Küçük ülkemizde çözümü basit konular vardır…
Mesela sınır kapılarında geçişlerin rahatlatılması…
Mesela çöplüğün yönetilmesi…
Mesela belediye çöplüklerinin tümünün kapatılması…
Mesela modern mezbahanın çalıştırılması ve kontrolsüz kesim yapılanların kapatılması…
Mesela; kırılan koruyucu bariyerlerin tamir edilerek, yolların güvenli hale getirilmesi…
Mesela; trafo merkezleri başta olmak üzere otlar ve ağaç dallarının arasında kalan elektrik tellerinin güvence altına alınması…
Yani ağaç dallarının kesilmesi…
İki adam, bir merdiven, bir makas…
Yapılamaz mı?..
Elbette yapılır da, mesele kimin, kime talimat vereceği?..
Ya da kimin kime iş yaptıracağı…
O bir bakanın adamı, diğeri ötekinin…
O UBP’nin gözde elemanı, diğeri DP’nin ya da YDP’nin…
Öncelikleri nedir?..
Ülke yönetenlerin önceliği nedir?..
Elbette ne otlar, ne teller, ne kapılar, ne yollar, ne de hastanelerdir…
Öncelik kişisel işlerin halledilmesi ve bazı çevrelerin memnun edilmesi…
Bunun dışında hiçbir şey yapılmıyor…
Bir çöplükte dahi ‘yetki karmaşası’ olabilir mi kardeşler?..
Bunu yeni bakan söylüyor…
Üç ayrı karışanı olur mu bir çöplüğün?..
Aynen Girne antik limanı gibi…
Onun da 4 yöneteni vardı…
Sonunda harabeye döndü…
Şimdilerde yöneten sayısı bire düşürülmüş ama yine icraat yok…
Bundan 48 yıl önce Kıbrıslı Türklerin antik limana girebilmesi faşist Rumlar tarafından zaman zaman engelleniyordu…
Şimdi bizler, kendi kontrolümüzdeki bu tarihi bölgeye gitmek istemiyoruz…
Anlıyor musunuz ‘ey yönetmekle görevli’ arkadaşlar…
Girne antik limanından uzaklaştırdınız bizleri…
Turistler oraya gidince sizlere neler söylüyor neler…
Ama duyamazsınız…
Bizler de gidecek olursak duyacağınız şekilde aktaracağız düşüncelerimizi…
Ağlamak yerine ağıza geleni söyleyeceğiz…
Bu kadar kötü bir durum görülmedi
Ülkemizde en basit sorunların dahi çözülememesi karşısında gerçekten büyük bir kaygı duyuyoruz…
Yarınlar için umutlu konuşamıyoruz…
Sorunların çözüleceği, ülkenin düzlüğe çıkacağı konusunda en ufak bir umut kalmadı…
Güneyden kuzeye geçişlerde 35 milyon Euro’nun üzerinde kazanç sağlarken, 30 tane muhaceret memuru alınamıyor, kapılarda rahatlama olamıyorsa, hangi konuda umutlanacağız…
Allahın çöplüğü…
Yangınlar yüzünden insanlarımız günlerce zehir soludu…
Küçücük bebeklerin geleceğini çalarak ülke yönetilemeyeceğini birileri artık sizlere söylemeli…
Bir karpuzu ikiye bölememek vardır…
Bir de kümesi yönetememek…
Kümeste 15 tavuk vardı…
Sayenizde 14’ü hastalandı…
Söyleyin bakalım, ayakta kaç tavuk kaldı…
Kim demiş ki KKTC’de güzel şeyler olmuyor! Afrika’nın fakir Ülkeleri gibi baş edemediğimiz yığılan çöp yığınlarını açık alanlarda yakmakla başımıza bela olan çöp sorunu çözüyoruz !
Bir ay iltimatom ile süre verdiğimiz Birleşmiş Milletleri KKTC’den kovmakla Geçiş kapılarındaki geçiş zorlukları ile izdihamı da halletmiş olacağız!
İngilizleri,Londralı Yatırımcıları, Turizmcileri KKTC’den koyduğumuz gibi BM’yi de Siyasetimiz sağ olsun kovamazmıyiz Yani !
Ülkemizden kovulması gereken on binlerce Afrikalı sorununu ise çok geç olmadan Tecrübeli Bilgili ve Vatansever Yöneticilerimizin onları da kovmakla çözebileceklerinden hiç de kuşkumuz olmasın !
Ülkemizde bir avuç Kıbrıslı Türk mü kaldı hiç de Üzülmeyelim onları KKTC’den kimse kovamaz !
Kendileri ayrılmak istemedikten sonra !!!