UBP- HP Hükümeti kurulup, ilk açıklamalar yapılırken esas görev vurgusu, ekonomiye dairdi. Tüm açıklamalar; “ ekonomi ayağa kaldırılacak, ekonomik kriz göğüslenecek, Türkiye’den kaynak akışı hemen başlatılacak “ şeklinde idi.
Ancak aradan günler ve haftalar geçtikçe, ekonomik program veya düzenleme yerine gündem, ağırlıkla parti  içi siyasi gerilimlere ve Kıbrıs konusunda çatışmalı konulara  kaydı.
Şimdi insan yaşamı ve ekonomik kuruluşları derinden etkileyen enflasyon ve ekonomik krizle ilgili hemen hemen tek kelam yok.
 Sayın Başbakanın, Sayın Dışişleri Bakanının basında yer alan tüm açıklama ve beyanatlarının ağırlık noktası Maraş ve Güneye yönelik yapılan sert açıklamalardır.
Ancak, Maraş Konusu ve bu konuşmalar bir şeyin önemini daha da artırdı. Buda TMK dır. Artık buna dönük ilgi çok önemlidir. Bu ertelenemez. 
Ancak konuya dönmeliyiz. Çünkü bizde , gündeme taşınan bu yapay sorunla eleştirdiğimiz  noktaya yani, Ekonomi konusunu es geçme oyununa düşmemeliyiz. Sayın Tatar ve Sayın Özersay’ın yakıcı gündem olan ekonomi meselesini Maraş örtüsü ile geçici olarak örtmelerine yardımcı olmamalıyız.
Bakın, ekonomi ile ilgili olarak Sayın Tatar ve Sayın Özersay’ın UBP- HP Hükümetini oluşturma gerekçelerinden biri, 4’lü Koalisyonun ekonomide başarısız olduğu iddiası idi.  KKTC Merkez Bankası yasasında yer almasına karşın KKTCMB karından Hükümetin Bütçe için avans alma girişimini çok eleştirmişlerdi.
Hatta Sayın Tatar ve Sayın Atun Türkiye'yi ziyaret edip, bu girişimden ötürü,  Sayın Berat Albayrak'a, dönemin Maliye Bakanı Sayın Denktaş'ı şikayet ettikleri de kamu oyunun bilgisindedir. 
Ancak, KKTC'de Merkez Bankasından avans alma işini şikayet ettikleri Sayın Albayrak; Türkiye  Merkez Bankası yedek akçelerinin,  Bütçe ihtiyaçları için değerlendirilmesi için yasal girişim hazırlığı içinde olduğunu açıkladı. Peki, bu “müzevirler” şimdi buna ne der?
Üstelik, sürekli 2019 Bütçesindeki açıktan söz ederek, bunun nedenleri üzerinden değil, olayın kendisi üzerinden demagoji yapan ve bununla iş başına gelen UBP- HP şimdi, Türkiye’nin gördüğü en büyük Bütçe açığı için ne der?
Bütün bunların nedeni, yaşadığımız ağır enflasyon ortamıdır. Ancak hükümetin kuruluşunun üzerinden günler, haftalar geçti, hala ekonomi gündemin birinci maddesi değil. Meclis, 1 Ekime kadar tatilde. Ekimin sonuna doğru, Bütçe görüşmeleri başlayacak. Uzun Meclis maratonu. Bütçe Mecliste görüşülmeye başlayınca zaten başka bir şey de görüşülmeyecek. Yani 2019 böylece güme gitti. 
Böylece ekonomi ve yapısal sorunların tartışılması hepten güme gidecek. Varsa Maraş, yoksa gaz!
 Üstelik sırf, HP oranını yükseltmemek için ertelenen petrol ve diğer zamları da Temmuz içinde veya sonrasında yapmak zorunda kalacaklar. Ertelenen her şey gibi buda zaman içinde daha ağır gelecek.
Bir an evvel ekonomik yaşamla ilgili tedbir ve düzenlemelere ihtiyaç var. Boş sözler ve umutlarla yol yürünmez. Türkiye’den para gelecek ve işler düzelecek umudu beslendikçe, bilin ki hem kendinizi hem de Türkiye’nin etkisini zayıflatacaksınız. 
Ekonomik sorunlar, milliyetçi sözlerle örülmüş örtü ile gizlenemez.  KKTC Merkez Bankasının son bülteni bunun en açık göstergesidir. Baylar, enflasyon %30.....