç bir süreç yaşıyoruz. Bu ilginçliğin gelişmesini sağlayan en önemli etkende Sayın Tufan Erhür-man’ın, Kıbrıs sorununa BM Parametreleri temelinde çözüm sağlanması vizyonu ile seçimi kazanması oldu. Bu sonuç, Kuzeyde ve Güneyde statükodan yana olan çevrelerde şaşkınlık yarattı. Bu şaşkınlığın yeni örneği, Lübnan ile “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin, Münhasır Ekonomik Bölge Antlaşması sonrası iki ta-rafta yaşananlardır. Öncelikle, Sayın Hristodulidis’in MEB Antlaşmasını kendisinin kotardığına dönük vurgusuna değinmek isterim. Bu Antlaşma gerçekte, 2007 yılında Sayın Tasos Papadopulos’un döne-minde yapıldı. Ama imzalanamadı. İmzalanamamasının bir nedeni, 2004 Referandumundan sonra Kıbrıs Türk Tarafının iradesinin çözümden yana olması idi. Çünkü bu tek yanlı girişimin yanlışlığını; BM, AB ve ilgili tüm taraflara Kıbrıs Türk Tarafında CB Sayın Talat ve CTP’nin büyük ortak olduğu hükümet yanı sıra, Türkiye’nin o dönemki Hükümetinin ve Dışişleri Bakanlığının anlatması idi. Şimdi Kuzey Kıb-rıs’ta 5 yıldır süren yalnızlık politikasının sonucunda bu politikanın, Sayın Erhürman’ın seçilmesi ile kırılacağını bilen Sayın Hristodulidis, acele ile bu antlaşmayı yaptı. Bunu ise Güneyde yayınlanan Alihtia Gazetesi, “Tasos’un 2007’deki Antlaşmasını İptal Ettiler” başlığı ile haberleştirdi. Habere göre eski an-laşmaya göre bu yenisinde Lübnan; 2 bin 500 - 3 bin kilometre kare daha fazla deniz alanı elde etti. Sayın Hristodulidis’in ciddi alan taviz vermesinin nedeni Sayın Tufan Erhürman’ın seçilmesi ile BM Pa-rametrelerine dayalı çözüm zeminin gelişebileceği ve 2007’de yaşananın yeniden gündeme geleceği endişesidir. Nitekim, Sayın Tufan Erhürman’ın, Adanın ve KC’nin ortağı olan Kıbrıs Türk Toplumunun iradesi dışında yapılan bu anlaşmaya eleştirisine Sayın Hristodulidis, öfke ile cevap verdi. Bu öfke ile “Erhürman’ın eleştirisi yok hükmündedir, esas KC’nin iradesidir” dedi… Evet, esas Kıbrıs Cumhuriye-ti’nin iradesidir. Ama Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, 1960 Anayasası temelinde iradesi Ortaktır. Dolayısı ile Sayın Hristodulidis, sırf BM Parametrelerine dayalı Federal çözüm yol almasın diye alel acele Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 2 bin beş yüz kilometre kare denizalanı kaybını sağlayan bu adımı attı.  İsrail Yönetimi ile kurduğu dostluğu, Ortak Yurdun MEB hakkından taviz vererek geliştirmeyi tercih etti. Darbelemek istediği bir nokta da Kıbrıs’ın, Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumların Ortak Vatanı olduğu anlayışıdır. Ayrıca Doğu Akdeniz’den Türkiye’yi dışlamaktır… Bu yaklaşım, ne Kıbrıs sorunun çözüm sürecine, ne Doğu Akdeniz’e, ne de Ege Denizi’ne huzur ve işbirliği getirir. Bu gerilimi artırır ve üç ülkenin halklarını savaş belası ile yüz getirir. 


 

YORUM EKLE
YORUMLAR
hüseyin öztürk
hüseyin öztürk - 1 gün Önce

müthiş bir analiz.

banner471

banner473