Deneyimli Turizmci Sayın Mehmet Kral, Diyalog Gazetesinde yayınlanan söyleşisinde yalnız turizm sektörü ile ilgili görüş ve değerlendirmelerini aktarmadı. Ayrıca ifade ettikleri,  Sayın Alpay Durduran’ın aktif siyasi yaşamında, olaylara çok yönlü bakmayan anlayışlara dönük ifade ettiği, o güzel tanımlamasını da hatırlattı. Dar bakışlı uygulama ve yaklaşımları Sayın Durduran, “ olaylara borudan bakmak” diye tanımlardı. Peki, Sayın Kral’ın hangi tanımlaması bana bunu hatırlattı?
2023 yılı için turizmde yapılan rezervasyonların iptal edilmeye başlandığını söyledi. Bunun nedenini de şöyle izah etti. “ Kültürel mirasların, tarihi mirasların göbeğinde çadırla eğitim kurduk. Ülkeye gelen turistler bu yerleri görüyor. Nedir bunlar dediğinde asker diyemeyiz. Öğrenciler çadırda eğitim görüyor. Neden? Deprem tehlikesi var. Böyle bir şey olmaz....Sanki bir felaketi gösterir gibi etrafa çadırlar kondu. Doğru bir şey değil” dedi.  Sayın Mehmet Kral’ın verdiği bilgiye göre, 2023’ ün ilk iki ayında, 2022 yılına göre gelen yolcu sayısında % 72 artış ve gelen turist sayısında %66, doluluklarda ise % 55 şeklinde artış gelişmişti. Bu başlangıç,  2023 yılı için turizm sektörünün moralini güçlendirmişti. Bunun yalnız sektörün bileşenlerine değil, ama bu ekonomik ve döviz krizi içinde tüm topluma;  tarımdan tutun sanayi ve ticaret sektörlerine ve esnafa dönük çok yönlü katkısı olacaktı. Çünkü turizmdeki bu canlanma, tüm sektörlere ve topluma katkı sağlar. Üstelik makroekonomik dengeler içinde,  Ödemeler Dengesinde toplumsal ekonomiye de büyük katkı getir. Çünkü 1 milyar 700 milyon dolara yaklaşan ithalatımız ve 100 milyon dolarlık ihracatımızla oluşan dış ticaret açığının yol açtığı önemli dengesizliği; turizm sektörü, üniversiteler ve şimdilerde Yeşil Hat Tüzüğü ile gelişen perakende ve Güneye yapılan ürettiğimiz mal ve hizmetlerin satışlarından gelen döviz katkısı ile sağlıyoruz. Ancak bunların içindeki en önemli katkı, Turizm sektöründen gelmektedir. Düşünün ki 2018 ve 2019 yıllarında ortalama 900 milyon dolar turizm geliri, oluşan Dış Ticaret açığını yalnız kapatmakta değil, ama diğer alanlardan gelenlerle birlikte, Ödemeler Dengesinde artıya geçmemize katkı koyan  sektördür.  Güney Kıbrıs bu nedenle, çok yönlü bakışla bu sektöre değer veriyor. Onlar, yalnızca sektörde doğrudan yatırımı olanların ve çalışanların değil, tüm toplumun ve diğer sektörlerin, ayrıca toplumun ezici çoğunluğunun turizm sektörüne değer vermesini sağladılar. Örneğin bu sektörü çeşitlendirmek için yat limanlarından Casino alanına, pek çok alanda toplumun önemli çoğunluğunun desteğini alacak ve toplumun her kesimine katkı getirecek düzenlemelerle bunu bütünleştirme becerisini gösterdiler. Yani meseleye herkes kendi elinde tutuğu “ borunun “ içinden bakmadı. Her kesim,” geniş açılı merceklerle donatılmış, aletlerle” bakma becerisi gösterdi. 
İşte bu nedenle,  deprem ve bunun yol açtığı endişeyi gidermek için bizde alınan tedbirler,  siyasette artık kurumsallaşan zafiyetimiz olan, Sayın Durduran’ın,  “ meseleye borudan bakmak “ sözünü bana hatırlattı. Çünkü çadırda eğitim meselesi, yalnızca toplumun iç dinamiğinde kendine duyduğu güven olgusunu zedelemedi. Ayrıca Sayın Mehmet Kral’ın ifade ettiği gibi, turizm sektöründe de rezervasyon iptallerine yol açan sonuçlar da getirdi. Hâlbuki haftalarca boşa kürek çekmek yerine, el ve akıl birliği ile çadırdan evvel, kısa sürede alınacak çok yönlü tedbirlerle, bu durum oluşmazdı. Ne çadır ayıbı yaşanır, nede çocuklarımız eğitimden uzak kalırdı. Ama yalnız yöneticilerin değil, toplumun her kesiminin de sorunlara çok yönlü bakma yeteneğini geliştirmesi gerekir. Boru değil, geniş açı...
Makaleyi, Sayın Mehmet Kral’ın’ her şeye karşın,  turizmde 2023 için daha yapılacak çok şey olduğu mesajı ile bitirmek isterim. Hükümet, vakit geçirmeden turizm teşviklerini artırmalı ve bunu turizm sektörünün değerli mensupları ile planlamalıdır.