Yurt dışında yaşayan Rumlar, son yıllarda Avrupa ülkelerini terk ederek, kendi ülkelerine dönüyor…
  Güneş, kum, deniz, sosyal yaşam, üstün sağlık hizmetleri, Avrupa kalitesinde alış-veriş merkezleri…
  Daha sıcak insanlar…
  Aile yakınları, dostlar, arkadaşlar…
  Uzun yıllar yurt dışında yaşayan; geceli gündüzlü çalışıp para kazanan; ancak sosyal yaşama vakit ayıramayan Rumların kendi ülkelerine dönüşünde ciddi artışlar vardır…
  Geçtiğimiz yılın ilk 9 ayında Kıbrıs’a dönüş yapanların sayısı 14 bin 568 iken, bu yılın aynı döneminde yüzde 10 artışla 16 bin 30 oldu…
  Bu ne demek oluyor?..
  Son 2 yıl içinde ülkeye dönüş yapan Rumların sayısı 30 bini aşmış oluyor…
  Basit bir hesap yapalım…
  Adaya dönüş yapan her insan bir milyon Euro getirdiği zaman, iki yıl içinde gelen paranın miktarı 30 milyar Euro’dur…
  “Bir milyon Euro kimde vardır?” diyenler Avrupa’da konut fiyatlarından habersiz olanlardır…
  Adam Londra’daki dairesini satarak, Kıbrıs’tan 2 tane villa alabiliyor…
  Üstüne para da artırıyor ve bunu yaşadığı sürece kendi ülkesinde harcıyor…
  Kuşkusuz geri dönüş için Rum hükümetinin almış olduğu teşvik edici kararlar vardır…
  Konut yapmak isteyenlere çok düşük faizli kredi olanağı, vergi muafiyetleri sağlanıyor…
  Telefon, elektrik gibi altyapı sorunları çok kısa sürede çözülüyor…

Ya bizimkiler?..

 KKTC’yi yönetenlerin gündeminde ise bu tür önlemler bulunmuyor…
 KKTC’de yaşayanlardan daha fazla Kıbrıslı Türk’ün İngiltere’de yaşadığını bilmeyen yoktur…
 Fakat bu insanları adaya geri getirme yönünde hiçbir önlem alınmıyor…
 İnşaat yapmak isteyenler aylarca bir daireden, diğerine gönderiliyor…
 Bürokratik işlemler onları perişan ediyor…
 Elektrik, su ve telefon bağlantısı çok zor ve gecikmeli sağlanıyor…
 Müteahhit hizmetlerinden kazık yiyenler de oluyor…
 Bir başka önemli sorun ise sağlık hizmetleridir…
 Yaşlı insanlar adaya geri dönüş yaptığı zaman mevcut devlet hastanelerinden yeterince yararlanamıyor…
 Uzman doktor eksikliği hastanelere olan güveni azaltıyor…
 Özele gitmek istediklerinde birikimlerinin önemli bir bölümünü harcamaları gerekiyor…
 Trafik herkesi ürkütüyor…
 Mezarlıkta bile ölülere yer kalmamışsa; bırakın yurt dışındakileri geri getirmeyi; buradakilerin göçünü önlemek dahi zordur…
 Ne var ki; siyasilerimiz ülke gerçeklerine göre kendilerini toparlamak yerine, temelsiz düşüncelerle, ortaya koydukları saçma iddialarla mevcut yatırımcıları kaçırmada başarılı oluyor…
 Herkes; maaş garantisi ve bol tarafından tatil var diye kamu görevine girmek istiyor ama; bu maaşların hangi kesimlerden toplanan paralarla ödendiğini hiç kimse sorgulamıyor…
 Maaşların toplandığı kesimlere sürekli saldırı ve aşağılama yapılıyor…
 Bu saatten sonra kim ne derse desin; toplumsal bir sarhoşluk içinde olduğumuzu ‘dıştan bakan’ herkes görebiliyor…
 Ve zavallı halimizle alay ediyor…
 Yarattığımız düzenin şerefine içelim…