Rum Ağır Ceza Mahkemesi, Kuzey Kıbrıs’taki Rum mülklerinin satışına aracılık etmekle suçlanan Macaristan uyruklu iki kadına hapislik cezası verdi…
Ilona Lesko 30 ay, Melinda Ladanyi ise 15 ay hapis yatacak…
Kıbrıs sorununun çözümü için müzakerelerin başlatılması yönünde girişimler yapılırken, Rum mahkemesinin almış olduğu bu karar, kuzeydeki emlak sektörünü olumsuz yönde etkileyecek…
İster eşdeğer, ister tahsis olsun son zamanlarda yüzlerce mülk zaten alıcı bulamıyordu…
Daha önceleri “yabancılar topraklarımızı elimizden alıyor” diyerek, şikayetçi olanlar bile şimdi ülke ekonomisinin batacağını söylüyor…
Aslında ülke ekonomisi can çekişiyor…
Emlak satışları azalırken, eğitim amaçlı ülkeye gelenlerin sayısı da azalıyor…
Turizmde gidişatın ne olacağını kestirmek çok zor…
Bazı oteller Poker ve tavla turnuvaları düzenleyerek durumu idare etmeye çalışsa da, ortalama doluluk oranları yüzde 50’nin altında seyrediyor…
Kuşkusuz bu durum, otellere malzeme sağlayan tedarikçileri de olumsuz yönde etkiliyor…
Kritik günlerin habercisi
Rum Yönetimi’nin, kuzeydeki mülklerin satışıyla ilgili tutuklama emirlerini, yabancılardan sonra Kıbrıslı Türk müteahhitlere de yayması küçümsenecek bir durum değildir…
Yüzlerce müteahhit ve emlakçı, bırakın güneye geçmeyi veya Avrupa’ya gitmeyi, Türkiye’ye dahi gitmekten korkuyor…
Gelinen noktada, yapılması gereken ‘mülkiyet sorununu’ masaya taşımaktır…
Bu saatten sonra Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalıştırılacağını ve etkili kararlar alabileceğini düşünmek de aşırı saflık olur…
Komisyonun çalışabilmesi için paraya ihtiyaç vardır…
Maaşları ödemekte zorlanan ve sürekli borçlanmaya giden hükümetin, Taşınmaz Mal Komisyonu’na kaynak ayırabilmesi çok zordur…
Hatta imkansızdır…
Bunun için tek umut Türkiye’dir…
Türkiye; komisyona kaynak aktarabilir veya Yunanistan’la görüşerek, ileride doğal gazdan elde edilecek gelir paylaşımı için pazarlığa oturabilir…
Masadan kaçılamaz
Azınlıkta olan bir kesim, Rumların tutuklama kararlarına karşı adımların atılmasından söz ediyor…
Ama hiç kimse bunun detayına girmiyor…
Mesela; güneydeki Türk mülklerini kullananların kuzeye geçmesi halinde tutuklanmaları mı?..
Böylesi bir karşı tedbirin hiçbir etkisi olmaz…
Avrupa’ya seyahatlerini önleyebilir misiniz?..
Avrupa tutuklama emri çıkarabilir misiniz?..
Her ikisi de hayal olduğuna göre; tek çıkar yol kapsamlı çözüm için hazırlık yapmak ve ilerlemektir…
Böylesi bir siyaset, Türkiye-AB ilişkilerinin gelişmesi açısından da son derece önemlidir…
