Dün bir gazetenin Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisini hedef göstermesi çok da uzak olduğumuz bir tablo değil. Büyükelçi maalesef defalarca seçim malzemesi olarak bu ülkede kullanılmıştı.
1990’dan bu yana yapılan hemen her seçimde benzer bir tartışmaları yaşamıştık. Oysa Türkiye’nin buradaki temsilcileri konumundaki Büyükelçiler ada dışında olsalar seçim dönemlerinde bazı adayların seçim kampanyaları resmen çöker. Çünkü tüm stratejiyi bu kurgunun üzerine kuruyorlar. Dediğim gibi bu durumla ne ilk karşılaşmamız ne de son karşılaşmamız. 
Peki, gerçekten müdahale var mı yok mu?
Sevgili okurlar, Türkiye Cumhuriyeti yıllardır Kıbrıs Türk halkının yararına olacak her projeye kaynak ayırmaktadır. Belediyelerin bugün yaptığı pek çok projenin finansmanını Türkiye Cumhuriyeti karşılamaktadır. 
Yollar, köprüler, barajlar, su temini gibi çok büyük maliyetli projeleri de Türkiye Cumhuriyeti finanse etmektedir. Türkiye bunları yaparken “gidin şuna oy verin”, “gidin bunu seçin” dememektedir.
Öyle olsa KKTC’deki 28 belediyenin içinde sadece birkaç belediye Türkiye’den finans desteği görür, diğerleri hiç görmezdi. Bugün CTP’li TDP’li ve bağımsız olan belediyelerin pek çok projesini Türkiye Cumhuriyeti finanse etmektedir.
Eğer dedikleri gibi bir müdahale olsa neden CTP’li, TDP’li belediyelere finansman ve proje desteği sağlansın ki?
Burada esas konu buradaki siyasilerin (UBP-CTP-TDP ve diğerleri) Türkiye Cumhuriyeti’ni işin bir tarafıymış gibi gösterme çabasıdır.  Eğer “Türkiye Akıncı’yı istemiyorsa” bunu sorgulamamız gerekmez mi? Neden bu hale geldi bu ilişki? Bunun sorgulanmasını gerekmez mi?
Akıncı’yı Dünya Liderler Zirvesine taşıyan yine bu Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti değil miydi? Ne oldu da bu ilişki bozuldu? Akıncı mı bir hata yaptı yoksa Türkiye Hükümeti mi? 
Bunu sorgulamadan bu işin doğrusunu bulamayız. Eğer bu iki soruyu sorgulayabilirsek bence işin doğrusunu da bulabiliriz. 

Referandumda evet 
Geçen seçimlerde olduğu gibi bu seçimlerde de seçim ile birlikte bir de referandum yapılacak. 
Şimdi birileri çıkmış tüm sistemin değişmesi gerektiğini öne sürüp bu Anayasa değişikliğine hayır oyu verilmesini istiyor. Geçen defa da hayır verdik ne oldu? Bunun sonuçlarını hiç konuşan oldu mu? Ne elde ettik ne kaybettik bunun muhasebesini yapan oldu mu? 
Bunlar olmadan hemen hayır kampanyası başlatmak niye? Açıkçası geçen defa da evet demiştim bu defa da evet diyeceğim bu referandumda. 
Evet, benim de değişmesinden yana olduğum pek çok konu var ama hiçbiri olmuyor diye bir tanesinin olmasına da engel olacak değilim. 
Hem ne demişler “Bir sıfırdan daha büyüktür.” Bu referandumda evet diyelim, elimizde en azından bir tane değişmiş madde olur. 

Seçim de balo gibidir
Bunalımlı bir dönemlerden biriydi, seçime gidilmesi teklif ediliyordu. Demirel'e sordular:
"Niçin seçime gitmiyorsunuz efendim?"
Demirel: "Hazır değiliz."
Soranlar: "Nasıl hazır olacaksınız ki?"
Demirel: "Bakın anlatayım. Seçim de balo gibidir. Hazır olmadan gidilmez. Sen benim arkadaşımsın, bana rastlıyorsun, "Gel seni baloya götüreyim diyorsun. Ben ne yapacağım?" Arkadaş izin ver hazırlanayım diyeceğim. İşte öyle."

MESAJLAR
İbrahim ÇAKIRDAĞ: Bu seçim döneminde de elinizde Diyalog gazetesi ekranda da TV2020 varmış. Ee seçimleri doğru adresten takip ediyorsunuz hocam. Bir de sen seçim akşamını gör. 

Mahmut TOPRAK: Hocam maşallah boynuz kulağı geçer misali sizin oğlanın sesi sizin sesinizden çok daha güzelmiş. Birkaç tane daha ortak düet bekliyoruz sizden şöyle ruhumuza hitap edecek.

Suphi COŞKUN: Bölgeden gelen haberlere göre son günlerde sahadan vakit bulup eve ve belediyeye uğramıyormuşsunuz. Dipkarpaz’dan İskele’ye kadar sürekli sahadaymışsınız. 

Emrah YEŞİLIRMAK: Sineklerle doğal mücadele için larva yiyen balıklardan getirtmişsiniz bölgeye ve su yataklarına bu larva yiyen balıklardan bırakacakmışsınız. 

Erhan ARIKLI: 6 ilçenin iki tanesinde ikinciliği kovaladığınızı biliyor musunuz? Kimseden duymadıysanız bizden duyun istedik. Zira bize gelen haberlere göre iki ilçede çok ciddi bir yarış var ikincilik için. 

Akın MANGA: Bugün sendikada çok önemli bir misafiri ağırlayacakmışsınız. Hadi bakalım güzel fotoğraflarınızı bekliyoruz. Bol bol resim çekilmeyi ihmal etmeyin. 

Tacan REYNAR: Bu ülkede hala daha idam cezası duruyor, eğer geçen defa da referandumda hayır demeseydik bu ayıptan kurtulmuş olacaktık. Evet, belki komple değişmesi gerek şeyler var ama ‘bir her zaman sıfırdan büyüktür.’ 

Ali ÇOMUNOĞLU: Son transferlerden sonra bu yıl şampiyonluk için siz ne diyorsunuz. Dördüncü yıldız bu yıl gelebilir mi? Yoksa bu yolda şerefli bir ikincilik gelecek. 

Sanlı ÇOBAN: Alacağınız golcüyü de rakiplere kaptırdıktan sonra bence bu yıl daha başlamadan sizin için bitti. Zor bir sezon olacak, o yüzden halı sahadaki maçlara bakmaya devam edin. 

Fuat TOPALOĞLU: Maliye Bakanı ile bir türlü bir araya gelip aradaki sorunların çözümü için bir çare üretememişsiniz. Bu konuda bir iki gün daha bekledikten sonra bir eylem planı hazırlayacakmışsınız. 

Ahmet YÖNLÜER: Hocam son haftaya girilirken ekranlardaki varlığınızı iyice artırmaya başladınız. Sanki de adaylar gibi çok ciddi bir muhalefet yapmaya başladınız. 

Orhan TOLUN: Bizim aylar önce söylediğimiz turizm başka yerlere kayabilir uyarısını bugün başka başka kişiler de nihayet görmeye başladı. Bakalım bu konuda devleti yönetenler ne diyecek? 

Ercan TURHAN: Yıllar sonra sakal bıraktığınıza şahit olmuşlar. Valla biz görmedik ama en yakın zamanda şu sakallı halinizi görmeye bir de acı kahvenizi içmeye geleceğiz.