banner564

Paparazzi politikası

Siyasal kültürümüzü anlamakta güçlük çekiyorum.
Adeta kuralları konulmamış bir oyun gibi.
Kim haklı, kim haksız hiç belli değil.
Her şeye söylenecek bir laf uydurulacak bir mazeretimiz vardır.
Yaşanan her ne olursa olsun büyük bir beceri ile tabiri caizse 'top taça' atılabiliyor ve hiçbir şekilde olumsuzlukların sorumlusu olmuyor.
Hatırlarsanız bir zamanlar KTHY vardı.
Uçak yerde,personel evde, halk isyanda,siyasetçiler de isyanda...

Bilmem anlatabiliyormuyum!

Bir de herkes birbirine laf yetiştiriyor.
Sanki meclis kürsüsünden laf ebeliğinde diğer bir milletvekilini alt ettikmiydi memleket sorunlardan kurtuluyor.
Son günlerde işler gayrı etik bir boyuta taşınarak kişiselleştirildi.
Siyasilerin kişisel saldırılar ve karşılıklı laf yetiştirme şeklinde medya üzerinden yapılan politikaya ancak paparazi politikasını denir.
Özellikle siyasilerin halkın yaşadığı gerçekler ortada dururken,bu sorunların çözümü ile alakalı olmayan kişisel atışmalar ve/veya söz düellolarıyla gündeme gelmesinden son derece rahatsızım.
Halkın gözleri önünde devam eden bu gibi davranışlar insanlarımızın sadece moralini bozmakla kalmamakta, siyasetçiye hali hazırda az olan güveni ve beklentileri de yok etmektedir.

Halkın ihtiyacı ve beklentileri bu değildir

Halkımızın siyaset kurumundan ve siyasetçiden beklentileri bunlar değildir.
Siyasiler birbirine laf yetiştirdiğinde insanlarımızın karnı doymuyor.
Ekonomide var olan sorunlar çözülmüyor.
Kıbrıs Türkünün her türlü alanda var olan sorunları artarak devam ediyor!
Öte yandan Kıbrıs  konusunda girdiğimiz son derece kritik süreç ilerliyor.
Adada ve bölgede yaşanan gelişmelerle birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemde siyaset kurumu bölücü değil birleştirici olmalıdır.

Marifetinizi çözümlerinizle gösterin

Siyasetçiler marifetlerini düşünceleriyle, politikaları ile göstermeli ve çalışmalarıyla gündem olmalıdır.
Halka kazandırmış oldukları artılarla, katma değerle ve sorunların çözümleriyle gündeme gelmeleri beklenmektedir.
Bizler sürekli birbirini suçlayan, karalayan, kavga eden, mazeret üreten kasaba politikası,değil evrensel değerlerde politika istiyoruz.
Siyasetçiler kişisel saldırılardan uzak durmalıdır.
Halkın geleceğiyle ve politikalarla alakalı olmayan saldırılara artık bir son vermelidir. 
Hiç kimsenin bu halkın moralini bozmaya ve gereksiz gündemler yaratarak geleceğinden çalmaya hakkı yoktur.
Siyaset insanlara hizmet etmek için bir araçtır.

YORUM EKLE

banner608

banner474