banner564

Ne ilginç bir tesadüf

  Sabah saatin 4’ünde Kıbrıs’ın kuzeyinde iki farklı olay yaşanıyor…
  Daha iyi bir yaşam için savaştan kaçan Suriyeli mültecileri taşıyan gemi Karpaz’da karaya vuruyor; aralarında bir yaşındaki bebeklerin de bulunduğu 175 kişi ölümle yüzleşiyor…
  O soğuk saatte tümü deniz suyuyla yıkanıyor; üşüyor, titriyor ve polisimizden yardım istiyor…
  Daha sonra İskele Belediyesi tarafından bir spor salonuna götürülüyor…
  Allah’ın işine bakın, aynı saatlerde bir olay da Lefkoşa’nın Haspolat bölgesinde yaşanıyor…
  İngiltere’den sağ salim gelen 160 öğrencinin yerleştirileceği yurt önünde toplanan aileler; KKTC hükümetine veryansın ediyor…
  Çocuklar için ayrılan yurdun bazı odalarının hijyenik olmadığı belirtilerek, hükümet protesto ediliyor…
  Bazı veliler ‘çocuklarının küçük bir uçakla’ taşınmasından şikayet ederken, içlerinden bir tanesi yolcu beraberi yük hakkının 23 yerine 21 kilo olmasını konu yapıyor…
  Demokratik bir hak değil mi?..
  Olağan hallerde elbette öyle…
  Neyse ‘sabahın köründe’ Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı, ana muhalefet lideri oraya koşuyor…
  Velileri yatıştırmak için büyük çaba harcanıyor…
  Protestolardan sonra bir çare üretiliyor ve bu öğrenciler 4 yıldızlı bir otele aktarılıyor…
  Öfke içindeki aileler ve yakınları sosyal medya hesabından “olmayan devlet mi olur” paylaşımlarıyla tepki vermeye devam ediyor…
  Bazı veliler veya yakınları daha ileri giderek 5 yıldızlı otellere yüklenmeye başlıyor “niye kapılarınızı açmadınız” diye…

Yardım seferberliği

  Suriyeli mültecilerin İskele’de spor salonuna yerleştirilmesi sonrasında Karpaz’dan ‘yardım sesleri yükselmeye’ başlıyor…
  Ne olursunuz battaniye, elbise, su, yiyecek yardımı yapınız diye…
  Fedakar insanlar elde ne var ne yok İskele’ye göndermeye başlıyor…
  Bir yandan Avrupa’ya gidemediği için üzülen ama diğer yandan saatler içinde bir gemi dolusu giyecek yardımı karşısında “insanlık ölmedi” diyen Suriyelilerin gözlerinden yaşlar akıyor…
  Acının ve mutluluğun gözyaşları…
  Onlar yeniden bir gemiye bindirilerek geldikleri yere gönderilirken; Ercan Havaalanı’na ikinci bir uçak geliyor ve çoğunluğu İngiltere’de okuyan 168 yolcu daha KKTC Eğitim Bakanlığı yetkilileri tarafından karşılanarak otobüslerle 4 ve 5 yıldızlı otellere aktarılıyor…
 “Olmayan devlet” bu kadarını yapabiliyor…
  Her öğrenci için 14 günlük sürede otel işletmecisine 5 bin lira ödemeyi taahhüt ediyor…
  Tümü için 2 milyona yakın bir harcama çok mudur?..
  Elbette değil…
  Helalinden olsun…
  Ancak; bir hafta sonra maaş ödeyemeyecek durumda olan bir devletin yapabileceği bu kadar…
  Karpaz sahilinden toplanan Suriyeli mültecilerin dramına bakınca ‘olmayan devletin’ yapabildiklerine şükretmesini de bileceğiz…
  Hele bu koşullarda bizlere 72 milyon lira göndereceğini açıklayan Türk devletine daha fazla şükredeceğiz…
  Bir hafta sonrasında nelerin olabileceğini…
  Bir ay sonra daha daha nelerin olabileceğini düşünerek; öfke, şiddet ve tepki kültüründen uzaklaşıp; dostluk ve dayanışma ruhunu güçlendirmeye bakacağız…
  İleride daha çok acı çekmemek için dostluğu ve dayanışmayı ön plana çıkaracağız…
  Bu günlerimizi de aramamak için dua edeceğiz…
  İyi pazarlar…

YORUM EKLE
YORUMLAR
Op.Dr.İlkan Ertuğ
Op.Dr.İlkan Ertuğ - 4 yıl Önce

Bu kadar nankörlük olmaz.Sağ-salim ülkeye getirilmişler.daha ne isterler.Yüz bulunca astar isteyenlere döndüler.Yazıklar olsun.Göçmenler için seferber olanlara da teşekkür ederim.

banner608

banner474