Tüccar stokçuluk yapar da petrolcü yapamaz mı? Elbette bu ortamda her kes istediğini yapar. Çünkü ortada devlet diye bir kavram kalmadı. 
Ne denetim var nede bir başka şey. Koop Süt Genel Müdürü Salih Yücesoylu devlet kanalına çıkıp Kooperatifin ürünlerin stok yapıldığını söylüyor. Kime söylüyor devleti yönettiğini zannedenlere. Üstelik devlet kanalından. 
Dün Kalecikte çekildi bu resimler. Tankerler uzun bir kuyruk oluşturmuş Benzin rafineleri önünde. Neden? Çünkü bugün benzine zam gelecek ya, son bir kez ucuzdan alıp, pahalıdan satmak için
Ülkede sol iktidar varmış. Madem bunlar solcu, artık ne sol elimi kullanırım nede sol bacağımı. Varsın bunlar gibi solcu olmayayım bende. 

Süresi bitmiş serum verdiler
Her yer dökülüyor her yer. Elinizi nereye atsanız orada kalıyor. Tarihinde olmadığı kadar ülke kötü yönetiliyor. Alın size bir başka örnek daha.
Dün Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesine bir hastaya süresi geçmiş serumu zorla takmak istedi görevliler. Hasta durumu fark etti ve itiraz etti. Ama yine de zorla son kullanma süresi dolan serumu bağlamaya çalıştılar hastaya.
Ne diyelim? Diyecek sözde artık bulamıyoruz. 
 
Yasadan haberleri yok!
“Bakanlar kurulu12.9.2018 tarihli TE (K-1)1043-2018 sayılı kararla Bankalar ve Kooperatif Kredi şirketlerinin tahakkuk edecekleri faiz stopaj oranlarını %10'dan %18'e çıkardı
Türkiye ile KKTC arasında imzalanan 49/1988 Sayılı Çifte Vergilendirmeyi önleme anlaşmasına göreyse Türkiye’de bu konudaki stopaj ortanı kaç olursa olsun KKTC'li bir mevduat sahibinden %10'dan fazla bir stopaj kesilemez.
Bu durumda hükümet mevduat sahiplerinden mevduatlarını KKTC'den Türkiye’ye mi aktarmalarını istiyor? Yoksa bu konudaki düzenlemeyi yaparken yasalardan mı haberleri yok?” 
Mustafa Serçelik

MESAJLAR 

Tolga ATAKAN: Milli bir havayolunun yeniden kurulması için gizliden gizliye çalışmaları sürdürüyormuşsunuz. Bu yolda epey de yol kat etmişsiniz. Neyse bizden sır çıkmaz. 

Süleyman MANAVOĞLU: Şu Ercan’da ki mesai yapan arkadaşlara bir iki kişi takviye yapmak şart oldu. Her akşam gelen uçaklardan inen yolcular perişan olmaktan ve oradaki görevli arkadaşlarla tartışmaktan iş yapamaz hale geldi oradaki polis arkadaşlarımız. 

Serhat ÖZÇELİK: Biz sizi kaç kez uyardık, çok ve yoğun çalışıyorsunuz diye. Bizi dinlemediniz ve sonunda hastanelik oldunuz. Neyse büyük geçmiş olsun. Biraz ara vermekte fayda var. Yoksa Allah korusun valla. 

Hakan ATAÖV: Size de çok geçmiş olsun. Sizde yoğun çalışan bürokratlardan bir tanesisiniz ve maalesef sizde yorgun düşüp hastanelik olmuşsunuz. Çok geçmiş olsun. 

Birikim ÖZGÜR: Bu kadar laf yiyeceğinize CTP’de bari gelin sizde UBP’ye. Hem UBP’liler sizi anladığımız kadarı ile CTP’lilerden de daha çok seviyorlar. Bırakın inadı. 

Şahap AŞIKOĞLU: Valla son günlerde artık bende hiçbir şeye şaşırmıyorum, o yüzden sizde şaşırmayın. Öyle şeylere şahit oluyoruz ki ülkede bunları yapan bir sol iktidar mı var anlamakta güçlük çekiyoruz. 

Prof. Dr. Ahmet Bülent GÖKSEL: Akademisyenlikten siyasete atılma modasına sizde uymuşsunuz sonunda ve dün YDP’ye resmen üye olmuşsunuz. Hadi bakalım ilk seçimlerde sizi meydanlarda gereceğiz demek ki. 

Veleddin TAŞKENT: CTP’deki dostlarınıza kızıp siyasette ara vermeye niyetlenmişsiniz. Bakalım eski yoldaşlar sizin bu kararınıza ne diyecekler. Yoksa onlar gibi sizde mi toptan bırakacaksınız siyaseti. 

Murat GEZİCİ: Bugün hem ülkede olası bir erken seçimde ne olacağını hem de UBP’deki başkanlık yarışına ilişkin araştırmanızı kamuoyu ile paylaşacakmışsınız. Merakla bekliyoruz sonuçları. 

Metin ÖZEREM: Tuzla tatilini yarım keserek yeniden başkente dönmüşsünüz ve kendinizi kurultay çalışmalarının içinde bulmuşsunuz. Ha keşke biraz daha kalsaydınız Tuzla’da. 

Tözün TUNALI: Ülkede bazı yabancılara iş yapan isimleri mercek altına almışsınız ve bu konuda çok titiz bir çalışma yürütüyormuşsunuz. Bakalım sonuçları nereye götürecek sizi. 

Dr. Bülent DİZDARLI: Hastanede son kullanma tarihi bitmiş serumları zorla hastalara verilmek istendiğinden haberiniz var mı? Yoksa bizden duydunuz işte. Bir bakın bakalım ne oluyor diye. 

Özdil NAMİ: Kör tuttuğunu, KKTC’de tüccar vatandaşı, bir güzel onarıyor. Ve bakanlık olarak bu konuda tek kelime etmiyorsunuz. Yahu bu kadarda orta ve dar gelirli düşmanı olunmaz ki. 

Serdar DENKTAŞ: Elbette “En keyifli bakan” sizsiniz. Zira sizin onayınız ve izniniz olmadan memlekette taş bile yerinden oynamıyor. 40 yıllık parti ağzınızın içine bakıyor. Daha ne olsun. 

Ahmet KAPTAN:  Yakında önemli bir göreve getiriliyormuşsunuz bağlı oldunuz kurumda. Üstelik bunu da sizin gönül verdiğiniz parti değil, şimdi bu bakanlığı elinde tutanlar yapıyor. Hayat böyle işte. 

POLEMİX 
 “Maaş ödeyememe diye bir sıkıntı yok… Şu anda kurduğunuz denge, daha kötü dalgayı engelleyebilecek durumda değil. Yapabileceğimiz fazla bir şey yok”
Maliye Bakanı Serdar Denktaş