Seçim önemli tabii… Etkisiz bir cumhurbaşkanı yerine Kıbrıs sorunundan ekonomik so-runlara, hukukun üstünlüğünden kamu yönetimine kadar pek çok alanda etkili olmaya çalışacak ve bu etkisini kamu çıkarları doğrultusunda kullanacak bir cumhurbaşkanı-mız olması hepimizin hayatını doğrudan etkileyecek.
“Değiştirecek” diyemiyorum; “etkileyecek” diyorum…
Hayatımıza etkileri sınırlı olacak olsa da seçimi önemsiyoruz… Pek çok insan yaşadığı sorunların çözümünün peşinde koşmayı, 19 Ekim sonrasına bıraktı. Bu ortam içinde görmezden geldiğimiz ve medyada yeterli yer bulamayan önemli sorunlar yaşıyoruz.
Bence bunların başında tutuklu bulunan beş Kıbrıslı Rum ile ilgili gelişmeler geliyor. Her-kes görüyor ki bu insanlara işkence yaparcasına bir tutukluluk yaşatılmaktadır. Bu in-sanları suçlu ilan edebilmek için KKTC yurttaşlarını da tutuklamaya, suçlamaya ve yıl-lardan beri yapageldikleri işlerden dolayı yargılamaya başladık. Bu hukuk garabetini, kuzeyde iş yapan bazı iş insanlarının güneyde tutuklanmış olmasını gerekçe yaparak haklı göstermeye çalışıyoruz.
Bu arada, uluslararası alandan tepkiler gelmeye başladı… Kıbrıslı Rumların tutuklan-ması hem Kuzey Kıbrıs’taki yönetim şeklinin hem de Taşınmaz Mal Komisyonu’nun ça-lışmalarının sorgulanmasına neden oluyor. TMK çalışmaları, Aralık ayında, Avrupa Kon-seyi Delegeler Komitesi tarafından bir kez daha değerlendirilecek. Hakkımızda hayır!
Mülkiyet sorunu bir kangrene dönüşmek üzereyken yabancılara konut satışı da durdu. Durdu; bitti! Yabancılar yaşadıkları konutları satarak başka yerlere gitmeye çalışıyorlar. Dertleri sadece mülkiyet veya koçan sorunu değil; pahalılık ve kamu hizmetlerinden ya-rarlanamamak da büyük bir sorun… Sağlık onlar için çok pahalı; yiyecek içecek de öy-le… Emekli maaşları burada yaşamaya yetmiyor. Onların gitmesi, çarşımızdaki satışları daha da düşürüyor.
Tarım ve hayvancılık sektörü bağırıyor ama sesini duyuramıyor. Arpa yok… Süt ürünleri pazarlanamıyor… Kesime gitmesi gereken hayvanlar elde kaldı. Et pahalı ama süt bol-laştı…
Bu yaz, domates başta olmak üzere “sebzelerin en pahalı olduğu yaz” olarak tarihe ge-çerse şaşmayacağız. Hükümet, fon ve gümrük uygulamaları ile ithalatı da alabildiğine pahalı hale getirdi. Kapılarda 2-3 saatlik kuyruklar oluşuyor ama insanlarımız güneye gitmekten yine de vazgeçmiyor. Güneyden alınan emtialar arasında her şey var. Kavun, karpuz da var; defter, kalem de!
Bütün bu sorunların çözümlenmesi değilse bile hafifletilmesi iyi bir idare oluşturmaktan geçiyor. Kendi içimizde iyi bir düzen, Türkiye ile ilişkilerde verimlilik, Rum tarafı ile etkili diyalog ve yabancılar nezdindeki itibarımızın yükseltilmesi bu iyi idarenin ürünleri ola-bilmeli…
Hayatımız bu sorunlardan en az Kıbrıs sorunundan etkilendiği kadar etkileniyor. Bu so-runlar da Kıbrıs sorunundan etkileniyor tabii…
Sorunlar seçim gündeminin gölgesinde kalıyor ama gerçekte bu sorunlar seçimdeki ter-cihimizi doğrudan etkilemeli…