banner564

Neredeyiz, ne olacağız

  Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan insanlar; aklın ve hayalin alamayacağı basit sorunlar yüzünden mutsuz bir yaşam sürüyor...

  Elbette bunun çeşitli nedenleri vardır...
  Bir yandan işsizlik, diğer yandan sağlıkta ve eğitimde bitmeyen sıkıntılar insanların yaşamını olumsuz bir şekilde etkiliyor...
  Son aylarda dövizdeki yükseliş ve buna bağlı olarak tüketim maddelerine gelen artışlar, insanların mutsuzluğuna tuz biber ekti…
 İşsizliğin iki önemli nedeni vardır...
 Bir tanesi yatırımların azlığı...
 Diğeri; askerlik meselesi yüzünden tüm gençlerin üniversite eğitimine kayması; böylece sanatkârlığın ve üretimin terk edilmesi...
 Üniversitenin herhangi bir bölümünden mezun olan gençler bu kez özel sektörde çalışmak istemiyor...
 Analar, babalar da onları cesaretlendiriyor...
 “Ne yani benim oğlum, tahsildar olmak için mi bunca zaman okudu...”
 O zaman okuduğu dalda bir iş bulması için bekleyeceksiniz...
 Belki 5, belki 30 yıl...
 Küçük bir ülkede kaç kişi beden hocası olabilir?..
 Kaç kişi ‘işletmecilik’ yapabilir?..
 Kaç kişi iletişim alanında çalışabilir?..
 Üstelik buradaki üniversitelerden mezun olanların tamamına yakını ‘pratik’ eğitim sürecinden geçmemiş...
 Siz bu gençlere iyilik mi yapıyorsunuz, kötülük mü?..
 Oturup gerçekleri değerlendirmek yerine tek kurtuluşun çözüm olacağı söyleniyor…
 Kıbrıs’ta çözüm olmasını hepimiz istiyoruz…
 Ancak her ne pahasına olursa olsun değil…
 Her iki toplumun da haklarını koruyacak, güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek, ENOSİS’i yerin altına gömecek bir çözüm olmalı…

İsyan etmeyen kalmadı

  Hükümetin hayat pahalılığı oranında maaş artışı ödeyemez duruma gelmesinin en önemli nedeni aşırı istihdamlardır...
  Hemen her parti döneminde, devletin batması pahasına resmi dairelerde, belediyelerde ve devlet işletmelerinde gereksiz istihdamlar yapıldığı için yatırımlara para ayıramayan bir yönetim sistemi oluşturuldu...
  Bunu herkes biliyor fakat önlem alamıyor...
  Yanlışın düzelmesi için çok uzun zamana ihtiyaç vardır...
  Hiç olmazsa bu süre içerisinde dıştan yatırımcı çekebilmek için ciddi adımların atılması gerekiyor...
  Ama o da yapılamıyor...
  Dıştan gelmek isteyenlere zorluk üstüne zorluk çıkarılıyor...
  Bir de Anastasiadis’in dün Larnaka’daki Radisson Blu otelinin açılışında söylediklerine bakalım…
  Kıbrıs’ın ‘turizm sayesinde’ ilerleyeceğini söylüyor ve yatırımcılara yönelik tedbirlerin devam edeceğini belirtiyor…
  Bizdeki anlayış ise bunun tam tersi…
  O zaman ağlama hakkımız yoktur…

YORUM EKLE

banner608

banner474