Kıbrıslı Rum Spiros Hacıgeorgiyu başarılı muhasiplerden biriydi…
   Barış Harekatı sonrasında Alayköy’deki (Yerelakko) evini terk etmek zorunda kalmıştı…
   Herkes gibi o da bir gün köyüne dönmeyi hayal ediyordu…
   Sınır kapılarının açılması sonrasında sık sık köyünü ziyaret ederdi…
   Kıbrıslı Türklerle iyi bir diyalog içine girmişti…
   Zaman zaman Lefkoşa’nın Rum kesimindeki evinin bahçesinde iki toplumlu resepsiyonlar veriyordu…
   Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’ın da yakından tanıdığı biriydi Spiros…
   Annan Planı’nın kabul edilmesi için yoğun çaba harcamıştı…
   Plan reddedilince, geri dönüş umutları azalmıştı…
   Ama yaşı ilerlediği için bu kez bir başka isteğini ön plana çıkarmış ve öldüğü zaman cenazesinin köyüne nakledilmesini istemişti…
   “Beni Yerelakko’ya gömsünler” diyerek çalmadık kapı bırakmamıştı…
   Ne var ki; KKTC makamlarına yaptığı başvurulara olumlu bir yanıt alamadı…
   Bizimkiler “Olmaz arkadaş” dediler…
   Neden olmuyor?..
   Yerelakko’da Rum mezarlığı var mıdır?..
   Varsa o mezarlığa defnedilmesinin Kıbrıslı Türkler açısından ne zararı vardır?..
   KKTC’nin bağımsızlığını mı ortadan kaldırıyor?..
   İnsan haklarına mı aykırı?..
   Müslümanlığa zarar mı veriyor?..
   KKTC’nin ‘Ret’ kararının ardındaki gerçek neydi?..
   Öyle görülüyor ki; buna bir gerekçe de bulamadılar…
   İnsan haklarını, Kıbrıs’ın geleceğini ve gelecekte nelerle yüzleşeceğimizi hiç düşünmeden hareket ettiler…
 
Anlamadıkları lisan

   Spiros’un cenazesi bugün Yerelakko yerine Baf’a nakledilecek…
   Çocukları ‘babalarının vasiyetini’ yerine getirememenin üzüntüsünü yaşayacak…
   Bizlerle ilgili duyguları yeniden şekillenecek…
   Üzücü bir durum…
   İçimizde bazı kesimlerin anlamadıkları, bilmedikleri ve düşünemedikleri gerçekler vardır…
   Kıbrıslı Rumların 1974 öncesinde bizlere yaptıklarını unutmadan sağlam bir gelecek için mücadele etmek başka bir şeydir…
   İki toplumun bu topraklar üzerinde bir daha savaşmadan yaşamasına olanak sağlayacak adımların atılması başka bir şeydir…
   Yüzlerce Yunan şirketinin özellikle Ege bölgesinde faaliyet göstermesini, dev şirketlerde büyük hisse sahibi olmasını görmezden gelen bizdeki ‘sözde milliyetçilerin’, temelsiz nedenlerle sergiledikleri tavır, gelecek açısından hepimize ağır sorumluluklar yüklüyor…
   Bunun ne anlama geldiğini anlamayanlar yüzünden bu toplum ileride çok ciddi sıkıntılarla yüzleşecek…
   Yeni doğan bebekler dahi borçlu olacak…
   Spiros’un ölümü sonrasında bunu bizdeki şahinlere anlatmak şart oldu…