banner564

Ne güzel bir ülke

Çok güzel bir ülkede yaşıyoruz…

Bir bakıyorsunuz yağmur yağıyor, rüzgar esiyor…
Bazı yollar, evler ve hayvan barınakları su altında kalmış…
İki saat içinde yağmur duruyor, yeniden güneş çıkıyor ve moraller yükseliyor…
Şimdi söyleyin, bundan daha güzel bir ülke olabilir mi?..
Yağmur sonrasında yaşananlar mı üzüyor sizleri?..
Elektriklerin, internetin, TV ve Radyo yayınlarının gitmesi mi üzüyor?..
Zararına ve kazık fiyatlarla üretim yapan bu elektrik kurumunu bizler yaratmadık mı?..
Burada yüksek ödemeleri, bedava elektrik kullanım hakkını bizler vermedik mi?..
Bu kurumun ihaleye dahi çıkmadan yüz milyonlarca Euro’luk mal alımlarına karşı tepkisiz kalan ve hesap sormayan bizler değil miyiz?..
Söyleyin bakalım, bu yaşadıklarımız kimin eseri?..

Verin paracıkları

Küçücük ülkemizde 8 tane TV, 66 tane radyo kanalı vardır…
Hükümet bunlara para yağdırıyor…
TV’lere ayda 9’ar bin dolar uydu kirası ödüyor…
Radyolara ‘basına destek’ adı altında para aktarıyor…
Ama bu TV’lerin tümü yayın kalitesi açısından AB standartlarının çok gerisinde…
Türksat uydu bağlantıları en kalitesiz frekanslara yönlendirilmiş…
Ama olsun…
Rumların iki katı TV, 20 katı da radyomuz var ya…
Şampiyonuz şampiyon…
Sevinelim, gülelim oynayalım…
Çünkü kendimize göre; dünyada benzeri olmayan dünyacıklar yaratıyoruz…
Öyleyse yağmur yağdığında, rüzgar estiğinde elektrikler gibi TV’ciklerimizin ve radyocuklarımızın susmasını da normal karşılayacağız…
Kendi kendimizi tatmin etmek için “Bak Allah’ın işine” diyeceğiz…
Yeter ki, meyhaneler kapanmasın…
Particiğimize bir şeycikler olmasın…
Çocucuklarımıza hangisi iş verirse oycuklarımızı ona verelim…
Kahvenin hatırını 40 yıl unutmayalım…

Çamur deryası mı dediniz?..

Köylerimiz sular altında, her taraf çamur deryası olmuş…
Bakın Allah’ın işine…
Takdir yüce Allah’ın…
Öyle istediyse öyle olacak…
Yağmur adanın sadece kuzeyine yağmıyor…
Güneydeki kafirler de yağmur sonrası sokaklar çamur deryasına dönüşmüyor…
Yağmur yağdığında sular dereye, oradan da denize akıyor…
Bizde dere yataklarını kapatan bu kafirler mi?..
Dere yataklarına apartman izinlerini, kaldırım hakkını kimler verdi?..
Gidecek yol bulamayan yağmur sularının, ev, tarla, bahçe demeden her tarafa dağılmasının sorumlusu güneydeki kafirler mi?..
Küçücük bir ülkede 28 tane belediyeyi onlar mı yarattı?..
Bu belediyelere ihtiyacın 4-5 kat fazlası istihdam yapılmasını Trump mı emretti?..
Nasıl oldu da bu hallere düştük acaba?..

Düşünelim bakalım…

Bugün Pazar, mangal başında düşünelim ve bir iki tek atıp kendimize gelelim…
Festivaller, yurt dışından yüz binlik sanatçılar, ekipler, müzisyenler getiren bu belediyelerin, yağmur drenaj kanallarını dahi temizlememesi konusunda ufacık bir de yorum yapalım…
Ne dersiniz?..
Particiğimizin adamı ise susup oturalım…
Başka partiden ise küfürleri basalım…
İyi pazarlar… 

YORUM EKLE

banner471

banner473