banner564

Niye değişemiyoruz?

 Yıllardan beri KKTC siyasetinden şikayet edilir...
 Şikayetin nedenleri ise bellidir...
 Fakat şikayet edilen sistemin değiştirilmesi yönünde herhangi bir adım atılmaz...
 Neden?..
 Parlamentoya giren herkes bakan olmak ister de ondan...
 Seçimi kazanan 3 günlük siyasetçiler bile, kurulacak kabinede yer almak ister...
 Peki ama neden?..
 Bakan olmak bu kadar mı önemli?..
 Üstelik en basit soruya “Bu konuda kesin kararı MYK veya parti meclisi verir” diyen kişilerin bakan olmasıyla değişecek olan nedir?..
 Elbette ülkeye ve vatandaşlara verilen hizmetler açısından bir şey değişmez...
 Ama kişisel ve partisel kazanımlar artabilir!..
 Ayrıca; kendi bürokrat takımına karşı bazı emirler verir, o kadar...
 Bunun dışında iddia edildiği gibi reform yapamaz...
 Parti MYK’sı veya meclisinin belirlediği kararların dışına çıkamaz...
 Sağlıkta veya eğitimde ‘Tam Gün’e mi geçilecek?..
 Konu parti yetkili kurullarına götürülür...
 Toplantıda hazır bulunan 30 kişiden 16 tanesi “karşıyız” dediği anda reform projesi rafa kalkar...

Bu sisteme güven kalmadı

 Böylesi bir siyaset anlayışı Batılı ülkelerde yoktur...
 Geri kalmış ülkelerde ise hiç olmazsa bir diktatör ‘iyi veya kötü yönde’ karar verir ve uygulamayı başlatır...
 Bizde bırakın ‘reform’ diye adlandırılan bazı ufacık kararları, çalışma saatlerini dahi değiştiremezler...
 Sigorta primlerini ödemeyen belediyelerin üzerine gidemezler...
 Parasını Türkiye’nin verdiği ‘tamirat’ veya ‘yenileme’ gibi basit işlemleri dahi zamanında yapamazlar...
 Bunları yapamayan iktidarlar, eğitim ve sağlıkta tam gün uygulamasına nasıl geçecek söyler misiniz?..
 Geçemezler...
 Hatta düşünce olarak tartışamazlar...
 Tartışmaya başladıkları anda karşılarında sendikalar vardır...

Sorunlar giderek arttı

 Kuzey Kıbrıs’ta, milletvekillerinin bakan yapıldığı sistemin bugüne kadar birçok sorunu da beraberinde getirdiğini hemen herkes kabul ediyor...
 Öyleyse bu sistem neden değişmiyor?..
 Neden 23 Ocak seçimleri öncesinde değiştirilmedi?..
 Milletvekillerinin bakan olamayacağı, bölgeciliğin ortadan kalkacağı, kabinenin teknokratlardan oluşacağı bir siyaset yapısı bu küçük ülkede neden kurulamıyor?..
 Sorunun cevabı gayet basittir...
 Parlamentoya girenler, bir daha seçilemeyecekleri veya bakan olamayacakları düşüncesiyle buna karşı çıkıyorlar...
 Hazırlanan yasa tasarılarını bu düşüncelerle onaylamıyorlar...
 Gerçek durum budur...
 Ne var ki; bu yapının değişmemesi halinde KKTC’nin ileri doğru adım atması mümkün değildir...
 Bırakın ileri gitmeyi...
 Geriye gidiş hız kazanır... 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 yıl Önce

Sayın Akar , yatırımsız ve onarımsız dökülen KKTC de İcraat yapamayan tam takır kuru bakır parasız KKTCde geriye gidiş çoktan hızlanmıştır ! Her gün için Fakirleşip yoksullaşan ve bir gelecek arayan Gençlerimize Brexit dolayısı ile artık Sterlin Ülkesi İngiltere kapıları da kapanmıştır, Gençlerimiz ve gelecek nesiller için bu Ülkede ne yaratabildik ki Ülkemiz gençlerinin göçünü engelleyebilelim ! Binlerce insanımızın işsizlikten ve yoksulluktan dolayı ekmek parası için Rum kesimine geçişlerine meclisteki KKTC Siyasilerimizin yüzleri kızarmıyor mu acaba ! Geriye gidiş çoktan başlayan KKTC de her taraf deniz Ülkemizin bu gidişi korku vericidir !!

Öz
Öz - 2 yıl Önce

Milletvekillerinin bakan olamayacağı, bölgeciliğin ortadan kalkacağı, kabinenin teknokratlardan oluşacağı bir siyaset yapısı bu küçük ülkede neden kurulamıyor?..
Parlementer Sistemin esası bakanların milletvekillerinden oluşmasıdır. Bütün AB ülkelerinde uygulanan sistem budur .Bölgeciliğin kalkması ile nasıl daha fazla demokrasi denebilir? AB yerel yönetimler şartı ile bölgelere yerel yönetimler vasıtası ile daha fazla yetkilerin verilmesi istenmiyor mu? Teknokrat kabine kime hesap verebilir ki? KKTC deki siyasi yapının halka daha az dayanan, daha otoriter olması ile mi işler düzelecek? Sorun çok yanlış yerlerde aranıyor. Sorun yurttaşın söz hakkını, katılımını kısıtlamakla, otoriterlikle çözülemez. Tam tersine halkın kararlarda daha fazla etkin olması, daha fazla sesinin duyulması için çalışılmalı. Kararlar gizli, kapaklı, yukardan empoze şeklinde değil, halka açık, şeffaf bir şekilde alınabildiği ölçüde işler daha da düzelebilir.Açıklık, şeffaflık, hesap verebilirlik daha fazla demokrasi ile mümkün olabilir.

Turkish power
Turkish power - 2 yıl Önce

Olay TC KKTC olayı değil olay dünyanın gerçeklerinden uzak dinci mezhepçi ırkçı(bakın milliyetçi demiyorum milliyetçilik ayrımcılık yapmadan ulusal çıkarlara sahip çıkmaktır) saiklerle yapılan çağdışı hamaset siyaseti ve milletin bu numaraları yemesidir eşeğe semer vuran çok olur herkes layık olduğu şekilde yönetilir kendi kurtulmak istemeyeni hiç kimse kurtaramaz

izzet kahraman
izzet kahraman - 2 yıl Önce

Diline salIk ve kalemine salIk anlayan anlasIn anlamayan neyapsak anlamaz SayIn resat bey hayIrlI pazarlar

banner608

banner474